Kayıpların cesetlerini bulmana yada işlenen suçları ortaya çıkarmana engel olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن أمنعك من البحث عن الجثث المفقودة أو تسجيل الجرائم. |
Garip görünebilir ve bencilce olabilir ama o çocuk durumunda olmak istemiyorum. | Open Subtitles | أعلم أنه يبدو غريباً, و ربما أنانياً. لكنني لا اريد أن أكون ذلك الشاب. |
Ama bunu aşırı analiz etmek istemiyorum. | Open Subtitles | لكن يا إلهي, لا اريد أن أبالغ في تحليل هذا, |
Bunu yorgunluktan tükendiğim bu geceyle ziyan etmek istemiyorum, çünkü bundan zevk almak istiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن اهدرها لا أريد أن اهدرها في ليلة أنا مرهقة فيها كي أتمتع بها لأنني أريد التمتع بها |
Çünkü listeni bozmayı hiç istemem. | Open Subtitles | لأني في الحقيقة لا اريد أن أعبث في قائمتك |
Gerçekten bugün buraya piliçler gelecek mi çünkü bugün burada mal gibi kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | بجدية هل ستكون هنا بعض العاهرات اليوم؟ لإني لا اريد أن يحدث لي انفجار جنسي هنا |
Seninkiler oğlan olduğu için anlaman güç, biliyorum ama Quinn'in orospu olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | انا اعلم أنّ هذا صعب قليلا لتتفهّميه لأن لديك صبيان.. لكننّي لا اريد أن أرى كوين.. تتحوّل الى عاهرةٍ صغيرة.. |
Para aklayabilecek olsaydık bile, ben bunu istemezdim. | Open Subtitles | حتى لو كان بمقدورنا غسل الأموال، انا لا اريد أن افعل ذلك |
Parazitler kontrol altına alınana kadar kimsenin o gemiye girmesini istemiyorum. | Open Subtitles | أني لا اريد أن يصعد أحد لهذه السفينة حتى يتم احتواء الطفيليات |
Fazla gösterişli olmak istemiyorum. Şık olmak istiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن أكون متأنِّقة جداً, فقط متأنِّقة نوعاً ما. |
Adımı o uzlaşmaya yazdığımda, masum Amerikan vatandaşlarının ölüm fermanını imzalamış olmak istemiyorum. | Open Subtitles | عندما سأضع اسمي على هذه الاتفاقية لا اريد أن أوقع على تصريح بالموت لمواطنين أمريكيين أبرياء |
Tapılası olmak istemiyorum. Atılgan, enerjik ve... Ian. | Open Subtitles | حسناُ لا اريد أن افعل شئ جميل أريد أن أكون منفتحاً |
Çok naziksin fakat sana mani olmak istemiyorum. | Open Subtitles | هذا لطفاً منك, لكن لا اريد أن اعترض طريقك |
Kabul etmek istemiyorum. Beklemek istiyorum. Almak zorundayız. | Open Subtitles | ـ لا اريد أن أخذها، أريد أن أنتظر ـ لا يمكننا الإنتظار |
Haftasonunuzu daha da beter etmek istemiyorum. Uh... Hepiniz evine gitmeden önce birkaç ifade almam lazım. | Open Subtitles | لا اريد أن أجعل نهاية أسبوعكم أسوأ أنا فقط بحاجة لبعض البيانات من قبلكم قبل أن يتجه كل منكم إلى منزله |
Japonlardan nefret etmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن اكره فرداً يابانياً |
Ve hızlı davranarak ilişkimizi berbat etmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن أخرب أي شيء عبر التسريع في علاقتنا لأن أحياناً .... |
Bak, ben haddimi aşmak hiç istemem ve konuyu çok yanlış anladıysam da özür dilerim ama dün akşam, "Eşimin yanındayım." dediğinde sanki bana onun yüzünden konuşamıyormuşsun da bana belli etmeye çalışıyormuşsun gibi geldi. | Open Subtitles | انظري ,لا اريد أن أتجاوز حدودي وانا اسفه اذا كنت فهمت الامر بشكل خاطئ ولكن ليلة البارحة,عندما قلتي, "أنا مع زوجي" |
Ben bunu hiç istemem. | Open Subtitles | و أنا لا اريد أن يحدث هذا |
Terapi randevum için geç kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن اتأخر عن موعدي مع الطبيب النفسي |
Yeni yerleşim yerinde sıhhi tesisat işine başladım, geç kalmak istemiyorum. | Open Subtitles | بدأت بوظيفة جديدة في لانتون للسباكة و لا اريد أن أتأخر على ذلك |
Şimdi olduğundan daha mobil olmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريد أن يصبح ذلك الرجل أكثر تحركاً عما هو بالفعل. |
Benim yüzümden ayrıIıyor. Bunun olmasını istemiyorum. Neler oluyor? | Open Subtitles | . لا اريد أن يحدث ذلك ماذا يجرى ؟ |
Geçmişte yaşanmış bitmiş şeyler yüzünden cezalandırılmak istemezdim. | Open Subtitles | لا اريد أن أعاقبك عن الشخص اللذي كنت عليه في الماضي |
Bu şeyin aramıza girmesini istemiyorum ama seni tehlikeye de atamam. | Open Subtitles | لا اريد أن ينتهي كل شيء بيننا لكني لا اودّ وضعكَ في الخطر. |