Hipersürücüyü devreye sokabileceğini söylemiştin. | Open Subtitles | قلتَ بأنّك ستتمكن من تشغيل محرك الدفع العلوي |
- Onları tamir edeceğini söylemiştin. - Biliyorum ve edecektim de, yemin ederim. | Open Subtitles | قلتَ بأنّك ستُصلّحهم كنتُ سأفعل ذلك , أقسم |
Arayacağını söylemiştin. | Open Subtitles | قلتَ بأنّك ستتصل |
Scotland Yard için çalıştığınızı söylemiştiniz değil mi? | Open Subtitles | "لقد قلتَ بأنّك كنت تعمل في "سكوتلاند يارد"، صحيح؟" |
- Ona baktığınızı söylemiştiniz. | Open Subtitles | قلتَ بأنّك ألقيت عليه نظرة |
Tanıştığımızda, Berlin'de bir hafta kalacağını söylemiştin. | Open Subtitles | أعني، عندما التقينا، قلتَ بأنّك ستمكث بـ(برلين) لأسبوع فقط |
Çünkü tanıştığımız zaman, Berlin'de sadece bir hafta kalacağını söylemiştin. | Open Subtitles | أعني، عندما التقينا، قلتَ بأنّك ستمكث بـ(برلين) لأسبوع فقط |
Bobby'nin karısı ve kızı onlarla ilgileneceğini söylemiştin. | Open Subtitles | زوجة (بوبي) وابنته... قلتَ بأنّك ستعتني بهما |
İlk karşılaştığımızda Red John'u tanımadığınızı söylemiştiniz ama buradaki, suçlu psikiyatrisi kitaplarınızda ona ait bölümler var. | Open Subtitles | حين تقابلنا أوّل مرة قلتَ بأنّك لا تعرف من يكون (رِد جون) لكن لديك كتب عن سلوك المجرمين هناك قمت بالتعليم عليها قمت بالتعليم عليها |