ويكيبيديا

    "في المشهد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olay yerinde
        
    • sahnede
        
    • sahnesinde
        
    • vahşet özel
        
    • sahneye
        
    • perdede
        
    • sahnenin
        
    Bu da olay yerinde bulunan silahın cinayet için kullanıldığını doğrular... Open Subtitles هذا يؤكد السلاح الذي وجد في المشهد الذي إستعمل لقتل هذه
    olay yerinde ölçülen karaciğer sıcaklığına göre gece 1:00 gibi ölmüş. Open Subtitles حرارا لكبد في المشهد تضع وقت وفاة الفتى بحوالي الواحدة صباحاً
    olay yerinde kokain bulunmuştur. Open Subtitles أنا لا أَصدق كوكايين ومخدرات أخرى وجدت في المشهد
    Ama daha ilk sahnede kahramanın öldüğü bir film yapamazsın, şimdi, değil mi? Open Subtitles لكن لا يمكن إنتاج فيلم يموت بطله في المشهد الأول، أيمكنك أنت ذلك؟
    Şiddetin patlak vermesiyle kuklasını parçalar, yere atar ...ve ardından filmin hemen hemen son sahnesinde onu hastanede kendine gelmeye, ...bilincini yeniden kazanmaya çalışırken görürüz. Open Subtitles في نوبة غضب حطم الدمية ثم في المشهد الختامي للفيلم نراه في المستشفى يستعيد وعيه ببطئ ويعود إلى نفسه
    Dedektif Mosby vakaları çözen en dehşet'ül vahşet özel hafiyedir. Sahi mi? Open Subtitles المُحقق (موزبي) هو حلّال القضايا الموجود في المشهد الحالي
    Sen sahneye çıkana kadar müzik menajeri diye bir şey olduğunu bile bilmiyordum. Open Subtitles إنني لم أكن أعلم بأن هناك شيء اسمه مدير موسيقي، بغضّ النظر عمّا يفعلونه حتى ظهرت أنت في المشهد
    Birinci perdede mızrak taşı, ikinci perdede mızrak taşı. Open Subtitles نحمل الرماح في المشهد الأول نحمل الرماح في المشهد الثاني
    Son perdede Rawitch'i sahnenin dışına taşı. Open Subtitles و من ثم نحمل رفيتش و هو ميت في المشهد الأخير
    Kurtarma ekibi hala FBI ajanları ile birlikte olay yerinde. Open Subtitles طاقم الإنقاذ لازال في المشهد.. مع عملاء البوليس الفديرالي و التقنيين
    Ayrıca, ölüm raporuna göre olay yerinde cinayete dair bir şey yok dolayısıyla, kısa otopsiden daha fazla bir şey yapmak için sebep yok. Open Subtitles أيضاً الجنائية بلغت أن لا شيء في المشهد يؤكد فعل فاعل ولا سبب للقيام بأكثر
    Arabasının olay yerinde bulunduğunu ispatlarsak yalanını ortaya çıkarırız. Open Subtitles إذا وضعنا سيارته في المشهد سنوقعه بالكذب
    Bu, Köşe Atıcısı'nın olay yerinde olduğunu gösteriyor. Open Subtitles حسناً إذا قد وضع هذا المستهدف المائل في المشهد
    olay yerinde iki ölü var. Bir zanlı da yaya hâlde kaçıyor. Open Subtitles هناك حالتي وفاة في المشهد ومشتبه يهرب على قدميه
    olay yerinde bulduğunuz bilyeyle ilgili bir şeyler buldum. Open Subtitles حصلت على معلومات من حامل الكرة الذي وجدته في المشهد
    Teknisyenler vücudun sıcaklığını olay yerinde 21 derece olarak ölçmüşler. Open Subtitles حسناً عندما فريقي الفني فحص درجة حرارة الجثة في المشهد كانت 70 درجة
    olay yerinde sekiz ölü var. Open Subtitles المساجين المنقولين 8منهم مقتولين في المشهد
    Bir sonraki sahnede güzel bir mercan tabanı göreceksiniz. Ve böyle bir yerde bir ahtapotun TED في المشهد التالي سترون المرجان الجميل في القاع وترون أن الأخطبوب واضح بسهولة
    Şimdi Tony sonraki sahnede Gina'yı arıyorsun ve Gina'da seni arıyor. Open Subtitles والآن يا توني في المشهد القادم انت تبحث عن جينا وهي تبحث عنك
    Bölümün final sahnesinde bugüne dek yazılmış en komik espriyi patlatmak üzereydim. Open Subtitles في المشهد الأخير من الحلقة كنت أقول النكتة الأفضل في التاريخ
    Kuzey Amerika sahnesinde o sıralar iyi oyuncu pek yoktu. Open Subtitles في المشهد أمريكا الشمالية، لم تكن هناك العديد من اللاعبين الأمريكيين جيدة معروفة آنذاك.
    Dedektif Mosby vakaları çözen en dehşet'ül vahşet özel hafiyedir. Open Subtitles المُحقق (موزبي) هو حلّال القضايا الموجود في المشهد الحالي
    Hala son sahneye girebileceğimi umuyorum. Open Subtitles لا زلت أطمع في الحصول على دور في المشهد الأخير
    sahnenin arkasında iki kanıt bırakılmış. Open Subtitles هذا جزئيا بسبب الدليل الرئيسي ترك في المشهد.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد