ويكيبيديا

    "لا يمكنني الإنتظار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sabırsızlanıyorum
        
    • bekleyemem
        
    • iple
        
    • can atıyorum
        
    Yarın çıkıyorum. Çocuklarımı görmek için sabırsızlanıyorum. Çocuğun var mı? Open Subtitles سأخرج غدا، لا يمكنني الإنتظار حتى أرى أطفالي، أرزقت بأطفال؟
    Şimdiden sabırsızlanıyorum yeni tek... tekno... teknolojik şafak için. Open Subtitles أنا فقط لا يمكنني الإنتظار من أجل فجر التكـ .. التكنو .. التكنولوجيا الجديد
    - Duş almak için sabırsızlanıyorum. - Ve yatakta yatmak. Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار لأستحم وأغتسل من تلك القذارة.
    Bir saat daha bekleyemem. O aptal kuyrukluyıldız daha ne bekliyor? Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار ساعة أخرى، ما الذي يؤخر ذلك المذنب التافه؟
    Öğlene kadar bekleyemem. Aslında, daha fazla bekleyemem. Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار حتى الظهيرة في الحقيقة , لا يمكنني الإنتظار أكثر من ذلك
    İlacın etkisinin geçmesi için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أتعلمين، لا يمكنني الإنتظار حتى تُنتَزَع منّي علامة المُخدّر التجارية
    Aman Allahım, annemin yüzündeki bakışı görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles يا إلهي لا يمكنني الإنتظار لرؤية النظرة على وجه أمي.
    İhtiyar LaRoche neredeyse kalp krizi geçirecekti. Ne olduğunu anlamadı bile. Büyük açılışını görmek için sabırsızlanıyorum yavrum. Open Subtitles جميع الأولاد رموا كتبهم على الأرض لا يمكنني الإنتظار لرؤية عرضك الأول
    Seni akşamki baloya götürmek için çok sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار لأخذكِ إلى الحفلة الراقصة الليلة
    Ben onun yüzüne görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار حتى أرى النظرة على وجهه
    Sahne adı seçmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار لكي أختار إسماً فنياً
    Bu adamla karşılaşmak için sabırsızlanıyorum Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار لرؤيه هذا الرجل ثانيةً.
    Sonunda seninle tanışacağım için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles أنا فقط لا يمكنني الإنتظار حتى أقابلكِ أخيراً
    Kabul. Seni ateşle uğraşırken görmek için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لك هذا , لا يمكنني الإنتظار حتى ارى اللحم على النار
    Onun söyleyeceklerini duymak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار لسماع ما لديها لتقولهُ بشأن ذلك
    Ne güzel, sabırsızlanıyorum! Hemen geliyorum. Open Subtitles ممتع , لا يمكنني الإنتظار سأخرج خلال لحظة
    Bu şimdiden bir yıl sonrası demek, o kadar bekleyemem. Open Subtitles من الممكن أن يكون هذا بعد سنة من اآن، لا يمكنني الإنتظار كل هذا
    Burada öylece oturup hiçbir şey yapmadan bekleyemem. Open Subtitles لا يمكنني الإنتظار هنا بدون أن أفعل شيئا
    bekleyemem ben. Open Subtitles لم يكن من المفترض بي حتى أن أقلك كما ترى، لا يمكنني الإنتظار
    Baba, beş farklı devletin kapısında mekik dokumaya başlamak için bürokrasi çarklarının dönmesini bekleyemem, tamam mı? Open Subtitles أبي, لا يمكنني الإنتظار بالجوار حتى يتحرك البيروقراطيين و يقومون بالدوران على خمس مكاتب حكومية مختلفة, حسنًا؟
    Bugün çok berbat bir gündü dostum. Günün bitmesini iple çekiyorum. Open Subtitles لقد كان يوماً مريعاً يا رجل لا يمكنني الإنتظار حتى ينتهي اليوم
    Dedektifliğe geri dönmek için can atıyorum. Open Subtitles فأنا لا يمكنني الإنتظار لأعود لأكون محققا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد