ويكيبيديا

    "لا خيار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • seçeneğim yok
        
    • şansım yok
        
    • seçeneğimiz yok
        
    • şansımız yok
        
    • çarem yok
        
    • seçenek yok
        
    • çaremiz yok
        
    • seçeneğim yoktu
        
    • seçeneğin yok
        
    • seçeneğimiz kalmadı
        
    • çaresi
        
    • etmekten başka
        
    Başka seçeneğim yok! Burada kalırsam tekrar genç olabileceğime inanıyorum. Open Subtitles لا خيار لديّ، فلأبقى هنا عليّ الإيمان أنّي فتيّ مجدّداً
    Başka bir şansım yok. Şapka hiç yakışmıyor. Open Subtitles لا خيار لدي، يبدو مظهري سيئاً مع القبعات الأخرى
    - Eğer hayatta kalırsak yanlarına döneriz. - Başka seçeneğimiz yok. Open Subtitles لو كتبت لنا النجاه سنعود لهم و لا خيار اخر بأيدينا
    Kendine gel. Başka şansımız yok. Çok duygusalsın. Open Subtitles هون عليك لا خيار آخر أمامنا أنت عاطفي جداً هذه مشكلة البلاد
    Başka çarem yok. "O"nu kullanmalıyım. Open Subtitles لا خيار آخر أمامي أعتقد أنه علي اللجوء لذلك الأسلوب
    Çünkü içinde seni öldürmeye yetecek kadar şeytan var ve başka seçenek yok. Open Subtitles لأن ما زال لدي بعض القوى الشيطانية بداخلي وهي تقتلك لا خيار أبدًا
    Tamam. Önce ben başlayayım. Kadını geride bırakmaktan başka çaremiz yok diyorum. Open Subtitles حسناً، سأبدأ بدحرجة الكرة وأقول أنّ لا خيار أمامنا سوى تركها خلفنا
    Başka seçeneğim yoktu. Ancak böyle beni dinlerdi. Open Subtitles لا خيار, هذه الطريقة الوحيدة لأجعلها تستمع
    Apandisti patlamış. seçeneğim yok ama kısıtlı elektrikle ameliyat edeceğim. Open Subtitles انفجرت زائدة هذا الرجل، لا خيار لديّ سوى إجراء العملية الآن مع الطاقة المحدودة
    seçeneğim yok, bana tuzak kurdular. Open Subtitles لا خيار أمامي، إنهم يريدون توريطي في الأمر
    Haksız hükümden doğan zarara sebep olmamak için bu davayı düşürmekten başka seçeneğim yok. Open Subtitles ولذلك لا خيار لي سوى صرف القضية بلا تحيز
    Bu durumda, seni eve götürmekten başka şansım yok. Open Subtitles فى هذه الحالة ، لا خيار لدى سوى أن آخذك للمنزل
    Bu elime geçen en iyi şans. - Üzgünüm, başka şansım yok. Open Subtitles هي أفضل فرصة لدي، معذرة، لا خيار آخر أمامي
    Bu suç laboratuarının usülsüzlüğü gözönüne alınırsa, ...bu suçlamaları iptal etmekten başka şansım yok. Open Subtitles بالنظر إلى الطبيعه الفاضحه لمخالفات المختبر الجنائي هذه لا خيار لي إلا إبطال هذه الإدانات
    Seni buradaki güvenlik kurallarına alıştırmaktan başka seçeneğimiz yok, değil mi? Open Subtitles لا خيار أمامنا سوى مساعدتك لتعتاد على إجراءات الأمن هنا، صحيح؟
    Şu anda başka seçeneğimiz yok. Çünkü hamileliğin gerçekten çok problemli. Open Subtitles لا خيار أمامنا الآن لأنّ حملكِ معقّدٌ جداً.
    Öyle görünüyor ki, birbirimize güvenmekten başka şansımız yok. Open Subtitles يبدو أنه لا خيار أمامنا سوى أن نثق ببعضنا البعض.
    Hepimiz o arabanın içindeydik. Seçme şansımız yok. Open Subtitles لقد كنّا جميعاً في تلكَ السيّارة لا خيار لديك
    Bana verilenlere yalnızca minnattar olabilirim, çünkü bunları kabul etmekten başka çarem yok. Open Subtitles وأن أمتنّ لأي شيء يقدّم لي لأنه لا خيار أمامي سوى قبوله
    Hangisini seçeceğin gayet açık. Şunu bil ki, dört numaralı bir seçenek yok. Open Subtitles الخيار الصحيح واضح تمامًا، فلتعلم أنّه لا خيار رابع.
    Anladım. O kusursuz bir ninja; ama çaremiz yok. Open Subtitles فهمت إنه نينجا محترف, لكن لا خيار أمامنا
    Fakat buraya geldiğim ve kamera ekibinin ücretleri ödendiğinden başka seçeneğim yoktu ve ben de devam ettim. Open Subtitles لكن بما أنّي صرت هنا وطاقم التصوير مستعد، لا خيار أمامي سوى المواصلة فيها
    Elbette, bu konuda başka seçeneğin yok. Bunu bahane etmeyelim, bu farklı bir şey. Open Subtitles بالطبع، لا خيار لكِ في هذا الأمر، فلا تدعينا نتظاهر بأنّه غير ذلك
    Buraya iki saat ya da iki gün içinde gelebilirler, gerçek şu ki seçeneğimiz kalmadı. Open Subtitles حتى لو إستغرق وصولهم ساعتين أو يومين لن يغير هذا حقيقة أننا لا خيار لدينا
    Freya'nın korkunç gücü karşısında dünyanın sessiz kalmaktan başka şansı çaresi yok. Open Subtitles العالم في هذه الحالة لا خيار له سوى الخضوع لهذا الرعب الطاغي المدعو بالفرايا
    Ve biz de, her ne kadar bireysel olmak istesek de, karmaşıklığın grup başarısı gerektirdiğini kabul etmekten başka çaremiz olmadığı bir notaya geldik. TED ووصلنا إلى مكان حيث لا خيار أمامنا لكن الاعتراف، كما فردي كما نريد أن نكون، ويتطلب تعقد نجاح الفريق.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد