"لأنه كل" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Çünkü her
• Çünkü bütün
• Çünkü o her
• çünkü tek

Hayat daha eğlenceli oldu Çünkü her gün daha önceden hiç bilmediğim gariplikler, fikirler keşfedip sorunlara çözümler buluyordum. Bunu başkalarının fikir ve yardımlarına borçluyum.
أصبحت الحياة أكثر متعة، لأنه كل يوم أكتشف المراوغات الجديدة والأفكار الجديدة، وحلول جديدة للمشاكل لم أعرفها من قبل بفضل تلك الأفكار والمساعدة من الآخرين.

Çünkü her geçen gün, yapabileceğim her şeyi babamı gururlandırmak için yapıyorum.
لأنه كل يوم أقوم به بكل ما يمكنني لأجعل والدي فخورا

Herkes hakkımda bir şeyler söylüyor ama fazla konuşmuyorum bile Çünkü her konuştuğumda birinin bana susmamı söyleyip bana geveze demesinden korkuyorum.
إنه الشيء الذي يقوله الجميع عني ولكني حتى لا اتحدث كثيراً بعد الآن, لأني اخاف لأنه كل ما اتحدث

Çünkü bütün bu Rock and Roll aptal adam-çocuk olayı eskidi artık.
لأنه... كل هراء الرجل الطفولي الغبي و الروك ان رول أصبح قديماً

Çünkü bütün saatler dün gece aynı zamanda durdu.
..لأنه كل الساعات توقفت بنفس الوقت بالضبط الليلة الماضية

- Çünkü o her şeyimiz, her şeyimiz
- لأنه كل شيء " "

Aralarındaki bağı kırmak mümkün değildir çünkü tek bildikleri budur.
الرابط بينهم لن يكون قابلا للقطع لأنه كل ما يعرفونه

Bir süre sonra uyumak istemedim Çünkü her uyandığımda ona bir gün daha yaklaşıyordum.
الأمر ازداد حتى أنني أرد أن أنام, لأنه كل مرة استيقظ فيها كنت أقرب بيوم.

Çünkü her mektubunu okuduğumda sen hep dinliyor olurdun.
لأنه كل مرة قرأت الرسائل استمعت لها

Daha önceden 60 dolar istiyordu bu da bir sorun teşkil ediyor Çünkü her kadın, hayatında bir erkek olsun ister anlatabiliyor muyum?
أتذكر أنني كنت أدفع لها 60 دولار ...هذه هي المشكلة ، لأنه كل امرأة تريد رجل في حياتها

Daha fazla beklemeyeceğim Çünkü her şey aynı.
لأنه كل شئ هناك

Çünkü her şey demek bu. Sevdiğim herkes...
لأنه كل شيء كل شخص أحببته

Çünkü her yıl, onlar Atlas Shrugged'a doğru biraz daha ilerlerler.
لأنه كل سنة، يصبحون أبعد عن قراءة (أطلس شريجد).

Çünkü her gün çalışmaya başlıyorsun
لأنه كل يوم ستذهب للعمل

Çünkü bütün istedikleri simbiyotik bir ilişkiydi.
لأنه كل ما أرادوه هو علاقة تكافلية

Tamam, o fazladan paraya ya da bu eve ihtiyacimiz yok çünkü tek ihtiyacimiz olan sey birbirimize sahip olmak.
اننا لا نحتاج لتلك العلاوة ولا نحتاج هذا المنزل لأنه كل شئ نحتاجه هو تواجدنا مع بعضنا