Hırçın Kız hakkında bir özet çıkaracaksın Kaptan Crunch'ın seyahatlerini değil. | Open Subtitles | "ستكتب تقرير عن "ترويض شبيه الفأر "ليس رحلات "كابن كرانش هذا مؤسف. |
Dediğim gibi Kaptan, buzlar erimiş. | Open Subtitles | كما قلت، كابن الثلج يذوب |
Sana oğlu gibi davrandı, ve şimdi bu kadarı senin için çok fazla. | Open Subtitles | يضحى بحياته من اجل تلميذ مثلك لقد عاملك كابن له والان هو يحتاج شيئا منك وهو كثير عليك |
Bayan French, kocanızı bir oğul ya da sevdiği bir yeğen olarak görmeye başlamıştı. | Open Subtitles | من الواضح أنها كانت تهتم بزوجك كابن أو ابن أخ مفضل |
Şimdiye kadar babana hizmet ettim ve seni oğlum gibi sevdim. | Open Subtitles | لقد خدمت والدك وأحببتك كابن لي |
Norman burada -ele geçirilmiş olan egosundan kalan artıklarla- normal bir evlat gibi davranır. | Open Subtitles | وفيه يتصرف نورمان كابن طبيعي حيث تتحكم "الأنا" الطبيعية في مجريات الأمور |
Aynı zamanda doğru olan şey yıllar geçtikçe, seni bazı yönlerden oğlum olarak görmeye başladım. | Open Subtitles | الأمر الحقيقي أيضا أنني، وعبر السنوات، أصبحت أعتبرك نوعا ما كابن. |
Tamamdır, Kaptan, onları bıraktık. | Open Subtitles | لا بأس، كابن تركناهم يذهبون |
- Yazık. - Kaptan. Kaptan, gökyüzüne bakın. | Open Subtitles | كابن، كابن انظر إلى السماء |
Dediğim gibi, Kaptan, buzlar eriyor. | Open Subtitles | كما قلت، كابن الثلج يذوب |
Tamamdır Kaptan. Gitmelerine izin verdik. | Open Subtitles | لا بأس، كابن تركناهم يذهبون |
Utan. Kaptan, Kaptan. Gökyüzüne bakın. | Open Subtitles | كابن، كابن انظر إلى السماء |
- Hayır Kaptan. | Open Subtitles | لا، كابن |
Sana Dışişleri Bakanı Kururugi'nin öksüz oğlu gibi davranacağıma söz veriyorum. | Open Subtitles | أعدك أني سأعاملك بشكل جيد كابن رئيس الوزراء كوروروغي اليتيم |
çocuğun tehlikede, ve kralın oğlu olarak hep tehlikede olacak. | Open Subtitles | طفلك معرض للخطر، وسيكون دوما، كابن للملك |
Sen de Tanrı'nın oğlu olduğunu düşünmelisin, sen de kutsallık yolunda ilerliyorsun. | Open Subtitles | اشعر فقط كابن الرب مبارك في طريقه الخاص المقدس |
Bir oğul, babasına karşı gelemez. | Open Subtitles | كابن , لايمكنني الوقوف والتمرد بوجه ابي |
Her şeyden ötesi, onu oğlum gibi sevmiştim. | Open Subtitles | والأكثر من هذا كله بأني أحببته كابن لي |
Babam için bir evlat gibi. | Open Subtitles | إنه يبدو كابن أبيه |
Şimdi oğlum olarak beni kucakla. | Open Subtitles | ..الآن احتضننى كابن لى |
Cap'n Crunch yemelerini nasıl sağlarım diye düşünmekle harcayacağımı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | محاولاً أن أكتشف كيف أجعل الأطفال (يأكلون (كابن كرانتش) بدلاً من (فروت لوبس |
Bu yüzden artık bundan sonra senin oğlun olarak yaşamayacağım. | Open Subtitles | لذا من الآن وصاعدا لا اخطط أن اعيش كابن لك |
Rubert'ın Liechtenstein'daki kuzenine benziyor. | Open Subtitles | يبدو كابن عم روبرت من ليكنشتاين متى أعرف أنها بدأت ؟ |
Benim oğlum gibisin. | Open Subtitles | انت كابن لي، يا كابتن |