ويكيبيديا

    "قائلة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • söylüyordu
        
    • söyleyen
        
    • der
        
    • söyleyerek
        
    • şunu söylüyor
        
    Bana hep imalarda bulunuyordu, gerçek bir erkek olmadıklarımı söylüyordu. Open Subtitles لطالما تقوم بالصراخ عليّ قائلة لم نكن رجلاً حقيقياً
    Kıçımı kavramaya çalıştı arka cebime sakladığımı söylüyordu. Open Subtitles لكن لم يكن لدي تلك ، لذلك كانت تحاول الامساك بمؤخرتي قائلة انني احتفظ بها في جيبي الخلفي
    Bana olan aşkını açıklayan beni düzeltebileceğini söyleyen mektuplar yazıyordun. Open Subtitles لقد كتبتِ لي خطابات تصرحين فيها بحبّكِ لي، صحيح، قائلة أن بإمكانكِ علاجي؟
    Ya ölmeden evvel, sizin yerinize Harvey Dent'i seçtiğini söyleyen bir mektup yazdıysa? Open Subtitles ماذا لو كانت, قبل وفاتها, كتبت رسالة؟ قائلة انها اختارت (هارفي دنت) عليك؟
    Bir ördek "Vak vak vak" der. Open Subtitles من الغباء ان تعتقد . .. انها تعيش في الماء قائلة
    İyi kalpli adam her zaman açtı ve eşi onu yarın için hiç yiyecekleri kalmadığını söyleyerek azarlardı. Open Subtitles لازلت أذكر كان دائم الجوع وكانت زوجته توبخه قائلة له ان لن يبقى لهم أكل ان استمر هكذا
    Bu sırada da annemin hayaleti acımasız kanatlarını açmış bana şunu söylüyor "Sana söylemiştim, Damon." Open Subtitles بينما روح أمّنا العزيزة تحلّق بجناحيها الآفكين قائلة: -قلت لك أن هذا سيحدث يا (دايمُن" )".
    O ona bağırmaya ve ağlamaya başladı, nasıl üzgün olduğunu söylüyordu, bense yüzümü tutmuş sadece oturuyordum. Open Subtitles ومن ثم بدأت بالصراخ عليه والبكاء قائلة له أنها آسفة بينما كنت جالساً ممسكاً لوجهي
    Kapattım ve deliye döndü. Nightingale'in kim olduğunu bildiğini söylüyordu. Open Subtitles أغلقته ومن ثم جن جنونها، قائلة انها تعرف من هو "العندليب"
    Birisine önünden çekilmesini söylüyordu. Open Subtitles قائلة لأحد أن يفسح المجال
    Her zaman Nelson Barnes'ı aşağılayıp adamın satılmış olduğunu ve yandaşlarının bunu görmezden geldiğini söylüyordu. Open Subtitles لقد كانت دوما تعادي (نيلسون بارنز)، قائلة أنه يدين بالولاء للإدارة، متجاهلاً مصالح ناخبيه.
    Alex onlarla tartıştı kendi parası olduğunu, parayı kendinin kazandığını söylüyordu ve parayla birlikte ayrıldı. Open Subtitles ألكس تشاجرت معهم . قائلة بأن هذا المال هي من قامت بجمعه وقد ... أخذت المال ورحلت .
    Bir süre sonra Anna'dan bir mektup aldım erkek kardeşiyle yaşayacağını ve yeni bir hayata başlayacağını söylüyordu. Open Subtitles لقد تلقيت رسالة من (آنا) في وقت لاحق قائلة أنها تعيش مع شقيقها وتبدأ حياة جديدة
    Rick'ten uzak durmamı söyleyen bir sürü tuhaf mesaj bırakmış. Open Subtitles لقدّ تركت ليّ عدّة رسائل مريبة، قائلة أنّي يجب أن أبتعد عن (ريك).
    Gary ile Sloan'ı kaçırdın ama elinde Marcus ile Pella'nın olduğunu söyleyen bir eposta attın. Open Subtitles لكنّك أرسلت رسالة إلكترونيّة قائلة أنّ بحوزتك (ماركوس) و(بيلا).
    Kaynakları konusunda aşırı korumacı olduğunu söyleyen bu mesajı gönderdi. Open Subtitles قائلة إنها "حماية بشدة" من مصادر لها.
    Mucize Kız doğrulur ve " Bu da neydi böyle?" der. Open Subtitles وإذا بـ "المرأة الأعجوبة" تنهض قائلة ما هذا الذى حدث ؟
    Büyük beyaz köpekbalığında temel olarak alnının üstünde çakan neon ışıkların 'yemek, seks, yemek, seks, yemek, seks' demesidir; eğer erkekse o zaman 'seks, yemek, seks, yemek' der. Open Subtitles في حالة القرش الأبيض الكبير، فهو لديه لوحة نيون تومض على جبهته قائلة: "طعام، جنس طعام، جنس، طعام، جنس."
    Bana bakar, gülümser ve şöyle der, Open Subtitles فنظرت إلي وابتسمت قائلة:
    Değerinin bundan fazla olduğunu söyleyerek kaçtı. Open Subtitles ركضَت باتجاه آخر، صرخَت قائلة أنها تستحق أكثر من ذلك
    Babanızı görmek istediğini söyleyerek kapıya oldukça sert bir biçimde vuruyordu. Open Subtitles كانت تطرق الباب بقوة، قائلة أنها تحتاج لرؤية أبيك.
    Tamam, peki Andrea'nın bütün hilekarlığınızı ifşa edeceğini söyleyerek editörünüze şantaj yaptığını biliyoruz,.. Open Subtitles حسنٌ، نعرف بأنّ (أندريا) كانت ،تبتز مُحرّركِ قائلة بأنّها ستكشف فضيحتكِ بكاملها، لذا، لديكِ دافع
    Bu sırada da annemin hayaleti acımasız kanatlarını açmış bana şunu söylüyor... ..."Sana söylemiştim, Damon." Open Subtitles بينما روح أمّنا العزيزة تحلّق بجناحيها الآفكين قائلة: -قلت لك أن هذا سيحدث يا (دايمُن" )".

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد