Tüfeğin dipçiğini omzuna koy, sol gözünü kapa, arpacıktan bak. | Open Subtitles | ضع مؤخرة البندقية على كتفك أغلق عينك اليسري أنظر للأمام |
Öbür türlü, tüm malzemeyi omzuna alır, kötü bir çekim yaparsın. | Open Subtitles | وبدونها ستضطر لوضع الكاميرا علي كتفك ولن تكون الصورة بتلك الكفاءة |
Ayrıca son sınıftayken Omzun yüzünden Eyalet Şampiyonası'nı kaçırdığını da biliyorum. | Open Subtitles | و أيضاً أعلم أنه خلال عام شريكك الأكبر انسحبت من اللعب في بطولة الولاية بسبب كتفك. |
omzunu geri it, mızrağı sağa kayar. | Open Subtitles | أرجع كتفك إلى الوراء عندما تضرب قد تتجه ضربته إلى يمينك |
Hislerini göstermekten korkmayan ya da omzunda ağlayabilen. | Open Subtitles | الذي لا يخشى إظهار عواطفه والبكاء على كتفك |
Bak, eğer geceyi garip hale getirdiysem üzgünüm... Omuzun hala ağrıyor mu? | Open Subtitles | اسمع, أنا آسف لأني جعلت هذه الليلة غريبة هل مازال كتفك يؤلمك؟ |
Kıpırdama. Her zaman aradığın şey omzunun orada. | Open Subtitles | أنت لا تنتقل كل يوم أنت تنظر من فوق كتفك. |
Gey beyefendi, uyanık. Yanlış duygular içinde kafasını omzuna yaslıyor. | Open Subtitles | السيد الشاذ إستيقظ، وهو يضع رأسه على كتفك لسبب مزيف. |
Varsayalım ki feryad edip başımı omzuna koydum? | Open Subtitles | أفترضى أننى انفجرت بكاءا و وضعت رأسى على كتفك |
Teklifiniz için tesekkürler ama zaten Omzun daha yeni... | Open Subtitles | حسنا , من الجميل عرضكم هذا ولكن انت كتفك مخلوع |
Omzun seni öldürüyordu, peki sen ne yaptın? Tamam. | Open Subtitles | كتفك كان يقتلك , تذكر ماذا فعلت |
Bayıldığında Omzun çıkmış. | Open Subtitles | لقد خلعتي كتفك عندما سقطتي من الطاولة |
Bu yüzden omzunu biraz daha içeri atabilirdin baba! | Open Subtitles | ليكون بستطاعتك حقا ان تضع كتفك بالداخله. |
Ayrıca yolcu koltuğunda oturmuş, yerinden çıkmış olan omzunu tutan kişi de sensin. | Open Subtitles | كما أن هذه صورتك و أنت جالسة في المقعد الأمامي و أنت تحملين كتفك المخلوع |
Güneş sağ omzunda kalsın. Alçak otlara dikkat et. | Open Subtitles | فلتبق الشمس خلف كتفك اليمنى وابتعدي عن الأغصان المنخفضة |
Omuzun... Bundan kurtulmama yardım et! | Open Subtitles | كتفك ـ ساعدينى على خلع هذه السترة |
Bir dahaki sefere sopayı omzunun üzerinden indirmeyi dene. | Open Subtitles | هذه المره حاول ان تدفع المضرب بعيداً عن كتفك |
Omuzlarını kaldırıp, ayağımdan yakalayacaksın ve ters çevireceksin. Omuz, ayak, ters çevir. | Open Subtitles | عليك أن تفتل كتفك و تحرك معها قدمك بحيث تضغط , جربها |
Sonra uyandım ve sen omzundaki delikle bir kan birikintisinin içindeydin. | Open Subtitles | لأجدك منقوع في بركة من الدم مع فجوة عملاقة في كتفك. |
Gördün mü, biz eline odaklanırken o şu an senin Omuzunda duruyor. | TED | بينما كنت تركز على يدك صارت الفيشة على كتفك |
Seni omzundan vurmuş olabilirim ama sana hiç yalan söylemedim. | Open Subtitles | ربما أطلق النار على كتفك لكني لم أكذب عليك من قبل, دكتور؟ |
Yaralısınız. Omzunuz. | Open Subtitles | أنت مجروح, كتفك |
Çünkü hep aynı şekilde saldırıyorsun odun keser gibi omuzunu kullanıyorsun. | Open Subtitles | لأنك دائماً تهاجم بنفس الطريقة تضرب من أعلى كتفك وكأنك تقطع الخشب |
Şimdi tüfeği şöyle tut asker omuzuna iyi yasla. | Open Subtitles | امسكها كما علمتك الصقها جيدا فى مقابل كتفك |
Kendine bir iyilik yap. Ve onu omuzlarının üstünde tut. | Open Subtitles | أذا أردت أن تجعل نفسك أفضل احتفظ بها فى كتفك |
Yürürken arkadaşlık göstergesi olarak, elimi Omzunuza atabilir miyim? | Open Subtitles | فيما نمشي هلا وضعت يدي على كتفك كعلامة صداقة ؟ |