Ve onun yanında ki adam da bütün ders kitaplarını karalayan şu devamlı tüküren çocuk Tokito'ya benzemiyor mu? | Open Subtitles | وليس هذا الشخص جانبة مطابق للفتى توكيتو الذى كان يبصق على كتبك ؟ |
- Evet. Her zaman kitaplarını kullanmada iyisin. Onlar senin için çok basit. | Open Subtitles | لقد كنت جيد جداً مع كتبك اجعلها تبدو سهله |
Bundan çıkardığım ders ise, "kendi kitaplarınızı tarayın." | TED | الدرس الذي تعلمناه هو أنه عليك مسح كتبك الخاصة |
Endişeni anlıyorum. Ama kitapların sayesinde ellerin dolunca sen değişmedin. | Open Subtitles | أرى قلقك، لكنّك لم تتغير عندما جعلتك كتبك أكثر فخامة. |
kitaplarından hiçbirini okumadım, fazla zamanım yok. | Open Subtitles | لم اقرا أي من كتبك على الرغم من ذلك لا أملك الوقت الكافي. |
kitaplarını da öyle. Senin için savaşacak ve senin için kazanacağım. | Open Subtitles | سأرجع لك كتبك,سأقاتل من أجلك,وسأفوز لأجلك |
- kitaplarını okumaya başladı. | Open Subtitles | لكن بمجرد وصولك الي البلدة بدأ في قرائة كتبك |
Sen kitaplarını taşıyor olacaksın ve ayakkabını bağlarından birisi çözülmüş olacak. | Open Subtitles | وتحملين كتبك ، بينما أحد أربطة حذائك سيفك |
Bu adam sen bağcıklarını bağlarken kitaplarını tutmayı teklif edecek | Open Subtitles | ذلك الرجل سيعرض مسك كتبك بينما تربطين حذائك |
Bana bir çek defteri bırakmadıkça, kitaplarını düzenleyemem. | Open Subtitles | لا أستطيع ترتيب كتبك ما لم تترك لي دفتر شيكاتك |
O kadar zeki olsaydınız, kendi kitaplarınızı yazabilirdiniz. | Open Subtitles | لو كنت بهذا الذكاء كان عليك تأليف كتبك الشخصية |
Tüm kitaplarınızı okudum. | Open Subtitles | لقد قرأتُ جميع كتبك إذا كان لديك فراغ، فأودّ |
kitapların hâlâ basılıyor, Bay Orbeli'nin kitapları da. | Open Subtitles | كتبك لا زالت في الطباعة. وكتب السيّد أوربيلي أيضاً |
- kitapların dışında talep.. ...ettiği başka mallar da var. | Open Subtitles | الآن,جانباً عن كتبك هي طلبت بعض الادوات الاخرى خصيصاً |
Seni düşünmekten, kendimi alıkoyamadım kitaplarından birini okusam da. | Open Subtitles | لم أستطع التوقف عن التفكير بكِ. لقد قرأت حتى كتاباً واحداً من كتبك |
Nasıl konuşacağımı ve giyineceğimi öğrenmek için, kitap okuyup televizyon izledim. | Open Subtitles | قرأت كتبك و شاهدت التلفاز لأتعلم كيف أتحدث و ماذا أرتدي |
Senin kitabın çok satar, ben de bir milyonumu alırım. | Open Subtitles | لذا فتنشري أقوى كتبك و أحصل أنا على المليون |
Yabancı bir dil biliyorsanız en sevdiğiniz kitapları iki ayrı dilde okumak eğlencelidir. Thomas Merton'un yazdığı "Chuang Tzu'nun Yolu" ve Alan Watts'ın yazdığı "Tao: Akarsunun Yolu" gibi. | TED | إذا كنت تعرف لغة أجنبية، فمن الممتع أن تقرأ كتبك المفضلة بلغتين |
Sen o saçmasapan işine dön ve kitaplarının arasına gömül. | Open Subtitles | يجب أن تعود إلى عملك الممل و كتبك المرصوصة |
Hem böylelikle bütün kitaplarınız başkan yardımcısı tarafından imzalanmış olur. | Open Subtitles | بهذه الطريقة, كل كتبك ستكون موقعة من قبل نائبة الرئيس |
Kitaplarınızdan birinde, davranış veri tabanını böyle oluşturduğunuz yazılıydı. | Open Subtitles | قرأت في إحدى كتبك انك بنيت قاعدة بياناتك السلوكية بتلك الطريقة صحيح؟ |
10 dakika içinde kitaplarına başvuracağına iddiaya girdim. Sağ ol. | Open Subtitles | لقد راهنت عشر دقائق قبل أن تستشير كتبك ، شكراً لك |
Bu bir emir. Kitaplarınıza bir göz atacağız , Bay Rossi. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى إلقاء نظرة كتبك الحسابات، |
- kitaplar sığar artık. - Benim dolabım kayboldu. | Open Subtitles | كتبك ستتع حقا في هذه الخزانة لقد اختفت خزانتي |
Bunu bir macera gibi düşün, aynı kitaplarında olduğu gibi... | Open Subtitles | اعتبرها كمغامرة كإحدى المغامرات في أحد كتبك |
Tanıştığımıza çok sevindim efendim. Kitaplarınızın bazılarını okudum. | Open Subtitles | أنا مسرور جدا أني قابلتك يا سيدي قرأت عدداً لا بأس به من كتبك |