bunun için yemin edebilirdim... bu aptalla yeterince zaman kaybettik. | Open Subtitles | ولكني أقسمت على لقد أهدرنا وقتاً كافياً على هذا الأحمق |
Seninle yeterince vakit geçirdim, yapmam gereken çok şey var. | Open Subtitles | قضيتُ وقتاً كافياً جداً معك لديّ أشياء عليّ أن أفعلها |
İkimizi geçindirmeye yetmez ve senin bu hayat tarzını karşılamaz. | Open Subtitles | ليس كافياً ليدعمنا الإثنين خصوصاً مع نمط الحياة الذي تعيشينه. |
Ve bazen, bu size neyi bilmeniz gerektiğini söylemeye yeter. | Open Subtitles | وفى بعض الأوقات يكون هذا كافياً لأخبارك ما تريد معرفته |
Çünkü sadece bu denizler böylesine yırtıcı bir avcıyı doyurmaya yetecek besine sahiptir. | Open Subtitles | فقط في هذه المياهِلانها تَحتوي غذاءاً كافياً ضروري لإثارة مثل هذا المفترسِ الشرس. |
Durumu onlara açıkladım ve gönüllü oldular, ama bu da yetmiyor. | Open Subtitles | نعم . لقد شرحت الوضع فتطوعوا , ولكن هذا ليس كافياً |
yeterince ivme kazanabilirsen sabit duran gövdeyi kırmak için bir fırsat yakalayabilirsin. | Open Subtitles | إذا كان معدل التسارع كافياً, قد تكون لديك فرصة كسر الجسم الثابت. |
yeterince uzun değil. Balayıları hiçbir zaman yeterince uzun sürmez. | Open Subtitles | ،ليس كافياً بالمرة شهور العسل لا تستمر لفترة كافية قطّ |
Haydi. Bir gün için yeterince rezil oldu. | Open Subtitles | أوه.هيا تعال لقد فقد وجهاً كافياً ليوم واحد |
Hiç yeterince kılım olmamıştı. Anlıyor musun? | Open Subtitles | لم يكن لدي شعراً كافياً أبداً أتعرفين ما أقصد ؟ |
Yumrukların yeterince güçlü değil. Sarhoş kaplan, kurdu yakalar ! | Open Subtitles | العقاب ليس كافياً النمر السكران يمسك الذئب |
Bize tapelerin ne anlama geldiğini söylemen yetmez. Mahkemede de söylemelisin. | Open Subtitles | ليس كافياً لتخبرنا ما تعنيه الأشرطة عليك قول هذا في المحكمة |
Bu meseleleri derinden önemseyen o kadar çok erkek var ki... Ama derinden önemsemek yetmez. | TED | ولكن هناك الكثير من الرجال الذين يهتمون بعمق لهذه القضايا، ولكن الاهتمام بعمق ليس كافياً. |
Sanırım, bu para babam için uçak bileti almama yeter. | Open Subtitles | هذا المال يجب أن يكون كافياً لديون والدي ولتذكرة الطائرة |
Bazı katalize etmek için ısı uygulayın. 1.5 cc yeter. | Open Subtitles | ثم يعرّض للحرارة حتى تحفز القاعدة، 1.5سنتم مكعب سيكون كافياً. |
İç çembere yetecek kadar sonsuz sayıda çizgi vardı. | Open Subtitles | هناك عدد لانهائي من الخطوط، سيكون كافياً للدائرة الداخلية. |
Anlaşılan iyi olmak bu günlerde bir kızı kendine bağlamaya yetmiyor. | Open Subtitles | إتضح أنه ، كونك لطيفاً ليس كافياً للإحتفاظ بفتاة تلك الأيام |
Fakat bu yeni ve geliştirilmiş duvar bile yeterli değildi. | TED | لكن حتى هذا الجدار الجديد و المحسن لم يكن كافياً. |
Kaderim şansımı beklememe izin vermedi, şansım da bana yeteri kadar kader vermedi. | Open Subtitles | ايماني لم يسمح لي بالانتظار لحلول فرصة و الفرصة لم تعطيني ايماناً كافياً |
Hesap konusunda biraz paslandım ama Mike'ı kurtarmak için gerekenden fazla. | Open Subtitles | طبقاً للعملة المتداول بها هنا سيكون لدينا كوكائين كافياً لاستعادة مايك |
Bütün evler, bütün mobilyalarım bütün kürklerim, bütün yüzükleri ve tüm banka hesaplarım yine de hükümetin sakinleşmesine yetmedi. | Open Subtitles | أتعلم, كل منزل, كل ألاثات وكل خاتم و فراء و كل حساب مصرفي ولايزال ذلك غير كافياً, لإرضاء الحكومة |
Bin yıl önce sadece yiyecek ve sığınak yeterliydi. | TED | قبل ألاف السنين، فقط الطعام والملجأ كان كافياً. |
Belki çıkışı kapadı, ya da bıçakla tehdit yetti. | Open Subtitles | ربما سدّ طريق الهرب أو ربما التهديد بسكين كان كافياً |
Ücreti fazla değildi ama güneye yolculuk yapmamıza yeterdi. | Open Subtitles | لم يكـُن المقابل كبيـراً، لكنه كان كافياً ليؤمـِّن رحلتنا إلى الجنوب. |
Eğer bu seni düşmanım yapmaya yeterli değilse, o zaman ne yeterlidir? | Open Subtitles | ألا يعتبر ذلك كافياً لتصبح عدوى إذن فماذا يكون بحق الجحيم ؟ |
Belki bu onun kim olduğunu anlamama yetecektir. | Open Subtitles | حسناً , ربما يكون هذا كافياً لي لكي أعرف من هي |