ويكيبيديا

    "لا تدعيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izin verme
        
    • izin vermeyin
        
    • alma onu
        
    • müsaade etme
        
    • izin vermiyorsun
        
    Seni öpmesine izin verme. Öptüğü zaman başın belaya giriyor. Open Subtitles نعم, لا تدعيه يقبلك, يبدو ان هذا هو ما يجعلك تقعين بالمشاكل
    Fakat gitmeden önce bana şunu dedi, "Eğer bu iş için harika birini bulursan mükemmel demek istiyorum gitmesine izin verme." Open Subtitles لكن قبل أن تغادر قالت لي إذا وجدت شخص رائع لهذه الوظيفة أقصد مثالي لا تدعيه يذهب
    Yanmak istemiyorum. Lütfen beni yakmasına izin verme. Open Subtitles لا أريد أن أٌحرق أرجوكِ لا تدعيه أن يحرقني
    Yanmak istemiyorum. Lütfen yakmasına izin verme. Open Subtitles أرجوكِ لا أريد أن أٌحرق أرجوكِ لا تدعيه يحرقني
    Diyor ne olursa olsun hayır, onu size izin vermeyin! Open Subtitles كوني قوية فقط ، لا تدعيه يؤثر عليك ، سواء ما يقول
    Ayrıca yetiştirme gübrelerinin kaplarını etrafta veya çöp kutusunda bırakmasına izin verme. Open Subtitles لا تدعيه يترك مستوعبات المغذّيات الفارغة بأرجاء المكان وبسلة المهملات
    Araştırmasına izin verme. Durdur onu. Ne yapman gerekiyorsa yap. Open Subtitles لا تدعيه يكمل التحقيق أوقفيه وإفعلي ما بإستطاعتك
    Ayrıca yedikten sonra Uzay Dağı'na çıkmasına izin verme. Open Subtitles لا تدعيه يركب السفينة الدوارة بعد تناول الطعام
    Hemen hızlanmak isteyecektir, izin verme. Open Subtitles فسوف يريدون التحرّك بسرعة ولكن لا تدعيه يفعل ذلك
    Söylemeye çalıştığım şey, sen harika birini hakediyorsun ve eğer bu adamın o kişi olduğunu hissediyorsan uzaklaşmasına izin verme. Open Subtitles كل ما أقوله هو أنك تستحقين شخصاً عظيماً و إن كنت تحسين حقاً أن هذا الشخص هو المختار إذن لا تدعيه يفلت من بين يديك
    Geçen seferki gibi gözünün önünden ayrılmasına izin verme. Open Subtitles لا تدعيه يغيب عن عينك كمان فعلتِ المرة السابقة.
    Beni görmesine izin verme, her şey boka sarar. Open Subtitles لا تدعيه يراني، سيُفسد كُل شيءٍ يتعلّق بكِ
    Sana sulanmasına izin verme. Open Subtitles لا تدعيه يعطيك الخزانة التي بجانب حاوية القمامة
    Bir yere gitmesine ve bir şey almasına izin verme sakın. Open Subtitles لا تدعيه يذهب إلى أي مكان .أو يشتري أي شيء
    Sesini azaltıp, cümleyi senin tamamlamanı bekleme numarasına izin verme. Open Subtitles لا تدعيه يقطع حديثه متوقّعاً منكِ إنهاء الجملة له
    Ama bunun seni gerçek görevinden alıkoymasına izin verme. Open Subtitles ولكن لا تدعيه يشتت انتباهك عن هدفك الحقيقي
    Bu küçük ölüm cezası numarasıyla seni korkutmasına izin verme. Ben ölümden korkmuyorum Jean. Open Subtitles لا تدعيه يُجفلك بخدعته الصغيرة لإقتراح عقوبة الاعدام.
    Bana bak. Beni dinle. Aklını kontrol etmesine izin verme. Open Subtitles انظري إليّ، اسمعيني، لا تدعيه يسيطر على عقلك.
    Haydi, haydi. Seni tutmasına izin verme. Open Subtitles تعالى يا أتاجيرل لا تدعيه يصيبك
    Hücresine vardığımızda ışığa çıkmayın ve ne yaparsanız yapın adınızı öğrenmesine izin vermeyin. Open Subtitles عندما نصل إلى الزنزانة، ابقي بعيدَةً عن الضوء، و مهما فعلتِ، لا تدعيه يعرف اسمكِ.
    Lütfen içeri alma onu Open Subtitles ارجوكى لا تدعيه يدخل
    Gönülden bir bağlılık istemediği sürece sana taşınmasına müsaade etme. Open Subtitles لا تدعيه ينتقل للعيش معكِ إلا إذا كان ينوي أن يلتزم
    Neden zamanı olduğunda sana gelmesine izin vermiyorsun? Open Subtitles حسنًا، لماذا لا تدعيه يأتي إليك في وقت فراغه؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد