Bu çocuğun peşinden çok koştum çocuk hapishanesine kadar kovaladım ama sonuçta şu an bunların hiçbirinin anlamı kaldı mı? | Open Subtitles | أرجع مرة أخرى إلى نفس الفتى الذي لاحقته لسجن الأحداث لكن عندما أمر من هنا لا يتعرف عليَّ؟ |
Onu kovaladım bir arabaya bindi ve kaçtı. | Open Subtitles | لاحقته ركب سيارة وابتعد |
Ancak biri, bugüne kadar peşine düştüğüm en azılı suçlu. | Open Subtitles | لكن واحد منهم هو أخطر مُجرم سبق وأن لاحقته. |
Charlotte, New York'taki her hastalığı takip ederek onun peşine düştü. | Open Subtitles | لقد لاحقته خلال كل مرض فى نيويورك |
Bu yüzden onu yukarı kadar takip ettim, hemen parmaklıkların yanında duruyordu. | Open Subtitles | وهكذا لاحقته صعودا وكان قريبا من الدرابزين |
O'bu lokantada o adamla gördüğümde, takip ettim. Ne bulduğumu bilsen? | Open Subtitles | عندما رأيتها مع ذلك الرجل في المطعم لاحقته ، وهل تعرف ما وجدته؟ |
Senin, onu takip ettiğini ve dövdüğünü iddia ediyor. | Open Subtitles | إنه يدعي أنك لاحقته واعتديت عليه بالضرب |
Eğer kocasını daha önce takip ettiyse yine peşine takılıp öldürmüş olabilir. | Open Subtitles | إن قامت بملاحقة زوجها مرّة من قبل -فربما لاحقته مجدداً وقتلته |
Biraz ekstra para için onun peşine düştün. | Open Subtitles | انت لاحقته بسبب تأخره مرتين بالدفع |
Yoldan takip edebildiğim kadar O'nu takip ettim, fakat biliyorsun nehir, ormanın içine doğru yoldan uzaklaşarak akıyor. | Open Subtitles | لاحقته على الطريق قدر ما استطعت و لكن حينها النهر .. كما تعلم |
Biliyorum çünkü onu yıllarca takip ettim. | Open Subtitles | أعلم كل هذا لأنني لاحقته لسنوات |
16 yıl onu takip ettim. | Open Subtitles | لاحقته لمدة 16 سنة، |
Ve kız onu takip ettip bir kaza geçirdi. | Open Subtitles | .. والفتاة التي لاحقته دخلت بحادث سير |
Manitowoc polisi 13 gün boyunca onu takip etmişti. | Open Subtitles | شرطة مانيتوك لاحقته لـ 13 يوماً |