Her şeyden şüphelenen biri gibi davranmak istemem ama panik atağa sebep olacak bir şey göremiyorum, ya sen? | Open Subtitles | لا أريد أن أكون شَكُوكاً لكني لا أرى أي شيء من الممكن أن يكون قد سبّبَ لنوبة الذعر، صحيح؟ |
Kızımızın tecavüze uğramasıyla ilgili insanlarla konuşmak için hiçbir neden göremiyorum. | Open Subtitles | لا أرى أي سبب التحدث إلى الناس عن ابنة لدينا تنتهك. |
- Başka bir çare göremiyorum. - Bir çare var. | Open Subtitles | أنا حقاً لا أرى أي طرق اخرى ربما لدي واحدة |
Cesedi kesmek için en uygun yer küvet ama bir şey görmüyorum. | Open Subtitles | الحوض هو المكان البديهي لتقطيع جثة لكنّي لا أرى أي شيء هنا |
Bu, problemi çözerdi ama insanları daha küçültecek çalışmalar yapan kimseyi görmüyorum. | TED | إن ذلك ربما يعالج المشكلة، لكنني لا أرى أي شخص يقوم بعمل أي بحث حول تصغير مقياس الناس. |
Neden ben hiçbir yerde domatesli hindiba veya salata bulamıyorum? | Open Subtitles | وكيف لا أرى أي طماطم أو جرير أو هندباء ؟ |
Şu anda bana senin yarın kadar bile güzel gözüken bir kız göremiyorum. | Open Subtitles | الآن لا أرى أي فتاة تملك حتى نصف مقدار جمالكِ. |
Bu bana ait, dudaklarım da. Arada bir fark göremiyorum. | Open Subtitles | إنها نقودي، وكذلك هي شفتاي لا أرى أي فرق |
Yedeği olmaman için bir neden göremiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أرى أي سبب بأنك لا يجب أن تكوني ممثلتها البديلة. |
Bu korkunç zor. Bir çıkış yolu göremiyorum. | Open Subtitles | من الصعب بشكل رهيب أنا لا أرى أي طريقة للخروج منه |
Bir saniye, ben bunların hiçbirini haritada göremiyorum. | Open Subtitles | أنا لا انا لا أرى أي شيء مما تذكر على الخريطه |
Durum pek iyi değil, Bayan Bianca. Bu sefer kurtuluş yolu göremiyorum. | Open Subtitles | الأمر لا يبدوا جيد يا أنسه بي لا أرى أي سبيل للخروج من هذا |
Unut gitsin. Seninle bir daha oynamak için tek bir neden göremiyorum. | Open Subtitles | لا أرى أي سبب يجعلني ألعب معك مجددا مرة أخرى |
Herhangi bir iz görmüyorum, belki şu kenardaki çizik... | Open Subtitles | لا أرى أي علامة . باستثناء هذا الخدش على الحافة الداخلية |
Ben tanık falan görmüyorum. Lamar, sen görüyor musun? | Open Subtitles | أنا لا أرى أي شهود هل ترى أي شهود يا لامار؟ |
Efendim, şey...açıkçası burada bir gelecek görmüyorum. | Open Subtitles | سيدي دعني أخبرك فرانك أنا لا أرى أي مستقبل هنا |
Bu makinelerden birkaçını finanse etmenin ciddi bir zararı olduğunu görmüyorum. | Open Subtitles | لا أرى أي طريقة جدية لتمويل أكثر من اثنين من هذه الآلات |
Ben görmüyorum. Orada olduklarından emin misin? | Open Subtitles | إنني لا أرى أي شئ هل أنت متأكد انهم هنا ؟ |
Sanırım işe yaradı, efendim. Artık görmüyorum. | Open Subtitles | أنا أعتقد أنه يعمل أنا لا أرى أي منها يا سيدي |
Neden ben hiçbir yerde domatesli hindiba veya salata bulamıyorum? | Open Subtitles | وكيف لا أرى أي طماطم أو جرير أو هندباء ؟ |
Parmak izi kontrolü yapılmamış. İntihardan sonra otopsi yapmaz mısınız? | Open Subtitles | لا أرى أي بصمات أو تحليل حمض النووي |