"في ليلة واحدة" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir gece
• bir gecede mi
• tek gecede
• bir gecede iki
• bir gecede tüm

Yani Lord'un kalesi bir gece düştü, bir kadının ölümü yüzünden;
لذا قلعة لاروك سقطت في ليلة واحدة بسبب موت مرأة واحدة

bir gece size 'un eserleri içinde şehirdeki en sıcak kulüp almak,
في ليلة واحدة لك الصورة العمل الحصول على سخونة ناد في المدينة،

Evet, yani zaten bir gece de beş kilo alamazsın.
نعم,اعني انه ليس كانك ستزيدين تسع باوندات في ليلة واحدة..

Son beslendiğimde tek gecede bir buçuk düzine götürmüştüm.
في المرة الأخيرة قدمت لنفسي 18 في ليلة واحدة

Sadece şu ki, bir gecede iki defa alabora olmayı arzu etmem.
مجرد أنني لا أرغب أن . أنقلب مرتين في ليلة واحدة

Böylece bir gecede tüm ailemi kaybetmiş olurum.
بهذه الطريقة سأفقد عائلتي بأسرها في ليلة واحدة

bir gece bir varil bira içip, kampüs boyunca çırılçıplak koşmuşsun ve 58 insanı bir telefon kulübesine sıkıştırmışsın.
سمعت أنه شرب في ليلة واحدة برميلاً كاملاً من الجعة وقطع الحرم الجامعي بأكمله عدواً وحشر 58 بشرياً داخل حجيرة هاتف.

On yıl kadar önce, bir gece yarısı grubun tümü kılıçtan geçirildi.
منذ 10 سنوات مضت في ليلة واحدة, تمت إبادتهم جميعهم

Alan, beni alaycı bir adam olarak tanıyorsun ama bir gece içinde şu küçük peri bu yapayalnız, soğuk kalbi eritti gitti.
الن, انتا تعرفني كرجل عابث ولكن في ليلة واحدة مع قليل من العبث اذاب الثلج في قلبي الوحيد

Hem bir gece için yeterince şeyi öğrendiğini varsaydım.
أفترض أنك تتعامل مع كل شيء في ليلة واحدة

Kim olduğunu bilmiyorum ama ama bir gece için yeterince eğlendin.
لا أعرف من تكونين، ولكن قمتي بالكثير من المرح في ليلة واحدة.

Haftada bir gece de olsa Salsa dersi almak istediğin için sana sinirlenen biriyle.
يشعر بالغضب فقط لأنك ترغب بأخذ دروس رقص السالسا معه في ليلة واحدة من الاسبوع

Nasıl oluyor da dünyanın etrafını bir gece dolaşabiliyorsun?
كيف تستطيع فعلها حول العالم في ليلة واحدة ؟

Şüpheli hedefini seçiyor, onunla arkadaşlık kuruyor ve öldürüyor, tüm bunları tek gecede yapıyor.
هذا الجاني يختار هدفه يصادقه و من ثم يقتله كل ذلك في ليلة واحدة

5 randevuyu tek gecede yaşadığını sen söylemiştin.
لقد قلت ذلك بنفسك، نحن محشورين خمسة مواعيد في ليلة واحدة.

Aferin müfettiş. Sayende bir gecede iki kere yaptı.
اُهنيك , لقد نجحت في حمله علي إرتكاب حريمتين في ليلة واحدة

- bir gecede tüm hayatı değişti.
لقد تغيّر كل عالمه في ليلة واحدة