ويكيبيديا

    "لابد أنها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olmalı
        
    • herhalde
        
    • olmalılar
        
    • olsa gerek
        
    • olmalısın
        
    • Muhtemelen
        
    • herhâlde
        
    • olmalıydı
        
    • olabilir
        
    • Eminim
        
    - Öyle bir şey olduğunu hiç bilmiyordum. - Bir yerlerde olmalı. Open Subtitles ـ لم أعرف أبداً أنها كذلك ـ لابد أنها في مكان ما
    Yani çok güzel bir akşam olmalı, bilirsin, konser sonrası. Open Subtitles إذاً لابد أنها كانت ليلة هادئةً، كما تعلمين بعد الحفلة
    İşin en kötü tarafı, yüzümdeki şok ifadesini görmüş olmalı. Open Subtitles و الشئ الفظيع أنها لابد أنها رأت الصدمة على وجهي
    Böyle yeni destelenmiş nakit Federal Merkez Bankasından özel olarak istenmiş olmalı. Open Subtitles تعبئة رزم حديثة كهذه لابد أنها طلبية خاصة من الإحتياطي الفيدرالي حسناً
    Acıkmış olmalı. Onu yakaladığım andan beri, tek yediği şey... Open Subtitles لابد أنها جائعة, الشيء الوحيد الذي أكلته ..مِن أسرتها هو
    Seni ofisten çıkardığına göre ilginç bir kaçak Kanada eşyası olmalı. Open Subtitles لابد أنها بعض الممنوعات الكندية الغريبة لأنها إستطاعت إخراجك من المكتب
    Çalmaya çalıştığın resim gibi, bu da başka bir üçkağıt olmalı. Open Subtitles مثل تلك اللوحة التي حاولت سرقتها لابد أنها كانت وثيقة مزورة
    Yani, sonuç olarak, o daha önce boğulmuş olmalı. Open Subtitles لذا هذا غير مفهوم لابد أنها أغرقت سابقاً
    Benim hakkımda, onlara bir sürü hoş şey yazmış olmalı. Open Subtitles لابد أنها أرسلت لأهلها الكثير من الخطابات الجميلة عني
    Tepesinde iki delik var. Yeni moda olmalı. Open Subtitles حفرتان فى الرأس لابد أنها موضة جديدة على الأرجح
    Otuz beş, otuz altı yaşlarındaydı... Şimdi kırk beş, kırk altı civarında olmalı. Open Subtitles الآن لابد أنها قد بلغت الـ 45 أو 46 من عمرها.
    Bir kazaydı baba. Başını taşa falan çarpmış olmalı. Open Subtitles لقد كانت حادثة لابد أنها صدمت رأسها بصخرة
    Uçak bileti için ama hava alanında değil. Şehirde olmalı. Open Subtitles اشترت تذكرة طائرة، لكنها لم تقصد المطار، لابد أنها في البلدة.
    Aynı saf roket yakıtı gibi olmalı. İçlerinde oksijen var. Open Subtitles لابد أنها مثل وقود مركبتنا يولد الأكسجين داخلياً لنفسه
    - Bu kasada olmalı. - Ama sana dedim, olamaz. Open Subtitles لابد أنها فى الخزنة لكننى اخبرتك , لا يمكن
    Bu, Samanyolu 5 lehçesi olmalı. Open Subtitles سأضبط صندوقى المتحدث لابد أنها لغه خاصه بالمجره الخامسه
    Yeni New York'u ziyaret edebilir miyiz? Yeni dememiz uygun olur herhalde? Open Subtitles هل يمكننا زيارة نيو نيويورك لابد أنها من الروعة بحيث أسموها مرتين
    Buralarda bir yerlerde olmalılar. Ayağa kalkıp yürümüş olamazlar ya. Open Subtitles لابد أنها في مكان ما هنا لا يمكنها أن تقف و تمشي بعيدا
    Diş hekimine gitmeyi hatırlatma kartları olmadan hatırlıyor olsa gerek. Open Subtitles لابد أنها تتذكر الذهاب لطبيب الأسنان حتى بدون بطائق التذكير
    Güzel zaman geçirmiş olmalısın. İki saat geciktin. Open Subtitles إذا، لابد أنها كانت لعبة جيدة إنك متأخرا ساعتين
    Lanet olsun. Bu, bir bıçağın ucu. Muhtemelen bıçaklandığında kopmuştur. Open Subtitles لابد أنها انكسرت حين تم طعنه إنها بجانب قلبه تماماً
    Biliyor musun, öksüz annen herhâlde herkesle düşüp kalkıyordu. Open Subtitles تعلم , يا فتى الأصلاحيه. أن والدتك لابد أنها سمعتها كانت سيئه.
    Polis sabah aileyi tutukladı, efendim. Dışarıda olmalıydı. Open Subtitles ألقت الشرطة القبض على عائلتها هذا الصباح, يا سيدي لابد أنها كانت بالخارج
    Bu kaleyi inşa eden büyük kralın mezarı olabilir. Open Subtitles لابد أنها غرفة الملك العظيم الذي بنى هذه القلعة
    Birkaç kuruş kazanmak, biraz genişlemek için kesin bir yol gibi göründüğüne Eminim. Open Subtitles لابد أنها تبدو مثل نار تأكل كل ما تراه تفرعت أكثر من اللازم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد