süre çok kısa olmasına rağmen erkek erkeğe çok iyi kaynaştık diyebilirim. | Open Subtitles | سأقول أنه قد حدث بيننا ترابط رجولي قوي في وقت قصير جداً |
İyi ki babanın kemerini takmışım. Benimki çok kısa gelirdi. | Open Subtitles | سعيد بأني إستعرت حزام والدك حزامي كان سيكون قصير جداً |
Pekala başlayayım herşeyden önce çok çok kısa zamanın özet bir tarihini vereyim, becerebilirsem. | TED | لذا دعوني أبدأ بأن أستهل بإعطائكم مختصر قصير جداً ، إسمحوا لي أن أتدخل |
Bataryalar yarım saat içinde biter. Çok az zamanımız var | Open Subtitles | ،ستفرغ البطاريات بعد نصف ساعة الوقت قصير جداً |
Ön kesim yeri o kadar kısa ki dizkapaklarını görebilirsiniz. | Open Subtitles | قصير جداً خاصة عند الجبهة يُمكنك أن ترى رقبتها |
İş adamı için çok kısasın. | Open Subtitles | أنت قصير جداً لتبدو كرجل أعمال ,هيا |
Çoğu, çok kısa bir süre içerisinde öldürüldüler. | TED | قتل العديد من الأشخاص خلال وقت قصير جداً. |
Bana göre insan vücudunun hayat süresi çok kısa. | Open Subtitles | بالنسبة لي، العمر الإفتراضي للإنسان قصير جداً |
Antarktika'da yaz mevsimi çok kısa sürer. | Open Subtitles | الصيف في القارة القطبية الجنوبية قصير جداً |
Bundan 500 yıl sonra aslında bu çok kısa zamandır bence Mars'ın kendi dili kendi parası, kendi mutfağı olacak. | Open Subtitles | , خمسمائه عام من الآن وهو وقت قصير جداً في الواقع أعتقد أن المريخ سيمتلك لغته الخاصة وعملته الخاصة ومأكولاته الخاصه |
O anda podyum bana çok uzun gelmişti ama artık çok kısa geliyor. | Open Subtitles | في ذلك الوقت شعرت ان المسرح طويل جداً لكن الان اشعر بأنه قصير جداً |
Ama risk çok fazla ve zaman çizelgemiz çok kısa. | Open Subtitles | قد نكون ذلك الطريق ولكن درجة المخاطره عالية جداً والوقت الزمني قصير جداً |
Hayır. Bu kadar büyük ayak izleri için çok kısa. | Open Subtitles | الرجل قصير جداً لتكون له أقدام بهذا الكبر. |
Evet doğru Maestro, ama bu beysbol sezonu çok kısa olacak ve buradaki herkes çok dikkatli. | Open Subtitles | هذا صحيح ، مايسترو ، لكنه موسم قصير جداً لكرة البيسبول والجميع حذرين جداً هنا |
çok kısa sürede yüksek kalitede met üretmesiyle ünlüydü. | Open Subtitles | كان لديه مكانة مرموقة بإنتاج ميث الممتاز في وقت قصير جداً |
Ya da pantolonunun çok kısa olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | أو ربما يعتقد أن بنطالك قصير جداً |
Çok az zamanımız var, biz kaybediyoruz. Beni dinleyin. | Open Subtitles | لدينا وقت قصير جداً نحـــن خســـرنـــا , أسمعـــونـــــي |
Şu anda oluyor, önümüzdeki 10 yılda ve sonraki 10 yılda olacak. Ne yapacağımıza karar vermek için Çok az bir vaktimiz var. | TED | إنه أمر حصوله متواصل في هذا العقد الأخير من السنين، و في العقد القادم منها. و منذ وقت قصير جداً قررنا ان نقوم بما نحن نفعله الآن. |
Bu kadar kısa sürede, böylesi bir başarı elde etmen. | Open Subtitles | لقد حققت نجاح كبير جداً في وقت قصير جداً |
Her şey bu kadar kısa sürede yok oldu gitti. | Open Subtitles | لقد جُرف معظمه في وقت قصير جداً |
Ama bir tek şeyi biliyoruz... Davey, basketbol oynamak için çok kısasın. | Open Subtitles | دافي انت قصير جداً لتلعب كره السله |
Elbiseler kısaymış ha? | Open Subtitles | هذا رداء قصير جداً أليس كذلك ؟ |
Bu kadar kuzeyde, yazlar çok kısadır. | Open Subtitles | هنا في الشمال، الصيف قصير جداً |