Ayrıca, Drew'ya azıcık benzeyen adamları da listeye aldı mı bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم إن كانت أختارت الرجل الذي يبدوا أشبه به كثيراً |
Kaçırılmasının bunla alakası var mı bilmiyoruz. Doktor Parker'ın Jane'i aradığını biliyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم إن كانت مرتبطة - نعلم أن الطبيب اتصل بها - |
Odyssey'nin motorları çalışıyormu bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعلم إن كانت محركات الأوديسا لا تزال تعمل |
Biliyorum üç hafta oldu ama, mektubu alıp almadığını bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | أعلم أنه مرت 3 أسابيع ولكن لا نعلم إن كانت قد تلقت الرسالة |
Baba, gidip gitmeyeceğinden henüz emin değiliz... | Open Subtitles | أبي، لا نعلم إن كان سيذهب أم لا |
Panzehirin işe yarayıp yaramadığını daha bilmiyoruz. | Open Subtitles | ما زلنا لا نعلم إن كان المصل سيعمل. |
Henüz bu gezegenin Dünya özelliklerine sahip olup olmadığını bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم إن كان لهذا الكوكب صفاتٌ أخرى تشبه الأرض |
Tekrar ediyorum:aşırı doz mu, intihar mı bilmiyoruz. | Open Subtitles | مرةً أخرى , لا نعلم إن كانت جرعة مفرطة أو انتحار |
Wayne McNut'da emme izi var mı bilmiyoruz. | Open Subtitles | و لا نعلم إن كان لدى واين علامة شفط |
Emmy Poole'dan haberiniz var mı bilmiyoruz. | Open Subtitles | (لا نعلم إن كنت تعرفين (إيمي بول |
- Kız mı bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم إن كانت قادمـ(ـة). |
Güvenli olup olmadığını bile bilmiyoruz... | Open Subtitles | نحن لا نعلم إن كان المكان آمنا يمكننا تقرير ذلك بمعرفتنا |
Nerede olduğunu bile bilmiyoruz! | Open Subtitles | الأرض الخضراء اللعينه إننا لا نعلم إن .كنا سنجدها حتى |
Kaptanın acil yardım çağrısı gönderip göndermediğini bile bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم إن كان القائد قد أرسل نداء إستغاثة |
Bunun benim yüzümden olduğuna tam olarak emin değiliz. | Open Subtitles | حسنٌ، حسنٌ. لا نعلم إن كان هذا بسببي. |
Earl Jr. ın kanepe yüzünden tetanoz olduğunundan emin değiliz. | Open Subtitles | لا نعلم إن كانت الأريكة السبب في إصابة (إيرل) الابن بالكزاز |
Sidao'nun babama karşı hareket ettiğini daha bilmiyoruz. | Open Subtitles | (نحن لا نعلم إن كان (سيداو هو من فعل ذلك بأبي |
Yanında biri olup olmadığını... ya da hayatta olup olmadığını bilmiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نعلم إن كان أي أحد هنا معها أم لا أو حتى إن كانت ميتة أم لا لكن إن كانت حية |
Robotun hâlâ orada olup olmadığını bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعلم إن كانت وحدة الإستطلاع لا تزال موجودة |