ويكيبيديا

    "كافيًا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yeterli
        
    • yeterince
        
    • yeter
        
    • yetmez
        
    • yeteri kadar
        
    • yetecek
        
    • yetmedi
        
    • yeterliydi
        
    • yeteceğini
        
    Sadece bir ülkede tek bir siyasi parti kurmak yeterli değil. TED ليس هذا كافيًا لتأسيس حزب سياسي واحد للمساواة في دولة واحدة.
    Ancak öğrendiğim bir şey var: sevgi, intihara meyilli birini, kendini yaralamasını engellemek için yeterli olsaydı, intiharlar çok nadir olurdu. TED ولكن هناك شيء قد تعلمته: إذا كان الحب كافيًا لإيقاف شخص ما يفكر بالانتحار من إيذاء نفسه، الانتحار بالكاد سوف يحدث.
    Bunu anlamak için teneke adam olmaya gerek yok. Anne olmak yeterli. Open Subtitles لا يستلزم الأمر أن أكون إمرأة حديديّة ، فقط كوني أمّ كافيًا
    Bir adada yeterince zaman geçirince dışarıda koca bir dünyanın olduğunu unutuveriyorsun. Open Subtitles لقد قضيت وقتًا كافيًا على الجزيرة وبدأت أنسى أن هناك عالم غيرها
    Yani biliyoruz ki Amerika'ya yerleşmek mikrobiyomunuzda büyük ihtimalle iyi sonuçlanmayacak büyük değişikler yaratmaya yeter. TED وهكذا نعلم أن الانتقال إلى الولايات المتحدة يعد كافيًا ليسبب تغيرًا ملحوظًا في نبائتكم الميكروبية، وغالبًا ليس للأحسن.
    Söz konusu durumdayken, bu FBI'ı durdurmaya yetmez maalesef. Open Subtitles مع كل الأمور التي على المحك، أخشى أنه لن يكون كافيًا لإيقاف مكتب التحريات
    Bilirsin, her evde, mobilya every fur, every ring and every bank account ve hükümeti yatıştırmak için yeterli olmadı. Open Subtitles تعرف، كل منزل، كل قطعة أثاث، كل فراء، كل خاتم، وكل حساب بنكي كل هذا ولم يكن كافيًا لإرضاء الحكومة
    Bu yüzden de internet platformlarında onların mürit bulma materyallerini silmeye odaklanmak yeterli değil. TED ولهذا السبب فإنه ليس كافيًا أن تركز منصات الإنترنت على إزالة المواد المستخدمة.
    Arkadaşım Jaan Tallinn, füze biliminde olduğu gibi teknolojiyi güçlendirmemizin yeterli olmadığını ifade ediyor. TED يشير صديقي جان تالين إلى أنه كما هي الحال مع الصواريخ، ليس كافيًا أن نجعل التكنولوجيا لدينا أقوى.
    Mühendisler ve bilim insanları bu doğal süreci hızlandırmak için paha biçilmez bir iş çıkarıyor olsalar da pek yeterli olmuyor. TED وبالرغم من عمل المهندسين والعلماء النفيس لتسريع هذه العمليات الطبيعية، إلا أن هذا ببساطة ليس كافيًا.
    Fakat bu hala yeterli değil, ve siyasi irade de hala yeterli değil. TED لكن هذا ليس كافيًا. والرغبة السياسية لا تكفي.
    Fakat müziksel ritim için sabit biçimde tekrar eden bir tempo dizisi yeterli değildir. TED ولكن في الإيقاع الموسيقي، فإن سلسلة منتظمًة من نغمات مفردة متكررة ليس كافيًا.
    Çalışmamız, tek bir antikordan birazcık olmasının yeterli olmayacağını söylüyor. TED تشير دراساتنا أن حيازة القليل من جسم مضاد لن يكون كافيًا.
    İlerleyeceğim çünkü geri gitmek bir seçenek değil, olduğum yerde durmak yeterli değil. TED سأمضي قدمًا، لأن العودة إلى الوراء ليس خيارًا والبقاء في نفس المكان ليس كافيًا.
    Kısa süre sonra, öğrendim ki bir sınıf yeterli değildi. TED بعد ذلك بفترةٍ وجيزة علمت أن فصلًا واحدًا لم يكن كافيًا.
    Ancak biraz daha tartışmalı bir konu var: Bu yeterli olmayacak. TED ولكن إليكم شيء خلافي نوعا ما: لن يكون ذلك كافيًا.
    Yapmamız gereken tek şey, boyun eğmeyeceğimizi göstermek. yeterince ses yaparsak giderler. Open Subtitles ما علينا إلّا أن نبدي أنّنا لن نركع، سنصنع ضجيجًا كافيًا وسيغادرن.
    İlerleme kaydediyoruz fakat yeterince uzak ya da hızlı ya da evrensel değil. TED نحن من يقوم بالتغيير لكنه ليس كافيًا بعد أوليس سريعًا كفاية أو عالميًا كفاية
    Herhalde bu kadarı konsantre olmana yeter, değil mi? Open Subtitles هذا من شأنه أن يكون كافيًا لجعلك تركّز. صحيح؟
    Lâkin böyle bir savunma, hayatını kurtarmaya yetmez. Open Subtitles لكن مثل هذا الإدعاء ليس كافيًا لتهديد حياتكِ
    Bir daha olmaması için yeteri kadar para istiyorum. Open Subtitles أريد مالًا كافيًا كي لا يحدُث ذلك مُجدّدًا
    Kan kaybı ve o ısırık arasında, cevaplara yetecek kadar zamanın olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles بسبب نزيفه والعضّة، فلا أظن أن لديه وقتًا كافيًا للإجابة.
    11 kredi kartının tümünün limitini doldurdu ve 6 haneli kişisel borçların altına girdi ve bu hâlâ durumu kurtarmaya yetmedi. TED بلغ الحد الأقصى لـ 11 بطاقة ائتمان وسدد ما يصل إلى ستة أرقام من الديون الشخصية ولا زال ذلك لم يكن كافيًا
    Ama bu, Brendan'ın cinayet ve cinsel istismardan mahkum edilmesi ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılması için yeterliydi. TED ومع ذلك كان كافيًا لإدانة بريندان وإرساله إلى السجن مدى الحياة بتهمة القتل والاعتداء الجنسي في عام 2007.
    Bunun yeteceğini düşündüm. Ama yetmedi. - Kendi canına kıydı. Open Subtitles ظننت أن هذا سيكون كافيًا ولكنه لم يكن كافيًا، وقد انتحرت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد