ويكيبيديا

    "كالعادة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zamanki gibi
        
    • Her zaman olduğu gibi
        
    • yine
        
    • Her zaman ki gibi
        
    • hep
        
    • Her zamankinden
        
    • genelde
        
    • her zamanki
        
    Bu sabah, her zamanki gibi, 8:30'da geldim. İçeri girdim... Open Subtitles هذا الصباح انا وصلت كالعادة حوالى 8.30 صباحاً , دخلت
    Öğle vaktiydi ve her zamanki gibi kasabadaki servislerimi yapıyordum. Open Subtitles لقد كان وقت الغذاء وكنت أقوم بتوصيل الطلبات للبلدة كالعادة
    Tanrım. yine yanlış adamın peşinden gittim. Her zamanki gibi. Open Subtitles يا إلهي، لقد سعيت خلف الرجل غير المناسب، ثانيةً، كالعادة
    Ve şimdi Her zaman olduğu gibi paramız yok Selby. Open Subtitles و الآن لم يعد معنا مال لعين كالعادة يا سيلبي
    Sonra Çarşamba yine geldi, ve alışıldığı şekilde sipariş verdi. Open Subtitles و ثم عاد يوم الأربعاء كالعادة و عاد لحالته الطبيعية
    yalnızca bak baba.Her zaman ki gibi, sen de bu yarışı kazanacaksın. Open Subtitles ترى أبّى. كالعادة أنت ستربح سباق هذا المرة أيضا.
    - Dışarısı her zamanki gibi. - Daha görmediğin neler var neler! Open Subtitles ـ واحد طبق فول كالعادة ـ إين أنت من فترة لم تظهر؟
    Her zamanki gibi eve dönmekten ve buranın yöneticilerinden bahsediyordu. Open Subtitles عن أنت تعلم, العودة إلى الديار وعن الأشخاص المسؤلون كالعادة
    Güzel Her zamanki gibi Dostlar Ve Komşularımı Zor Durumda Bırakırım. Open Subtitles إنه لمن دواعي سروري كالعادة , أن أخدم أصدقائي و جيراني
    - Bay Shue, her zamanki gibi sizinle yine hemfikiriz. Open Subtitles سيد شوستر كالعادة أنا و أنت دائما على نفس الصفحة
    Her zamanki gibi kaçtı gitti. İşlerin kötüye gittiği dakika kaçtı. Open Subtitles لقد هربت كالعادة لقد ساء مآل الخطّة، من له أن يلومها؟
    Şey yapsak, uh, tuvalete sıvışıp her zamanki gibi sarhoş olsak? Open Subtitles ما رأيكم إن توجهنا إلى المرحاض و نحتسي الكحول كالعادة ؟
    Her zamanki gibi bunun için de bir çıkış yolu bulurum! Open Subtitles يمكننا التفكير في شيء آخر سأجد طريقة للخروج من هذا كالعادة
    Ama bir şekilde, her zamanki gibi davranmaya devam ettik. TED ولكن بطريقة ما رجعنا إلى التجارة كالعادة.
    Döndügümde, umarim ki her zamanki gibi kendinden geçmis olursun böylece senin o aptal sesini duymak zorunda kalmam. Open Subtitles عندما أعود، أتمنى أن تكوني غافية كالعادة لكي لا يكون عليّ الإستماع لكلامكِ السخيف.
    Her zaman olduğu gibi, duvarın öbür tarafından gelmiş olmalılar. Open Subtitles لا بد وأنها جاءت من الجانب الآخر من الحائط، كالعادة
    Yaşam Evi'nin içi Her zaman olduğu gibi kâtipler, rahipler, doktorlar ve öğrenciler sayesinde hareketli. TED في الداخل، فإن بيت الحياة يزدحم كالعادة بالنُسّاخ، الكهنة، الأطبّاء، والتلاميذ.
    Her zaman ki gibi yeterli bilgimiz yok. Open Subtitles كالعادة ، ليس لديّ معلومات كافية لأعمل علي أساسها
    Japonya'da hep olduğu gibi, bu alanlar arasındaki sınır çok ince olduğundan; kısa bir süre içinde; Open Subtitles كالعادة في اليابان , يُعجب المرء كيف أن الجدران بين العوالم رفيعة جداً
    Birisiyle çok uzun zamandır pizza yiyor olsanız bile, yine de şöyle şeyler demez misiniz: "Her zamankinden mi alalım?" TED وحتى إن كنت تأكل البيتزا مع نفس الشخص لوقت طويل جداً, ستظل تسأل أشياء مثل , " كالعادة ؟ "
    Eğer bir hastanın gözleri açıksa, bu genelde ayık olduğu anlamına gelir. Open Subtitles عندما تُفتح عيون المرضى، الذي كالعادة يعني بأنهم مستيقظين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد