ويكيبيديا

    "لا ترغب في" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • istemezsin
        
    • istemiyorsun
        
    • etmek istemediğini
        
    • istemez ki
        
    • istemiyorsan
        
    • istemeyebilirsin
        
    O cesede benden önce ulaşırsa kendisini tanımayı hiç istemezsin. Open Subtitles لا ترغب في لقائه خاصة إن بلغ تلك الجثة قبلي
    Sırtlanlarla olduğu gibi tekrar başını belaya sokmak istemezsin. Open Subtitles فأنت لا ترغب في أن تتورط في مشكلة أخرى كما فعلت مع الضباع
    Eee, Susie, gerçekten bir çatal ve bıçak kullanmak istemiyorsun değil mi? Open Subtitles لذا، سوزي، كنت حقا لا ترغب في استخدام شوكة وسكين، أليس كذلك؟
    Dur, bana yardım etmek istemediğini mi söylüyorsun? Open Subtitles انتظر، هل تلك طريقة في قول أنّكَ لا ترغب في مساعدتي في هذا؟
    Hangi küçük kız pembe ata binmek istemez ki? Open Subtitles من الطفلة الصغيرة التي لا ترغب في المهر الوردي؟
    İstemiyorsan, bunu yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles لم يكن لديك للقيام بذلك إذا كنت لا ترغب في ذلك.
    O kitabı henüz tamamen kapatmak istemeyebilirsin. Open Subtitles قد لا ترغب في قفل ذلك الكتاب كليا بعد
    Bak, senin sorunun nedir bilmiyorum ama şu anda beni kızdırmak istemezsin. Open Subtitles انظر، أنا لا أعرف ما مشكلتك اللعينة لكنك لا ترغب في إغضابي الآن
    Evet. Evet. Bir hedef olmak istemezsin... uzaydayken. Open Subtitles أجل، بالفعل، لا ترغب في أن تكون هدفًا هناك في الفضاء
    Çok tuhafsın. Arkadaşlarımdan biriyle nasıl olurda çıkmak istemezsin? Open Subtitles أنت غريب جداً, كيف أنك لا ترغب في الخروج مع أي من رفيقاتي؟
    Yeni arkadaşını kızdırmak istemezsin değil mi? Open Subtitles كنت لا ترغب في تقديم الجديد الخاص بك أفضل الأصدقاء غاضبة , أليس كذلك؟
    Tanrım, askeri okula gitmek istemezsin. Open Subtitles يا إلهي، أنت لا ترغب في الذهاب إلى مدرسة عسكرية
    Öte yandan bu soğukta inmek istemezsin. Çok soğuk ve her yer karanlık. Open Subtitles كما أنك لا ترغب في النزول من هذه العربة، فالبرد قارس جداً والمكان مظلم
    Söyle bakalım, hangi bölüme gitmek istemiyorsun? Open Subtitles لذا قل لي.. ما المكان الذي لا ترغب في الذهاب إليه؟
    Sikişmek istemiyorsan, amcık da istemiyorsun. Open Subtitles اذا كنت لا ترغب بفرج امرأة ؟ ؟ او لا ترغب في المضاجعة؟
    Tıbbi bir şey olmadığını biliyorsun ama gerçekle yüzleşmek istemiyorsun. Open Subtitles تعرف أنّ تلك ليست حالة طبيّة، لكنّك لا ترغب في مواجهة الحقيقة الحقّة
    Ve bu riskin karşılığı da sana iyi şekilde ödeniyor, Lloyd ama eğer devam etmek istemediğini söylüyorsan başkasını buluruz. Open Subtitles ستعوض جيدا (لتحملك هذه المخاطرة (لويد لكن اذا أخبرتني بأنك لا ترغب في الاستمرار
    Daisy, senin neden burayı terk etmek istemediğini söylediğinde çok kırılmıştım. Open Subtitles عندما أخبرتني (دايزي) بالسبب الذي جعلك لا ترغب في مغادرة هذا المكان
    Hangi genç ve güzel kız istemez ki? Open Subtitles - طبعاً ترغبهم هل فتاة جميلة لا ترغب في هذا ؟
    Eğer erkek arkadaşınla birlikte, idam edilmek istemiyorsan, biraz düşünsen iyi edersin. Open Subtitles إذا كنت لا ترغب في مواجهة عقوبة الإعدام مع صديقها الخاص بك , كنت تعتقد أن أفضل وأصعب التفكير بسرعة
    Benimle evlenmek istemeyebilirsin. Open Subtitles و قد لا ترغب في الزواج بي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد