Onu tekerlekli sandalyesiyle o gün daha önce görmüştüm | TED | كنت قد رأيته في وقت سابق من ذلك اليوم على كرسيه المدولب، |
Şu ana kadar gördüğüm hiçbir bankacı gibi davranmadıklarından eminim. | Open Subtitles | إنهم بالتأكيد لا يتصرفون كأي مصرفي قد رأيته. |
hayatımda gördüğüm en küçük 2,5 m.'lik ayı bu. | Open Subtitles | هذا أصغر دب ثلجي بمقاس ثمانية أقدام قد رأيته في حياتي |
Ben, hiç görüp görmediğimi sormuyorsunuz sandım. | Open Subtitles | لم أكن على دراية بأنك قصدت إن كنت قد رأيته إطلاقاً |
Eminim onu birçok kez konsantre karanlık madde yaparken görmüşsündür. | Open Subtitles | أراهن بأنكَ قد رأيته يصنع المادة السوداء المركّزة كثيراً. |
O olaydan önce gördüğüm tek ölü babamdı. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي كنت قد رأيته قبلا وهو ميت كان والدي عندما كان عمري 10 سنوات |
Onu geçen sene mi yoksa on dakika önce mi gördüğümü bilemiyorum. | Open Subtitles | لست متأكدة إن كنت قد رأيته السنه الماضيه أو منذ عشرة دقائق |
Ve bunu yalnızca bir kere daha görmüştüm ve sonu iyi bitmemişti. | Open Subtitles | و قد رأيته مرة واحدة فقط و لم ينتهي الأمر على ما يرام |
Yüzleri tanıyorlar. Bir belgeselde görmüştüm. | Open Subtitles | إنهم يتعرفون على الوجوه قد رأيته في فيلم وثائقي |
- Orada tutulduğumuzda birini tanıdım, Amerikalıydı, onu birkaç ay önce Los Angles'ta bir toplantıda görmüştüm. | Open Subtitles | -عندما كنا محتجزين, تعرفت على شخص، أمريكي كنت قد رأيته في اجتماع هنا منذ شهرين |
Ve istisnasız o güne kadar gördüğüm en güzel adamdı. | Open Subtitles | ولقد كان بدون إستثناء الرجل الأكثر جمالاً الذي قد رأيته من قبل |
Hız trenine bakıp o zamana kadar gördüğüm en yüksek şey olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | أتذكّر النظر إلى هذه العجلة الدوّارة وأفكّر بأنه أطول شيء قد رأيته في حياتي |
Hız trenine bakıp o zamana kadar gördüğüm en yüksek şey olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | أتذكّر النظر إلى هذه العجلة الدوّارة وأفكّر بأنه أطول شيء قد رأيته في حياتي |
Bu hayatımda gördüğüm en saçma şey. | Open Subtitles | هذا الشيءُ الأكثر ضحكاً قد رأيته. |
Ben de o rengin hayatımda gördüğüm en boktan renk olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | اعتقدت بأنه أردىء لون قد رأيته في حياتي |
Vay be, bu hayatımda gördüğüm en iyi rol kesmeydi. | Open Subtitles | ذلك كان أفضل تمثيل قد رأيته على الأطلاق |
Bu hayatında görüp görebileceğin en bomba altı saatlik gösteri olacak. | Open Subtitles | إنه أكثر عرض رائع لستة ساعات قد رأيته بحياتك |
İçerde ne görüp ne görmediğimi sakın sorma. | Open Subtitles | ولكن لا تسأليني أبداً عمّا قد رأيته -أو لم أره هناك |
Jethro'yu görmüşsündür herhalde. | Open Subtitles | فالإجابة هي نعم. ظننت أنّكِ قد رأيته. |
Bu makineler daha önce gördüğüm hiç birşeye benzemiyorlar. | Open Subtitles | تلك الآلات ليست كأي شيء قد رأيته |
Afedersin. Ne gördüğümü bilemiyorum. | Open Subtitles | آسفة، لَستُ مُتأكدة مما قد رأيته |