ويكيبيديا

    "في قلبه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kalbinde
        
    • Kalbine bir
        
    • kalbi
        
    • kalbinden
        
    • kalbinin en
        
    • kalbine saplamak için
        
    • kalbine giremem ♪
        
    • kalbine giremezsin ♪
        
    Her neyse eski Mısırlılar insanın ruhunun kalbinde kaldığına inanırlar. Open Subtitles على أيّ، يعتقد المصريون أنّ روح الشخص تبقى في قلبه
    Benim için sade ve sadece bu dünyayı reddeden bir varlık ve bu reddediş düşüncesini kalbinde taşıyan bir şeysin. Open Subtitles أنت تمثّل شيئاً واحداً بالنسبة لي ،أنت الذي يرفض هذا العالم ويحمل تلك الفكرة في قلبه منطلقاً كالسهم صوب هدفه
    Sonuçta, dünyanın diğer halklarına kalbinde barış besliyor. Open Subtitles الفوي يشير للعالم بانه يملك في قلبه السلام
    Kalbine bir kazığın saplanmasına yardım edenin ben olacağımı hiç düşünmemiştim. Open Subtitles لم أحسبُ قطّ، أنّي سأساعد في رشقّ وتدٍ في قلبه
    kalbi taşlaşıyor. Open Subtitles الذين فقدانهم جرحه في الأعماق وأصابه بالندوب في قلبه
    İbrahim bıçağı havaya kaldırınca, sanki onu kalbinden vurmuş gibi oldu. Open Subtitles اعطاه له عندما رفع إبراهيم السكين ليقتل به ابنه في قلبه
    Aldigim zaman kalbinin en derinine sapladim. Open Subtitles وعندما أمسكتها، قمت بغرزها عميقاً في قلبه.
    - Zehirli kılıcımı kalbine saplamak için güçlü koluma ihtiyacım olacak. Open Subtitles أحتاج ذراعي الأقوى لغرس نصل مسموم في قلبه
    Sana Amerikan Atı'nı söylemedim çünkü... onun kalbinde olan şey benimkinde yoktu. Open Subtitles .. لم اخبرك عن امريكان هورس لانه ما كان في قلبه لم يكن في قلبي
    İçeri girdiğin andan itibaren, ...tekrar sıradan biri oluyorsun, ama kalbinde cinayet taşıyan biri, ...ve dünyadaki hiç bir şey, seni, kurtulma fikrinden alıkoyamıyor. Open Subtitles مع اللحظه التي تدخل بها انت رجلٌ لمرة اخرى رجل يحمل القتل في قلبه وليس هناك شيء في .العالم يستطيع منعه من الهرب
    Prens özür dilemeye çalışmış, ama artık çok geçmiş, kadın, onun kalbinde hiç sevgi olmadığını anlamış, ve ona ceza olsun diye, prensi... çirkin bir canavara çevirip, şatoya ve orada yaşayan herkese güçlü bir büyü yapmış. Open Subtitles حاول الأمير الاعتذار ولكن متأخرا جدا ولأنها رأت انه لا يوجد حب في قلبه فعاقبته بأن مسخته إلى وحش قبيح
    kalbinde inanç ve cesareti olan sonunda kazanır. Open Subtitles من يملك الشجاعة هو الايمان في قلبه سيفوز بالنهايه قول حسن
    Ama kalbinde bir bıçakla nasıl dolaşabildi ki? Open Subtitles ولكن كيف يستطيع السير ويوجد سكين في قلبه ؟
    Gerçek bir marangoz kalbinde bir saray yapabilendir. Open Subtitles النجار الحقيقي.. هو الذي يبني بيتاً في قلبه.
    Ama ağzında Tanrı'nın adı kalbinde de bir kurşunla öldü. Open Subtitles فقد مات وإسم الرب علي شفتيه وطلقة في قلبه
    Kalbine bir kazık saplasak çok daha kolay olmaz mıydı? Open Subtitles ألن يكون الأمر أسهل مليون مرّة بطعنه بوتد في قلبه وحسب؟
    Biri o adamı Kalbine bir şey saplayarak öldürdü. Open Subtitles شخصاً ما طعن هذا الشخص في قلبه.
    Yıllar boyunca tek bir şey istedim Kalbine bir hançer saplamak. Open Subtitles تُقت سنينًا لإغماد خنجر في قلبه.
    Belki... sadece belki... kalbi değişmiştir ? Open Subtitles هل تعتقد ربما , أعني ربما فقط قد حدث تغيير في قلبه ؟
    Birisini 450 metreden kalbinden vurmaya gittim. Open Subtitles ذهبت إلى هناك لأقنص شخصاً ما في قلبه من على بُعد 1500 قدم
    Aldığım zaman kalbinin en derinine sapladım. Open Subtitles وعندما أمسكتها، قمت بغرزها عميقاً في قلبه.
    - Zehirli kılıcımı kalbine saplamak için güçlü koluma ihtiyacım olacak. Open Subtitles أحتاج ذراعي الأقوى لغرس نصل مسموم في قلبه
    ♪ Ama kalbine giremem ♪ Open Subtitles لكن لا يمكنني التزلج في قلبه
    ♪ Ama kalbine giremezsin ♪ Open Subtitles لكن ليس في قلبه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد