Ama bunu yapmaya devam edemezsin. - Detaylara çok takılıyorsun. - Hayır, takılmıyorum. | Open Subtitles | ـ لكن لا يُمكنكِ الأستمرار هكذا، إنّكِ تبالغين ـ كلا، أنا لستُ كذلك |
Büyük olasılıkla onun neler yaşadığını hayal edemezsin demiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتكِ، لا يُمكنكِ من المحتمل .أن تتخيلين ما الذي مر بهِ |
Yardım edemezsin çünkü bunu bir anne çocuklarını korumak için yapar. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ المساعدة، لأن الأم تجعل أحد أبنائها يحميهم جميعاً |
başrol olamazsın. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ أن تصلي إلى وظيفتكِ الرئيسيه. |
Acıttığını biliyorum ama duramazsın. | Open Subtitles | أعلم أن هذا مُؤلم ، لكن لا يُمكنكِ التوقف |
En azından iki defa Yapamazsın, değil mi? | Open Subtitles | على الأقل لا يُمكنكِ فعل ذلك مرّتين. صحيح؟ |
Dedektif, siz radyoaktifsiniz. Siz kendinize bile yardım edemezsiniz. | Open Subtitles | أيّتها المُحققة، أنتِ مُشعة، لا يُمكنكِ حتى مُساعدة نفسكِ. |
3 günü nasıl geçirdiğimi hayal bile edemezsin. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ أن تتخيلين ما مررت به خلال الـ 3 أيام الماضية |
Son birkaç gün çok zordu cidden. Başımıza neler geldiğini hayal edemezsin. | Open Subtitles | لقد كانا يومين مجنونين لا يُمكنكِ تخيل ما مررنا به |
Bu işi düzeltmeye muktedirsen tam zamanıdır, zira daha beter edemezsin. | Open Subtitles | إذا كان بوسعك تصحيح الأمر، فقد حان الوقت، لأنكِ لا يُمكنكِ جعله أسوأ. |
Müşterinin cinsel ilişki isteyip istemediğini garanti edemezsin işte bu problem. | Open Subtitles | حسناً ، لا يُمكنكِ ضمان أن الزبون لن يطلب الجماع وهذه مشكلة |
Arkadaşlarına yardım edemezsin, ama kendine yardım edebilirsin. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ مُساعدة أصدقائكِ، ولكن يُمكنكِ مُساعدة نفسكِ. |
Korktuğunu ona belli edemezsin. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ أن تدعيه يرى بأنّكِ خائِفة |
- Onu elde edemezsin. | Open Subtitles | حسناً ، لا يُمكنكِ الحصول عليه |
Kendine yardım edemezsin. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ منع نفسك. |
Burada güvende olduğumuzu düşünüyor olamazsın. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ الإعتقاد أنّنا لانزال بأمان هُنا. |
Her zaman şanslı olamazsın. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ أن تكوني محظوظة دائماً |
Evet, hayatın boyunca garson olmayı istiyor olamazsın. | Open Subtitles | -أجل، لا يُمكنكِ أن تكوني نادلة طوال حياتك . |
Evin içinde sikimtrak bir ultraviyole lambasıyla oturup duramazsın! | Open Subtitles | لا يُمكنكِ المكوث في المنزل مع تواجد مُصباح شمسيّ! |
Böyle haltlar olurken olmuyormuş gibi Yapamazsın prenses. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ أن تتظاهري إنه لم يحدث .أيّ شيء حينما هو حدث، أيّتها الأميرة |
Kraliyeti modernize edemezsiniz... çünkü kraliyet en iyi ihtimalle ortaçağdan kalma bir konsept. | Open Subtitles | لا يُمكنكِ أن تحدثي فكرة الملكية لأنّ الملكية في أوجها فكرةٌ مِن العصور الوسطى |