ويكيبيديا

    "كافية من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yeterli
        
    • yeteri
        
    • yeterince
        
    • yetecek kadar
        
    Beni korkutan, yeterli sayıda robotumuzun olmaması ihtimali. TED لذا أنا خائف من أن لا نمتلك أعداد كافية من الروبوتات
    yeterli insülini üretememek yaşamla bağdaşmaz. TED عدم مقدرة الجسم على إفراز كميات كافية من الإنسولين يتعارض مع ممارسته للحياة بشكل طبيعي.
    Umutlarım, nefes analizi kullanan rutin taramaların artık bir noktada erken safhada tedavi olmalı ya da olmamalı mıyız ya da ne zaman olmalıyız ikilemi kırabilmemiz için yeterli veri ve içgörü sağlayabilmesinden yanadır. TED فطموحي هو أن استخدام تحاليل التنفس في الكشف الروتيني يمكن أن يوفر كمية كافية من المعلومات لنتمكن في مرحلة ما من حل هذه المعضلة والتنبُّؤ بتأكد تام، إن كان بإمكاننا العلاج بمراحل مبكرة ومتى؟
    Sadece yenilenebilirlerden yeteri kadar enerji alamayacağız. TED إننا لن نحصل على طاقة كافية من المصادر المتجددة وحدها
    Evet, yeteri kadar sabunla, herşeyi havaya uçurabilirsin. Open Subtitles بكمية كافية من الصابون يمكن للشخص تفجير أي شيء
    Nitrojen, oksijen. Yesil yaprakli seyler Için yeterince CO2 var gibi. Open Subtitles نيتروجين , اكسوجين وكمية كافية من ثاني اسيد الكربون لحياة نباتية
    Şu efsanevî hergeleyi kurtarmak adına yeterince acı çekilmedi mi? Open Subtitles ألم تحدث معاناة كافية من أجل إنقاذ ذلك الوغد الوهمي؟
    Aslında üç burs vermeye yetecek kadar kimliği saklı bağış almışlar. Open Subtitles في الواقع, لقد تلقوا تبرعات كافية من مجهولين لثلاث مِنح دراسية
    Artık bir bilgisayara yeterli veri ve veriyi kavraması için yeterli süre verirseniz kendi kurallarını bulur. TED حيث تزود الحاسب بمجموعة كافية من البيانات، وتترك له وقتًا كافيًا لاستيعابها، فيتوصل إلى قواعده الخاصة
    Ancak eninde sonunda tekrarlanan kasılmalar sırasında sistemi düzgün bir şekilde yeniden başlatmak için kas hücresinin zarının yakınında anında uygun durumda bulunan potasyum, sodyum ve kalsiyum iyonlarının yeterli miktarda yoğunluğu olmayabilir. TED ولكن في النهاية، وخلال تكرار عملية انقباض وانبساط العضلات قد لا تتوفر تركيزات كافية من أيونات البوتاسيوم أو الصوديوم أو الكالسيوم على الفور بالقرب من غشاء الخلية العضلية لإعادة ضبط النظام بشكل صحيح.
    Askeri mahkeme için yeterli delilleri yoktu, fakat onu Greenland'a gönderdiler. Open Subtitles لم يكن لديهم ادلة كافية من اجل محاكمة عسكرية ولكنهم ارسلوه لجرينلاند
    Saçmaların dağılması için katilden kurbana kadar yeterli mesafe var. Open Subtitles مسافة كافية من الضحية للقاتل كي يتنشر المدفع
    yeterli gıda, mühimmat ya da tıbbi malzeme olmadan ve hava ya da donanma desteği olmadan. Open Subtitles بدون كميات كافية من الطعام و الذخيرة و الأدوية و بدون تغطية بحرية و جوية
    yeterli oda yok. Olanlar da çok küçük. Open Subtitles لا يوجد غرف كافية من الواضح و هم صغيرين للغاية
    Sanırım bu mekan... hikayemiz için yeterli olacaktır. Open Subtitles أظن أن المساحة هنا يجب أن تكون كافية من أجل قصتنا
    Evet, yeteri kadar sabunla insan her şeyi havaya uçurabilir. Aman Tanrı'm! Open Subtitles بكمية كافية من الصابون يمكن للشخص تفجير أي شيء
    yeteri kadar morfin olmazsa kendini berbat bir acı veren ağrıların içinde bulursun. Open Subtitles كمية غير كافية من المورفين وستتعذب وتعاني بشكل بشع
    Fakat, eğer yeterince su içmemeniz takdirde dehidrasyonunu tehlike oluşturduğunu hatırlatmakta fayda var. TED والجدير بالذكر هو أنه إذا لم تقم بشرب كمية كافية من الماء، عندها يصبح الجفاف قضية خطرة.
    Optimal bir diyet, yağı düşük, kötü karbonhidratları düşük, iyi karbonhidratları yüksek ve yeterince iyi yağı olandır. TED إن أفضل حمية غذائية هي قليلة الدهون, قليلة السكريات الضارة, عالية السكريات الجيدة, مع كمية كافية من الدهون الجيدة.
    Doğrusunu isterseniz, herkese yetecek kadar organ bağışı yok. TED فالحقيقة أنه ليس هناك أعداد كافية من الأعضاء الممنوحة. لسد حاجة كل المحتاجين.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد