ويكيبيديا

    "في مرحلة مبكرة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • erkenden
        
    • erken
        
    ama fark ettim ki bu kadar büyük bir şeyi erkenden planlamaya başlamak kimseye zarar vermezdi. TED ولكنني اكتشفتُ، لن يضر البدء في التخطيط من أجل شيء كبير جدًا، في مرحلة مبكرة جدًا.
    Görüştüğüm insanlardan birisi depresyonu ölüyor olmanın yavaş bir yolu olarak tanımladı, ve bunu böyle erkenden duymak benim için iyi bir şeydi çünkü bana yavaş yavaş ölüyor olmanın hakikaten ölüme götürebileceğini hatırlatmıştı, ve bu ciddi bir meseleydi. TED أحد أوائل الأشخاص الذين قابلتهم قد وصف لي الاكتئاب على أنه طريقة بطيئة للموت، و كان سماع ذلك في مرحلة مبكرة أمر جيد لأنه ذكرني بأن هذه الطريقة البطيئة للموت يمكن أن تؤدي فعلاً إليه، بأنه أمر خطير.
    Babamla annem hep sıkıntının bizde değil, dış dünyada olduğunu fakat bunu değiştirebilecek güçte olduğumuzu düşünürlerdi. Ben de erkenden yapmaya başladım. TED لكن أبي وأمي كان لديهما دائمًا شعور بأنه ليس خطأنا بل العالم الخارجي، ولكن أنت لديك القدرة عندما تكبر لتغيره، وبدأت بفعل ذلك في مرحلة مبكرة جدًا.
    Göğüsteki kitleleri tespit etmek, incelemek ve bizim onu gördüğümüzden daha erken bir aşamada müdahale etmek için dört ya da beş fırsat. TED أربعة أو خمسة فرص لرؤية التكتلات في الثدي ولمسها, للتدخل في مرحلة مبكرة عن ما رأيناها.
    Annem okulu oldukça erken bıraktı. Çünkü annesi, benim anneannem okul ihtiyaçlarını karşılayamadı. TED تركت والدتي المدرسة في مرحلة مبكرة جدًا لأن والدتها، جدتي، لم تستطع توفير ثمن تعليمها.
    Bu tarz teknoloji erken teşhis olanağını kaçıran insan sayısını önemli ölçüde azaltacaktır. TED يمكنُ لمثل هذه التقنية التقليل وعلى نحو كبير من عدد الناس الذين تملصوا من التشخيص في مرحلة مبكرة للسرطان.
    Bugün sizlerle paylaştığım araştırma bu yeteneğin tam bir cümleyi bile dile getirmeden önce veya lazımlık eğitimli de olsak gelişimde erkenden belirdiğini gösterir. TED البحث الذي شاركته معكم اليوم يشير أن هذه القدرة تظهر في مرحلة مبكرة من عملية النمو، حتى قبل مقدرتنا على تركيب جملة متكاملة أو التدرب على استخدام النونية.
    Endüstriyel gelişimin erken safhasındaki büküm öncesi bir medeniyete benziyor. Open Subtitles يبدو أنها حضارة ما قبل اكتشاف السرعة الهائلة، في مرحلة مبكرة من التنمية الصناعية.
    Nadir olan erken gebelik değil. Open Subtitles ليس من غير المألوف في مرحلة مبكرة من الحمل
    Ama bu erken aşamada burada olmamın asıl nedeni araştırmamıza göre arazinizin büyük ümit vaad etmesi. Open Subtitles لكن السبب الفعلي لوجودي هنا في مرحلة مبكرة هي ابحاثنا تشير بأن لديك قطعة ارض فيها فعلاً حقول عالية
    Ben en şiddetli olarak erken platoda gözlemledim. Open Subtitles انا رأيتها في الاغلب في مرحلة مبكرة من المرتفع
    Bir göz atalım mı ne dersiniz? Aslında henüz biraz erken. Open Subtitles هل تريد أن تأخذ نظرة خاطفة؟ حسنا، فإنه لا يزال في مرحلة مبكرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد