Her neyse, bütün bunlar olmadan sunumun bir anlamı yok. | Open Subtitles | على أي حال، عملية التسليم .لا تعني شيئاً بدون الفيديو |
- Başlama yine Lejyoner saçmalığına. Burada hiç bir anlamı yok. | Open Subtitles | لا تصدق هذه التفاهات فهي لا تعني شيئاً هنا |
- hiçbir anlamı yok. - Resmen çöp lan bu! | Open Subtitles | أنها لا تعني شيئاً - كلامٌ تافه بلا فائدة - |
Bu bir deyim. Bence bunun hiçbir anlamı yok. | Open Subtitles | هذه عبارة، لا تعني شيئاً ليس بالنسبة لي |
Samimiydim Kate Bak, bu kadın bana hiçbir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | كلا أنا جاد , هذه المرأة لا تعني شيئاً لي |
Evet, bak ne diyeceğim? Oldu bir kere ama unutmaya çalışalım, tamam mı? Çünkü hiçbir anlamı yoktu. | Open Subtitles | لقد حدثت بالرغم من ذلك, لنحاول فقط أن ننسى بشأنها, إنها لا تعني شيئاً. |
Önemi yok. İlk izlenimler çok bir şey ifade etmez. | Open Subtitles | لا بأس، إنها الانطباعات الأولى لا تعني شيئاً |
Çünkü dostlarımı yukarı taşıyamadığı sürece servetim hiçbir şey ifade etmez. | Open Subtitles | لأنّ ثروتي لا تعني شيئاً حتى تنهض بالإنسانية |
Artık bu kelimenin bir anlamı yok galiba. | Open Subtitles | لطيف؟ إذن أحسب أن الكلمات لا تعني شيئاً الآن |
Ama hiç bir anlamı yok. | Open Subtitles | تعلمين أنني اقوم بهذه الاشياء الحمقاء و لكنها لا تعني شيئاً |
Eğer sahip olduğum tek gerçek aileyi incitecekse bir anlamı yok. | Open Subtitles | لا تعني شيئاً إذا ما أذت الأسرة الحقيقية الوحيدة التي إنتميت إليها. |
4.000 dolarlık mücevherin onun için bir anlamı yok. | Open Subtitles | ما قيمته 4000 دولار حقيقة لا تعني شيئاً بالنسبة له |
Açıkçası bunların senin için bir anlamı yok bunun için burada oturuyoruz. | Open Subtitles | أعني، من الواضح أنها لا تعني شيئاً لكِ بما أننا جالسون هنا مرة أخري |
hiçbir anlamı yok. Shawn, hadi gidelim | Open Subtitles | إنها لا تعني شيئاً , شون , دعنا نذهب |
Numaraların hiçbir anlamı yok bu arada. | Open Subtitles | هل الأرقام هي السبب ...فلتعلمي أنها لا تعني شيئاً, و |
Bu ucuz bir teneke parçası! Bunun hiçbir anlamı yok! | Open Subtitles | هذه قطعة الخردة الرخيصة لا تعني شيئاً |
Sözlerinin hiçbir anlamı yok. | Open Subtitles | كلمتهم لا تعني شيئاً |
"Bebeğim, kıskanma sakın. Benim için hiçbir şey ifade etmiyor." | Open Subtitles | عزيزتي، لا تشعري بالغيرة، فهي لا تعني شيئاً لي |
Ölümlülük onlar için hiçbir şey ifade etmiyor. | Open Subtitles | حياة الفانين لا تعني شيئاً لهم |
Yani burada sakince geçirdiğimiz zamanların senin için hiçbir anlamı yoktu. | Open Subtitles | أعتقد أن لحظات الصمت في الأحداث الرياضية لا تعني شيئاً |
Artık fark etmişti ki öğretilen her şeyin, tüm silahların hiçbir anlamı yoktu. | Open Subtitles | ... انه ادرك الان ... ... كل هذا التدريب , و الاسلحه ... ... لا تعني شيئاً على الاطلاق |
Bir kaç alyuvar fazlalığı bir şey ifade etmez. Muhtemelen biraz su kaybetmiştir. | Open Subtitles | خلايا حمراء كثيرة لا تعني شيئاً ربها لديها جفاف فقط |
Çünkü dostlarımı yukarı taşıyamadığı sürece servetim hiçbir şey ifade etmez. | Open Subtitles | لأنّ ثروتي لا تعني شيئاً حتى تنهض بالإنسانية |
Görevin yanında dostluğun hiçbir anlamı yoktur, albay. | Open Subtitles | الصداقة لا تعني شيئاً إذا ما قورنت بالواجب، كولونيل |