ويكيبيديا

    "كلٌ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Herkesin
        
    • her biri
        
    • ayrı
        
    ve Hodges köpek kakası ile oynuyor ki Herkesin yapacak birşeyi var. Open Subtitles و هوديجز يلعب بمؤخرة الكلب, و بالتالي كلٌ لديه شيء ليفعله
    Buradaki Herkesin bir derdi var ama biz baş edebiliyoruz. Open Subtitles و من يهتم؟ ..كلٌ منا لديه آلام الكل هنا لديه آلام ، لكننا نتعامل معها
    Bence insanların toplumsal sorumluluklarına hitap etmek oldukça zor çünkü Herkesin karmaşık hayatları ve düşünmeleri gereken pek çok şey var. Open Subtitles أظن أن محاولة جذب الناس للمسئولية الاجتماعية صعبة للغاية لأن كلٌ بمشاكله ولديهم العديد ليقلقوا بشأنه
    her biri 45 kilo altın taşıyan 100 deve olduğu söyleniyor. TED قيل أن 100 جمل يحمل كلٌ منها 100 جنيه من الذهب.
    her biri güçlü vücutlarınızı yıkmak için yeterli elektrik voltuna sahip. Open Subtitles كلٌ من هذه الأسلاك يحمل كمية كهرباء كافية لتدمير أجسادكم القوية
    O kopyalar nasıl yaptınız? Hepsini ayrı ayrı tutuyorlar. Open Subtitles من أين حصلت عليهم، هم محفظون كلٌ على حدة
    Herkesin bir zaafı vardır. Ve zaaflar kullanılabilir. Open Subtitles لكن كلٌ له نقطة ضعف ويمكن استغلالها ضده
    Hadi ama, Herkesin bir tipi vardır. Open Subtitles هيَّا، كلٌ لديه نوع محدَّد
    Herkesin bir hobisi olmalı. Open Subtitles كلٌ شخصٍ يحتاج إلى هواية.
    Herkesin bir bakış açısı var. Open Subtitles لكن كلٌ له زلته
    Herkesin bir ilki vardır. - Biliyorum. Open Subtitles كلٌ مِنا حظي بمرة أولى.
    Herkesin bir fiyatı vardır. Open Subtitles كلٌ لدية ثمنة.
    Herkesin zevki kendine. Open Subtitles كلٌ لنفسه
    Dünya'nın yer kabuğu tektonik levhalar denen devasa, sivri uçlu kaya tabakalarından oluşur, her biri Dünya'nın mantosunun sıcak, kısmen erimiş katmanı üzerindedir. TED تتكون قشرة الأرض من العديد من ألواح الصخور الخشنة. تسمى الصّفائح التكتونية، تركب كلٌ منها على طبقة ساخنة، منصهرة جزئياً من وشاح الأرض.
    Resmi çerçeveleyen bu figürlerin her biri dehşet verici bir biçimde kapana kısılmış, bu da esere güçlü bir klostrofobi hissi veriyor. TED كلٌ من تلك الشخصيات داخل إطار اللوحة عالقة على نحو مريع، مما يعطي العمل شعور قوي برهاب الاحتجاز.
    her biri beslenebileceği farklı bir yer arar. Open Subtitles كلٌ منها تسعى إلى مكانة مختلفة من مصادر الغذاء
    İçimizde, ikimiz de birbirimize ait olduğumuzu biliyoruz ve ayrı kalmak beni mahvedecek ama kalede size daha çok yardımım dokunur. Open Subtitles داخلنا، كلانا نعرف بأنّنا نكون سوية وأن يكون كلٌ على حدة ذلك سيمزّقني إربا إربا لكن إستخدامي أكثر في القلعة
    Birlikte mi, yoksa ayrı arabalarla mı gelecekler, bilmiyoruz. Open Subtitles لا نعلم إن كانوا سيأتون سويًا أو كلٌ منهم في سيارة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد