Artık tepede daha fazla kalamayız, Cris. Orada anarşi var artık. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء على التل بعد الآن إنه عبارة عن فوضى |
Burada kalamayız çünkü bu şey hiçbir işe yaramayacak, tamam mı? | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء هنا، لأن هذه الألواح لن تفيدنا بشئ، حسناً؟ |
Savaş bitene kadar adanın bu tarafında kalamayız Bay Allnutt. | Open Subtitles | ببساطة لا يمكننا البقاء هنا مع هذه المياه الراكده حتى تنتهي الحرب ، سيد الينوت |
Burada daha fazla duramayız. Aşağı düşeceğiz. Dayan biraz, neredeyse bitti. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء لمدة أطول, سنسقط - هيا, إنتهينا تقريباً - |
Bir şey yapmadan öylece burada duramayız! | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء هنا فقط ولا نقوم بأي شيء |
Burada kalamayız. Hastaneden izimizi bulurlar. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء هنا سوف يتعقبوننا من خلال المستشفى |
Tatlım, burada kalamayız. Bir telefon etmeliyim. Sonra dinlenirsin. | Open Subtitles | عزيزتى ، لا يمكننا البقاء هنا يجب ان اتصل بالهاتف ، استريحي هنا حتى |
Geri kalan hayatımız boyunca bu odada kalamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء في هذه الغرفة لبقية حياتنا |
Beraber kalamayız Max. Bu herkesin güvenliğini tehlikeye atar. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء مع بعضنا يا ماكس سيعرض ذلك سلامة الجميع للخطر |
Burada kalamayız. Bizi birer birer öldürür. Dawn'la arasında hiç kimse kalmayıncaya kadar. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء هنا ستقتلنا واحداً تلو الآخر حتي لا يكون هناك شخصاً عائقاً بينها وبين داون |
Burada kalamayız. Karavana çok yakınız. Bizi kolayca bulurlar. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء هنا.إنه قريب جداً من الحطام ومن السهل جداً للعثور علينا |
Tatlım, burada kalamayız. Bir telefon etmeliyim. Sonra dinlenirsin. | Open Subtitles | عزيزتى ، لا يمكننا البقاء هنا يجب ان اتصل بالهاتف ، استريحي هنا حتى |
Burada kalamayız, Elizabeth. O haklı her yere ışınlanıyorlar. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء هنا إنهم يهبطون فى كافة الأرجاء |
Ve şimdi bu huzurlu kasaba da daha fazla kalamayız. | Open Subtitles | و الآن لا يمكننا البقاء بسلام في هذه المدينة أطول من ذلك |
Bir yerde çok uzun süre kalamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء في مكان واحد لفترة طويلة |
Tamam, her şey yoluna girecek. Yanındayım ama burada kalamayız. | Open Subtitles | حسناً كل شيئ سيكون على ما يرام أنا لن أذهب لأي مكان، لكن لا يمكننا البقاء هنا |
Bir şey yapmak zorundayız. Bütün gece burada kalamayız. | Open Subtitles | يجب ان نفعل شيئاً لا يمكننا البقاء هنا طوال الليل |
Haklı. Burada duramayız. Karanlık çökünce şehre bu kadar yakın olamayız. | Open Subtitles | انها على حق، لا يمكننا البقاء هنا بهذه المقربة من المدينة في الليل |
Üç gün boyunca bir şey yapmadan duramayız. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء خالي الوفاض لمدة ثلاثة أيام |
Boş boş duramayız. Yönetmen, sen Hwa Jong'a git. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء هكذا أيها المخرج إذهب انت إلى مدينه هواجونج |
Aang dışarda canavarın gelmesini beklerken, burada böylece oturamayız. | Open Subtitles | هذا ليس صحيحاً لا يمكننا البقاء هنا كالجبناء بينما ينتظر (آنج) ظهور وحش ما |
Başkalarına bunları yapan insanlar arasında yaşayamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء بين أناس الذين يفعلون أشياء كهذه للآخرين |