Perez'in döneminde atmosfer değişmişti ama o da selefleriyle aynı şeyi yaptı. | Open Subtitles | في عهد بيريز، تغير الجو لكنه فعل نفس الأشياء كما الذين سبقوه |
Pekala, düşünüyorum da bilgisayar arayüzlerinin mağara çizimleri döneminde gibiyiz. | TED | أذن, أعتقد بأننا الآن في عهد الرسم في الكهوف فيما يخص واجهات الحاسب |
Benim gibi o da Ibadan Üniversitesi mezunuydu ve bağımsızlık döneminde eğitimli elit kesimin genç bir üyesiydi. | TED | شأنه شأني، كان طالباً في جامعة إيبادان، وهو عضو شاب من النخبة المتعلمة في عهد الإستقلال. |
Babamım zamanındaki gibi eski Soubeyran yemiş bahçesini tekrardan canlandıracağım. | Open Subtitles | إعادة بستان السوبيغان كما كان في عهد والدي |
Letta'nın zamanındaki gibi çok çocuk doğmasa da... dünyayı döndürecek kadar vardı. | Open Subtitles | على الرغم أنه لن يولد نفس العدد من الأطفال كما كان في عهد (ليتا), كان هناك العدد الكافي ليجعل العالم يتحرك. |
Wright'ın zamanında en hızlı asansörler sadece saatte 22 km hızda hareket ediyordu. | TED | في عهد رايت، كان أسرع مصعد بالكاد يتحرك بحوالي 22 كيلومتر في الساعة. |
Marcus Aurelius'un hükümdarlığı sırasında askerî seferler genelde tepkiseldi. | Open Subtitles | في عهد حكم ماركوس أوريليوس كانت الحملات العسكرية تفاعلية في الاساس |
Güzel. Çünkü Reagan döneminde zengin olmak için çalmak zorundasın. | Open Subtitles | لأنك يجب أن تسسرق في عهد"ريجان" لتصبح غنياً |
Veya kim bilir, Çavuşesku döneminde gizli poliste. | Open Subtitles | و من يدري، ربما في عهد تشاوشيسكو |
Vahabilik, Peygamber Muhammed döneminde uygulamayı geri getirmeyi hedefleyen bağnaz ve katı bir İslam yorumudur. | Open Subtitles | الوهابية تفسير متزمّت ومتشدّد للإسلام ينشد العودة لممارسة الإسلام كما كان "عليه في عهد النبي "محمد |
Başkan Grant döneminde Elihu B. Washburne,... 11 gün çalıştı. | Open Subtitles | (إليهو بنجامين واشبورن) في عهد الرئيس (غرانت). أحد عشر يوماً. |
1930da bu ülke, bütün devlet ve toplum güvenliği fikirlerine, ve Roosevelt döneminde meydana gelen bütün diğer olaylara yol açan bir Büyük Bunalım’dan geçmiştir. | TED | ،في عام 1930 مر هذا البلد بكساد كبير مما أضر بجميع أفكار الدولة والضمان الاجتماعي "وجميع الأشياء الأخرى التي وقعت في عهد "روزفلت |
Görünüşe göre babası gazeteciymiş, McCarthy döneminde hapse girmiş. | Open Subtitles | بوضوح , كان والده يعمل مراسلاً صحفياً والذي سجن في عهد ماكارثي (( في الخمسينيات , وكانت تحجب الحريات الصحفية )) |
Duvarlar, aynı James Monroe'un başkanlığı zamanındaki gibi, yeşil ipek. | Open Subtitles | الحائط مغطى بالحرير الأخضر (كما كان في عهد الرئيس (جيمس مونرو |
Burns'un zamanındaki fareler plan yapabilecek kadar zeki miydiler? | Open Subtitles | هل كانت الفئران في عهد (بيرنز) ذكيةٌ بما يكفي لتخطط؟ |
İsa'nın zamanındaki Yahudi mezarlığı olduğuna inanmaktadır. | Open Subtitles | في عهد المسيح. |
Devrim zamanında at katliamı olmuştu ya bir de korsan gemisi gibi bir şey var. | Open Subtitles | كان هناك مذبحة أحصنة في عهد الثورة .. وبعد ذلك هناك مثل سفينة قراصنة |
Merenre Nemtyemsaf II zamanında 6.hanedanda belgelenen ilk Mısır weseni. | Open Subtitles | الموثقة الأولى التي Wesen المصري في عهد Merenre Nemtyemsaf الثاني |
Marcus Aurelius'un hükümdarlığı sırasında sıkıntılar vardı ve o bunlarla yüzleşmekten başka şansı olmadığını biliyordu. | Open Subtitles | كانت ثمة اضطرابات في عهد " ماركوس أوريليو " و أدرك أنه لم يكن يملك خيارا سوى مواجهة ذلك التهديد |