Ama sen bunu bilmiyorsun. Pek çok kadın bilmez. Evli misin? | Open Subtitles | معي أكثر من عقل , لكنك لاتعرفين ومعظم النساء لا يعرفون |
Yaptıklarının sebebini bilmiyorsun, ama her zaman bir sebep vardır. | Open Subtitles | وأنتِ لاتعرفين لماذا تفعلِ هذه الأمور, لكن هنالك دوماً سبب |
Hiçbir şey bilmiyorsun. Bu yüzden biliyormuş gibi davranmayı bırak. | Open Subtitles | إنكِ لاتعرفين شيئاً فـ توقفي عن كونك تعرفين كل شيء. |
Dedin ama kimseyi tanımıyorsun diye... | Open Subtitles | أجل, أعرف هذا, لكنك لاتعرفين أحد هنا |
Frankie, koltukla sıkışmak nasıldır bilemezsin. | Open Subtitles | فرانكي، انت لاتعرفين كيف أن تكوني عالقه في مقعد |
- Hâlâ kim olduğunu Bilmiyor musun? | Open Subtitles | -ولازالتي لاتعرفين من هو؟ -ليست لدي بطاقة هويته |
Bir adam evlendiğinde ne olur hiç bilmezsin. | Open Subtitles | أنت لاتعرفين ماذا يحدث للرجل حينما يتزوج |
Benim kim olduğumu bilmiyorsun Seni sikerim! Sen kaybedersin... | Open Subtitles | انتي لاتعرفين من انا انتي خاسرة , انتي مهبل |
Bu bana ne kadar dikkat ettiğini gösteriyor. Sevgilinin bir deliği olduğunu bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | هذا يدل على مدى اهتمامك بي انتي حتى لاتعرفين ان حبيبك لديه شامة |
Gerçek şu ki, sen bile, Kevin Parson'ın kim olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | أن حقيقة الأمر انك لاتعرفين من هو كيفن بارسون |
İşler öyle yürümez evlat. Evliliğin dinamikleri hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | انها لاتعمل هكذا انت لاتعرفين شيئا عن تركيبة الزواج |
Oranın nasıl bir yer olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنظري , إنك لاتعرفين مثل هذه الأمور هناك |
Evet, görünen o ki çeteler hakkında hiçbir şey bilmiyorsun bu konuşma bitmiştir, tamam mı? | Open Subtitles | حسنا ، نعم انتِ من الواضح انكِ لاتعرفين اي شيئ بخصوص العصابات |
Ne dediğini bilmiyorsun ve sen daha ufak bir çocuksun o yüzden sus! | Open Subtitles | لاتعرفين مالذي تتكلمين عنه انتِ صغيره . ويجب ان تخرسي |
Belli ki, keçilerin eğitimi hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | حسناً، أنتِ من الواضح لاتعرفين شيئا عن المعزات والتدريب |
İçinde ne eti olduğunu bile bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنتِ حتى لاتعرفين أيّ نوعٍ من اللحوم فيها |
Onun yaptığını bilmiyorsun. | Open Subtitles | ماذا إن كان سيقتلنا جميعا أنت لاتعرفين أنه من فعل هذا |
Bir kere, belden aşağı vuruyorsun. Kevin'ı tanımıyorsun bile. | Open Subtitles | أولاً, هذا أسلوب رخيص لاتعرفين كيفن حتى |
Sen gerçek beni tanımıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ لاتعرفين حقيقتي |
Sen hiç tanımadığın bir ailenin yanında kalmanın nasıl olduğunu bilemezsin. | Open Subtitles | لاتعرفين ماالذي يعنيه ان تجلسي مع عائلة غريبة |
Çünkü yarının neler getireceğini asla bilemezsin. | Open Subtitles | أنتِ لن تقومي ابداً بتصديقي لأنكِ لاتعرفين ماذا يجلب الغد لكِ |
Charlotte-- bizim bildiğimiz şeyi... dışardaki polisler Bilmiyor. | Open Subtitles | شارلوت - لاتعرفين شيء - هؤلاء رجال الشرطة هناك ، انهم لا يعرفون |
Bugün boş günü. Nasıl bilmezsin? | Open Subtitles | إنه في إجازة اليوم ياعزيزتي كيف يعقل أنك لاتعرفين ذلك ؟ |
Uyku dostum penguen Sarılgan'ı bilmiyorsunuz ama. | Open Subtitles | لاتعرفين شيئا عن هجزي صديقي البطريق في وقت النوم |
Sahiden anneni tanımıyor musun? | Open Subtitles | أحقاً لاتعرفين من هي والدتك؟ |