Anne daha iyisini bulduğu için çocuğun babasına cevap vermiyorsa, böyle bir şey söyleyebilir. | Open Subtitles | تعلم, هذا شيء قد تقوله لو كنت والد طفلها و الأم توقفت عن الأتصال لأنها وجدت شخص جيد بحق |
Karın daha iyisini bulduğu için mi evden kaçtı? Karının, annesinin evine gittiğini söylememiş miydin? | Open Subtitles | هل هربت زوجتك من المنزل لأنها وجدت شخصاً أفضل؟ |
Sırf sıkıldığı için, başka birini bulduğu için ya da kalp ilacını almayı unuttuğu için böyle çekip gitmeye hakkı yok. | Open Subtitles | لا يمكنها الرحيل ،لأنها شعرت بالملل ،أو لأنها وجدت شخصاً جديداً أو نسيت أن تأخذ حبوب القلب اللعينة |
Hayır, ona istediklerini verebilecek birisini bulduğu için mutluyum. | Open Subtitles | لا لا أنا سعيد لأنها وجدت شخص ما يستطيع أن يقدم لها ما تريده |
Mutlu olmasını sağlayan bir şey bulduğu için seviniyorum. | Open Subtitles | وأنا سعيد لأنها وجدت شيء يجعلها بهذه السعادة |
Senin videolarını bulduğu için mi? | Open Subtitles | لأنها وجدت أفلامك المنزليه؟ |
Onu bulduğu için. | Open Subtitles | . لأنها وجدت واحد |
Henry gibi birini bulduğu için şanslı. | Open Subtitles | محظوظة لأنها وجدت شخصاً مثل (هنري) |