ويكيبيديا

    "كنا نجلس" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • oturuyorduk
        
    • oturur
        
    • oturmuş
        
    • otururduk ve
        
    üzerine fazla gidiyor muşum gibi hissediyorum, çünkü geçen gece, onunla kanepede oturuyorduk, ve elim biryerlere kaymış olabilir. Open Subtitles اشعر انني اصبح اقوي قليلاً لانه الليلة الماضية كنا نجلس علي اريكتها و ربما يدي ذهبت الي مكان ما
    Gözlem vagonunda karşılıklı oturuyorduk. Open Subtitles ولكننا كنا نجلس قبالة بعضنا في عربة الإطلاع
    Kabanlarımızla oturuyorduk çünkü ısıtma yoktu. Open Subtitles كنا نجلس مرتدين معاطفنا لأن وسائل التدفئة كانت معطلة
    Sıra sıra dizilmiş sandalyelerde oturur ve işimizin büyük kısmını kendi kendimize yapardık. TED كنا نجلس في صفوف كهذه، وكنا نقوم بمعظم الوظائف بصورة شخصية.
    Mağaralarımızda ateşin başında oturmuş cep telefonunun icat edilmesini bekliyorduk. Open Subtitles كنا نجلس حول النيران فى كهوفنا منتظرين اختراع الهاتف النقال
    Odamızda otururduk ve güneş batınca bana şöyle derdin: Open Subtitles كنا نجلس في غرفتنا والشمس على مشارف المغيب،
    Koltuklarda öylece oturuyorduk. Üçümüz film izliyorduk. Open Subtitles كنا نجلس ونشاهد فيلماً نحن الثلاثه هنا بالطابق السفلي
    Bir gün Clarie ile birlikte parkta bir bankta oturuyorduk. Open Subtitles وفي يوم من الأيام أنا وكلير كنا نجلس على مقعد الحديقه
    Annenize büyücü olduğumu söylediğimde tam burada oturuyorduk. Open Subtitles لقد كنا نجلس هنا بالضبط عندما أخبرت والدتكم بأنني ساحر.
    Her neyse, Eric'le beraber oturuyorduk. Open Subtitles على اي حال . أنا وايرك كنا نجلس بجانب بعض
    Ayrı ayrı oturuyorduk ama sonra arkadaşlarımıza rastladık daha sonra bir şey çıkarsa ayrı ayrı masalarda olduğumuzu hesaba katın. Open Subtitles إذا.. كنا نجلس منفصلين لكن الآن سوف نجلس مع أصدقاؤنا الذين قابلناهم للتو
    Burada oturuyorduk. Open Subtitles -لقد قـُتلت كنا نجلس هناك الأمر حدث سريعاً
    Tamam, orada oturuyorduk ve garson gelmişti... Open Subtitles حسناً ، كنا نجلس هناك ... و حضر النادل الينا
    Mutfakta, etrafimizda yirmi çesit, ismarlanmis yiyeceklerle oturuyorduk babam tabagindaki eggroll'ü sicak hardalin içine batirarak yuvarlarken, bana bakmadan: Open Subtitles كنا نجلس في المطبخ محاطان بالحاويات الجاهزة حوالي عشرون منها... كان فقط يقوم بدفع كرة البيضة من جهة لأخرى على الصحن
    Orada ben ve o zamanki erkek arkadaşım, Erkek arkadaş derken bugünkü anlamında demiyorum-- erkek arkadaşımla pazarda oturur çanak satardık. TED وهناك كنت أجلس مع صديقي وقتها ولا أعني بكلمة صديقي ما تعنيه في هذه الأيام.. كنا نجلس أنا وصديقي في السوق ونبيع الجرات
    Bazı günlerde, sessizlik içinde saatlerce oturur ve ikimiz de okurduk. TED في بعض الأحيان، كنا نجلس لساعات في صمت، حيث كان كل منا يقرأ.
    Şöminenin etrafına oturur, Wagner dinlerdik. Open Subtitles كنا نجلس حول الموقد و نستمع إلى موسيقى فاغنر.
    Biz evde oturmuş, Joey'nin parmaklarını saymakla uğraşırken siz partiye gidip eğlendiniz. Open Subtitles نحن كنا نجلس في المنزل نخمن عدد أصابع جوي و كنتم أنتم تحتفلون و تمرحون وكل شيء
    Ayrı ayrı oturmuş, sonra birbirimizle karşılaşıp masaları birleştirmiş gibi yapacağız. Open Subtitles سوف نتظاهر أننا كنا نجلس على طاولة منفصلة وتقابلنا بالصدفة وضممنا طاولتينا للتو
    Yağmurda oturmuş on saniyeliğine gökkuşağı çıkaran küçük aptal büyüyü defalarca yapmıştık. Open Subtitles كنا نجلس هنا تحت الأمطار نقوم بهذه التعويذة الغبية المرات و المرات نصنع قوس قزح و الذى يبقى لعشر ثوانى
    Çok erken gelir ve köşede otururduk ve ayakkabıların kirlenirdi. Open Subtitles ,كنا نجلس على الزاوية 'و نصل مبكرأً جداً .و تتسخ أحذيتكِ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد