Sadece bir tek kelime farklı. | Open Subtitles | أعطونا السجون الخاصة انه فقط إختلاف في كلمة واحدة |
Hoş bir kelime değil ama bundan iyi bir sözcük düşünemiyorum. | Open Subtitles | التسلّل أقل من مستوانا لكن لا أستطيع التفكير في كلمة أفضل لوصف ما نحن على وشك فعله |
Hepiniz karpaçyo kelimesinde iki tane sihirli A harfi olduğunun farkındasınızdır. | Open Subtitles | قد تكونوا جميعكم تعلمون بأن هنالك ثلاثة أحرف "سي" سحرية في كلمة "كارباتشيو" صحيح؟ |
Mutlu kelimesinde iki "U" var. | Open Subtitles | لديك خطأ بالتهجئة في كلمة"عيد" |
Cidden, elimizde iki ayrı kavram var ve ikisi de aynı kelimeyle tanınıyor. | TED | فعلا، إنهما فكرتان مستقلتان وضعا في كلمة واحدة. |
Senin bile anlayabilecegin basit bir kelime... | Open Subtitles | في كلمة واحدة بسيطة حتى أنت يمكن أن تفهمها |
Cehennemden önce, hayatımı özetleyebilecek tek kelime ahlaksızlık. | Open Subtitles | بحق الجحيم هل يمكنك ان تكوني حياتي في كلمة مختصرة الفجور |
İki kelime tek kelime yapılırsa, o kelime kırıcı olabilir. | Open Subtitles | أنا أعرف، ولكن من كلمتين. مختصر في كلمة واحدة, وستكون هجومية بمقدار كلمة واحدة. |
Bu yüzden Jeju Adası'nı tek kelimeyle özetlemem gerekirse o kelime anne olur. | Open Subtitles | لذا اذا كان علي وصفها في كلمة فأود ان اقول انها أمي |
"Zor"dan daha güzel bir kelime bulmaya çalışıyordum ama bulamadım. | Open Subtitles | كنت احاول ان افكر "في كلمة افضل من"قاس ولا استطيع |
Jules... bizi düşündüğümde tek bir kelime aklıma geliyor. | Open Subtitles | جولز إذا فكرت فينا، أفكر في كلمة واحدة مجرائع |
Evet ama kokteylde kelimesinde iki tane "k" sessizi var. | Open Subtitles | نعم، لكن يوجد حرفي كاف "في كلمة "كوكتيل |
Ve eğer tek bir kelimeyle özetlememi isterseniz, yani, yapmaya çalıştığımız şey şu | TED | وإذا كنت تريد أن تلخصه في كلمة واحدة حسنا، هذا هو ما نحاول القيام به |
Bunun sebebini bir kelimeyle açıklayabiliriz: risk. | TED | والسبب في ذلك يمكن تلخيصه في كلمة واحدة: الخطر. |