Şimdi surat asmayı kes ve gülümse, mutlu olmanı istiyorum! | Open Subtitles | كفّي عن العبوس ودعيني أرى ابتسامتكِ أريدكِ أن تكوني سعيدة |
- Kimse hiçbir yere gitmez. Bak, kes şunu tamam mı? Muhabbete vaktimiz yok, tamam mı beyinsiz. | Open Subtitles | كفّي عن ذلك نحن لا نريد التحدث مع أحد، حسناً أيتها الغبية؟ |
Kıza dokunma dedim. O Taha'nın. kes şunu artık, tamam mı? | Open Subtitles | قلت لا تلمسها، إنها لـ طه، وأنت كفّي عن هذه الحماقات، اتفقنا؟ |
Kıza dokunma dedim. O Taha'nın. kes şunu artık, tamam mı? | Open Subtitles | قلت لا تلمسها، إنها لـ طه، وأنت كفّي عن هذه الحماقات، اتفقنا؟ |
Başka insanların sahip olduğu şeylere kafanı takmayı bırak artık. | Open Subtitles | كفّي عن رؤية ما يملكونه الناس. |
Verna, orta parmağınla avucumu okşamayı kes. Bu bir iş anlaşması. | Open Subtitles | توقّفي عن تمسيد كفّي بأصبعكِ ما بيننا مهني بحت |
Öyleyse öyle gibi davranmayı kes ve diğer herkes gibi sen de oyuna dâhil ol. | Open Subtitles | إذن، كفّي عن التصرف من هذا المنطلق وشاركي في اللعب مثل الجميع |
Erkekler hakkında genelleme yapmayı kes babamdan bahsettiğini biliyorum. | Open Subtitles | كفّي عن الحديث عن الرجال عامّةً، حيث أعلم بأن المقصود هو أبي. |
Suç atacak birini aramayı kes de onu bul. | Open Subtitles | كفّي عن توزيع اللوم و اعثري عليها و حسب. |
Şarap içmeyi kes ve yumuşak peynirler yemeye başla. Hamilesin. | Open Subtitles | كفّي عن احتساء النبيذ و تناول الجبن الطريّ. |
Anlamışsın işte neyin tehlikede olduğunu. Sızlanmayı kes ve çeneni kapa. | Open Subtitles | أفهم ما على المحكّ، لذا كفّي عن الصراخ واصمتي. |
Benimle oyun oynamayı kes. O gitmiş ve başka biri hâline gelmiş. | Open Subtitles | كفّي عن الألاعيب لقد ذهبت و الآن هي شخصٌ آخر |
Kardeşime işkence etmeyi kes. Ve bana burada neler döndüğünü söyle. | Open Subtitles | كفّي عن تعذيب أخي، وأنبئيني بما يحدث هنا تحديدًا. |
İçindeki tanrıya saygısızlık yapmayı kes. | Open Subtitles | كفّي عن التقليل من احترام الإله الذي في رحمك. |
Biliyorum! Şunu yapmayı kes! Hep böyle yapıyorsun! | Open Subtitles | أعرف، كفّي عن فعل ذلك تفعلينه دائماً |
Bağırmayı kes seni gerizekalı. | Open Subtitles | كفّي عن الصراخ، اللعنة قلّصيها للدّاخل |
Ortalıkta dolanmayı kes ve pırlantayı bul, sürtük! | Open Subtitles | كفّي عن التسكّع وجدي تلك الألماسه، يا عاهرة! |
Bu yüzden yapmacık oğlunu karşıma çıkarmayı kes artık. | Open Subtitles | لذا كفّي عن التظاهر أمام ابنك المتملّق |
bırak artık, Morgan. Cinayet Masasına alışmak zaman alır. | Open Subtitles | كفّي عن ذلك يا (مورغان) فالتحقيق الجنائي يستغرق وقتاً |
Sadece- Oyun oynamayı bırak artık. | Open Subtitles | كفّي عن الألاعيب. |