ويكيبيديا

    "لتأكله" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yiyecek
        
    • ye
        
    • yemen
        
    • yemeye
        
    Tatlım, burada olmamam gerektiğini biliyorum ancak sana yiyecek bir şeyler getirmeyi düşündüm. Open Subtitles حبيبي اعلم بانه لاينبغي علي التواجد هنا لكنني اعتقدت بان اجلب شئ لتأكله
    Size yiyecek bir şeyler hazırlayacağım, Sanırım karnınız açtır. Open Subtitles . في هذه الأثناء ، سأعد لك شيئاً لتأكله أتصور أنك جائع
    Çok yorgun görünüyorsun. Sana yiyecek bir şeyler hazırlayayım mı? Open Subtitles انك تبدو مرهقا جدا,الا تريد شيئا لتأكله ؟
    yiyecek bir şeyler ister misin, tost falan? Open Subtitles هل تريد شيئا لتأكله ؟ خبز محمص او شيء ما
    Aşağı in bir şeyler ye. Open Subtitles إحضر لنفسك شيئاً لتأكله و تحلى بالصمت لماذا عاد للمنزل؟
    Size yiyecek bir şeyler getirelim mi bayım? Open Subtitles وبيت فراو جيردا للدعارة. هل نستطيع أن نقدم لك شيء لتأكله يا سيدي؟
    yiyecek bir şeyler hazırladım. Open Subtitles تبدو شاحباً قليلاً، أحضرت لك شيئاً لتأكله.
    Sakin bir şekilde konuşalım ve sana yiyecek bir şeyler sunalım. Open Subtitles وبعدها يمكننا أن نهدأ ونتحدث ونجلي شيئاً لتأكله
    Ona yiyecek bir şeyler ver. Yarın sabah bir çaresine bakarız. Open Subtitles أعطها شيئا لتأكله,صباح الغد سأحل المشكلة.
    Sana yiyecek bir şeyler alalım. yiyecek bir şeyler ister misin? Open Subtitles لنحضر لك شيئاً لتأكله أتريد أن تأكل شيئاً؟
    Biliyorum. Daha sonra sana yiyecek bir şeyler alırız. Tamam mı, tatlım? Open Subtitles أعرف ذلك ، سوف نحضر لك شيئاً لتأكله فيما بعد اتفقنا ، يا حبيبي؟
    Çok iyi değil ama en azından orada yiyecek bir şeylerin olur. Open Subtitles يبكون ذلك في الليل, لكن الآن سنتوقف لتناول شيء لتأكله.
    Eğer yatacak bir yerin yoksa git caddenin karşısındaki saunada yat. yiyecek bir şeyler al! Al şunu. Open Subtitles إذا لم يكن لديك مكان في لتبيت به إذهب إلى حمام الساونا في نهاية الشارع و إشتري أي شيء لتأكله
    Yani kafasını toplaması ve yiyecek bir şeyler alması için ona biraz zaman tanıyabilir misin? Open Subtitles لذا ربما تدعها للحظات لتجمّع أفكارها معاً وتذهب لتجد لك شيء لتأكله
    Bunun karşılığında seni yanımıza alıp, yiyecek bir şeyler veririz. Open Subtitles بالمقابل، سنأخذك معنا ونُعطيك شيء لتأكله.
    Arkadaşımız yakında buraya gelir. Ondan sonra sana yiyecek bir şeyler hazırlarım. Open Subtitles صديقنا سيكون هُنا عمّا قريبٍ، ثمّ سأجد لكَ شيئًا لتأكله.
    Kız kardeşin hastanede, ona yiyecek bir şeyler almalıyız. Open Subtitles أختك في المشفى، ويجب أن نشتري لها شيئاً لتأكله
    Peki denizde bir gemide mahsur kalsaydık yiyecek olmasaydı ve ben lezzetli bir meyve olsaydım? Open Subtitles ومـاذا إن كنا نقف في سفينة واحدة في البحر ولم تجد شيئـا لتأكله وكنت أنا قطعة فاكهة لذيذة؟
    yiyecek bir şey ister misin ya da uçmayı öğrenmek? Open Subtitles هل تريد شيئا لتأكله ؟ هل تود ان تتعلم الطيران ؟
    Baksana, sen de ya git uyu dinlen ya da ramen falan ye. Open Subtitles عليك أنْ تأخذ قسط من الراحة أو شيئاً ما لتأكله
    Tamam, yemen için bir şeyler getirdim. Open Subtitles حسناً، لقد إشتريت لك شيئاً لتأكله
    Ta ki birşeyler yemeye giderken yer döşemesini kırarsın. Open Subtitles حتى تذهب لتحصل على شيئا ً لتأكله ومن ثم تسقط بك الأرضية التى تقف عليها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد