Baban hakkında hiçbir şey bilmiyorum. Kendimden başka kimseye bakamam ben. | Open Subtitles | لا أعرف شيء عن والدك لا أستطيع الاعتناء بأحد سوى نفسي. |
Dün polise de söyledim, Edwardes hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد صرّحت للشرطي أمس بأنّني لا أعرف شيء عن (إدوارديز) |
Benim bundan haberim yok dostum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف شيء عن ذلك |
Nato hakkında bir şey bilmiyor musunuz? NATO hakkında bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | أنت لاتعرف شيء عن ألناتو أنا لا أعرف شيء عن ألناتو |
Eş olmaya dair hiçbir şeyi bilmiyordum. | Open Subtitles | لا أعرف شيء عن كوني زوجة، |
Bak canım evladım. Bu konuda hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | استمع يا بُني العزيز أنا لا أعرف شيء عن ذلك حتى |
- Ölü bir sahil güvenlik hakkında bir bok bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيء عن خفر سواحل ميت |
Denizci hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | و لا أعرف شيء عن أي جندي بحري، أيضاً. |
- Kediler hakkında hiçbir şey bilmiyorum. - Bugün. | Open Subtitles | ــ لا أعرف شيء عن القطه ــ اليوم |
Tanrım, bu adam hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | يا إلهي, لا أعرف شيء عن هذا الشخص. |
"Ama bundan haberim yok." | Open Subtitles | و لكني لا أعرف شيء عن هذا |
Ama kaçırılan bir kız hakkında bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | ولكن لا أعرف شيء عن الفتاة المخطوفة |
Planlar hakkında bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | هم مــن يبيعــون الخطط لــ (مراد) صحيح... ؟ أنا لا أعرف شيء عن الخـــطط |
Evet, ama bu konuda hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | نعم، لكنّي لا أعرف شيء عن ذلك. |
O konuda hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيء عن ذلك |
- Ölü bir sahil güvenlik hakkında bir bok bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف شيء عن خفر سواحل ميت |