Ailedeki herkes muhteşem ve gizemli bir hazine olduğunu bilir. | Open Subtitles | جميع من بالعائلة كانوا يعرفون بأنّ هناك كنزاً أسطورياً عظيماً |
ASL öyle bol bir hazine ki aynı deneyimlere sizin de sahip olmanızı isterdim. | TED | تعتبر لغة الإشارات كنزاً ثميناُ وأود أن تحضوا بنفس التجربة. |
Bana gerçek bir hazine buldun. Şükranlarımı sana ispatlayabileceğimi umarım. | Open Subtitles | وجدت كنزاً حقيقياً لي هنا أتمنّى أنّ أستطيع أن أظهر لكِ عن مدى إمتناني. |
Efsanaye göre şeytani ejderha Draconis, yakınlarda yaşıyor ve muazzam bir hazineyi koruyor. | Open Subtitles | "تقول الأساطير أن التنين الشرير "دراكونيس يعيش بالجوار و يحرس كنزاً هائلاً |
Bütün değersiz eşyalarımı yakın tamam ama bu şey milli hazineydi. | Open Subtitles | اعنى , إذا اردتم إحراق كل أغراضى , لا بأس ولكن هذا كان كنزاً وطنياً لعيناً |
Hiç Sierra Madre hazinesini gördün mü? | Open Subtitles | هل سبق و رأيت كنزاً لسيرينا مادري؟ |
Erkekler hazine bulduklarını düşünmeye bayılır. | Open Subtitles | فإن الرجال يحبون ذلك الشعور و كأنهم قد وجدوا كنزاً |
Gökdelenler ve oteller demek de. Bu Üçüncü İmparatorluk, binlerce yılı hayata döndürecek olan sanat ve kültürle dolu bir hazine olacak. | Open Subtitles | هذا الرايخ الثالث سيكون كنزاً ملئ بالفنّ والثقافة |
Mezarlardan bahsetmişken Pengi. Burada gömülü hazine mi saklıyorsun? | Open Subtitles | ،بالحديث عن القبور يا بطريقي ألست تخفي كنزاً مدفوناً ؟ |
Bir efsaneye göre, çok güçlü bir tanrı başka bir dünyadan gelmiş ve orada bir hazine gizlemiş. | Open Subtitles | بحسب الأسطورة جاء إله قوي من عالم آخر وخبأ كنزاً هناك |
Cole yengeçlerle dolu bir ormandan geçti ve bize bir hazine getirdi. | Open Subtitles | لقد سافر كول عبر غابة القشريات وأحضر لنا كنزاً |
Bu adamı kimin öldürdüğünü aydınlatmak ve niye olduğunu bulmak bu anormallik için hazine değerinde bir kaynak olabilir, ama sakın karıştırma, haksızlık yapılmasına yardım etmem. | Open Subtitles | لكشف السر عمن قتل هذا الرجل ولِمَ قد يكون كنزاً كبيراً من المعلومات عن هذه القضية الغريبة |
günümüzde hazine gibi korunan... eşsiz bir kitabın sayfaları gibi... üzerlerinde çalıştılar. | Open Subtitles | قاموا بدراستهم كما لو أنهم كانوا صفحات في كتاب فريد من نوعه و اليوم يخبئونهم كما لو كانوا كنزاً |
Mısır'daki yeni hükümet, bunun ulusal bir hazine haliyle de yerine konulamaz bir eser olduğu düşüncesinde. | Open Subtitles | تعتبرها الحكومة المصرية الجديدة . كنزاً وطنياً ، وبالتأكيد لايمكن استبداله |
Eski bir bahriyeli, kıyıya gömmek üzere bir hazine getirdi. | Open Subtitles | جلب الملاح القديم , كنزاً مدفوناَ على الشاطئ |
Bütün yıl boyunca akacak su kaynakları ve yaşamı destekleyen bir hazine. | Open Subtitles | المياه التي تنساب خارجاً ستعتبر كنزاً على مدار العام هذه الانهار تقوم بالحفاظ على الحياة لمدة عام اخر |
hazine değil bir şey için kullanılabilir. | Open Subtitles | ليس كنزاً قومياً، ولكن قد يكون له إستخدام. |
Şimdi ise başka bir hazine arıyor, ama bu sefer onu ben alacağım. | Open Subtitles | لكنه الآن يلاحق كنزاً آخراً و هذه المرة , سآخذه أنا أولاً |
Ama eskiden, bu korsanlar gerçekten onlarca adaya baskın düzenlemiş ve çok büyük bir hazine toplamışlar. | Open Subtitles | ولكنسابقا.. هؤلاء القراصنة في الواقع إقتحموا العشرات من الجزر وقد جمعوا كنزاً هائلاً |
Bir hazineyi kimsenin bulamayacağı bir yere saklamak istiyorsan bırak da bu işi korsan yapsın. | Open Subtitles | إنْ أردتِ أنْ تدفني كنزاً حيث لا يستطيع أحد العثور عليه... فاتركي الأمر لقرصان |
hazineyi buldum, hem de tek başıma. | Open Subtitles | لقد وجدت كنزاً بنفسي |
Ama ona göre, onlar hazineydi. | Open Subtitles | لكن بالنسبة إليه، كانت كنزاً |
Herhalde yine bir Yunan hazinesini sandığından çıkarıyordun | Open Subtitles | غالباً يأخذ كنزاً إغريقياً آخر ! خارج قفصه |