Lütfen benim yerimde olan çocuklara yardım etmek için 5k yarışına katıl. | Open Subtitles | أرجوك سجّل لمضمار الـ5 كيلو لتساعد في وضع الأطفال أمثالي في مكاني |
Toz ve dumanın ötesini görmeye çalışırken, yaralılara yardım etmek için elinizden geleni yapıp yakındaki bir sığınağa doğru emekliyorsunuz. | TED | وبينما تجاهد لترى عبر الغبار والدخان، تفعل مافي وسعك لتساعد الجرحى لتزحف بعد ذلك إلى مخبأ قريب. |
Veya öncülerden aldığınız bilginin daha geniş alıcı kitlesine yardım etmek için gerçekten oldukça hızlı bir şekilde yayılacağına dair görüşünüz var mı? | TED | أو هل عندك تصورٌ بأن المعرفة التي حصلت عليها من الرُّواد يمكن فعلاً أن تنتشر بسرعة لتساعد مجموعةٍ أوسع من المُتَلقين؟ |
Yani eğer hastana yardımcı olacak bir şey varsa elinde, yardım et. | Open Subtitles | لذا أعتقد إن كان لديك طريقة لتساعد مريضتك، افعلها |
Artık Gün William muhtemelen şeker satışlarına yardım için, çocuklara anlatılan bir hikayedir. | Open Subtitles | ويليام 29 فبراير غالبا ليس إلا قصة تحكى للأطفال لتساعد على بيع الحلوى |
Çok üzgünüm, Wai Lin uzakta çok önemli uluslararası görüşmelere yardım etmeye gitti. | Open Subtitles | آسفة جدا ، ذهبت واي لين لتساعد في مفاوضات دولية جد مهمة |
Mark, kendine yardım etmenin tek yolu kamyonu bulmamıza yardım etmek. | Open Subtitles | مارك إن الطريقة الوحيدة لتساعد نفسك هي بإرشادنا للشاحنة |
L. Kira soruşturmasına yardımcı olması için Takada-san'ı izliyor olmalısın, değil mi? | Open Subtitles | إل ، عليك مراقبة تاكادا-سان لتساعد في التحقيق ضد كيرا ، صحيح؟ |
Duvarı yaptırmasına yardım etmek için neden yırtınıyorsun? | Open Subtitles | ما الذي يجعلك تقتل نفسك لتساعد في نقل جداره |
Ve bir de Birlik'in olduğu söylendi bir çok sahipliğin, yardım etmek için bir araya geldiği bir birlik. | Open Subtitles | هذه لا و تم إخباري أن هناك عصبة يديهم ستجتمع لتساعد |
Yabancılara yardım etmek için hayatını tehlikeye attın. | Open Subtitles | تخاطر بحياتك لتساعد الغرباء ثم تريد أن تخفي ذلك الوجه |
Bu yüzden mi buraya kadar geldin, annemin bizi ikna etmesine yardım etmek için mi? | Open Subtitles | إذن لهذا السبب أتيت إلى هنا لتساعد أمي كي نبيع حصصنا؟ |
Mason'ın üzüntüsüne çare bulamadığın için sinirleniyorsun bence ve Melody'e yardım etmek için kendini fazla zorluyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنك متضايق لأنك لم تستطيع مساعدة مايسون بشأن حزنه لذا تضغط بشده على نفسك لتساعد ميلودي |
Ev arkadaşının lezbiyen yeğenine yardım etmek için kıçına ağda yaptırma. | Open Subtitles | لا تقم بتشميع مؤخرّتكَ لتساعد ابنة عمّ رفيق حجرتكَ. |
Dr. McAndrew, bildiğiniz kadarıyla bu hastaya yardım etmek için gerçekten elinizden geleni yaptınız mı? | Open Subtitles | فهل فعلت كل ماتستطيعه فعليًا بكل ماتعنيه لتساعد هذا المريض؟ |
Çünkü Veronica Hastings sizin gibi insanlara yardım etmek için aday oldu. | Open Subtitles | لأن فيرونكا هايستنق تتسابق بالانتخاب لتساعد أُناس مثلك تماماً |
Narkotiğe katıl ya da ona yardım et. | Open Subtitles | تكون مثلى أو تذهب لتساعد هذا الرجل |
Pitty Teyze, biliyorsun Scarlett sadece para toplanmasına yardım için geldi. | Open Subtitles | لكنكِ تعلمين يا عمة بتيبات أن سكارليت جاءت هنا لتساعد بجمع الأمول اللازمة للقضية |
Aslında bilime göre yoksulluk içinde büyümek farklı deneyimler ile bağdaştırılıyor. bu deneyimler beyin gelişimine yardım etmeye ve çocukların öğrenmesine yararlı olabilir. | TED | حسناً، يقترح العلم الحديث أن النشوء في حالة فقر مرتبط بمجموعة من التجارب المختلفة وأن هذه التجارب بدورها يمكن أن تعمل سوية لتساعد في تشكيل النمو العقلي وبالتأكيد مساعدة الأطفال في التعلم. |
Sonucu düşünülmeksizin birisine yardım etmenin en iyi yolu her zaman net değildir. | Open Subtitles | ليس من الواضح دوما ماهي الطريقة الافضل لتساعد شخصا من دون عواقب غير مقصودة |
Süslemelere yardımcı olması için bir yetişkinin gelmesini istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم يتوقعون وجود بالغة لتساعد في التزيين |
Delia'ya dikkat etmesi için bi kadın tuttum. | Open Subtitles | لقد أرسلت سيده لتساعد فى الأعتناء ب دليا |
Gururluydu, yine de birçok komşusuna sessiz sedasız... yardım edecek kadar mütevazıydı. | Open Subtitles | ومتواضعة بما فيه الكفاية لتساعد العديد من الجيران بكل أريحية |
Müzelerde bu ön yargıyla savaşmaya yardımcı olmak için bir hareket başladı. | TED | لقد نشأت حركة من المتاحف نفسها لتساعد على مكافحة هذا التحيّز. |