ويكيبيديا

    "لتسديد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ödemek için
        
    • ödemen
        
    • ödemenin
        
    • ödeme
        
    • ödemesi
        
    • faturalar
        
    Sonuna kadar mortgage, bir kredi kartını ödemek için diğerini kullanmak. Open Subtitles كل شئ مرهون حتى المقابض، إستخراج بطاقة إئتمان لتسديد ديون الأخرى
    Bu çöplükte borçlarını ödemek için bir şeyler gizlemiş olmalısın. Open Subtitles لابد أن هنالك شئ مخبأ في هذه القمامة لتسديد ديونك
    Ama şimdi okul borçlarını ödemek için sadece 100 kağıt alıyorum. Open Subtitles كان يجب أن يكون لديّ مئة ألف دولار لتسديد نفقات الدراسة
    Seni heyecanlandıran projelerde yer almak istersin ama aynı zamanda faturayı da ödemen gerekir. Open Subtitles لكن في بعض الأحيان تضطرين لتسديد الفواتير
    Sosyal çıkar, bir kredinin faizini dolar yerine hizmet yoluyla geri ödemenin bir yoludur. TED الفائدة الاجتماعية هي طريقة لتسديد الفوائد على القرض من خلال الخدمات، بدلًا من الدولارات.
    Sattığı bilgisayarların yüzde 75'ini geri kazandık ve BestBuy'a iade ettik ve ödeyemediğimiz bilgisayarlar için bir geri ödeme planı çıkardık. TED نحن استعدنا 75 بالمئه من أجهزة الكمبيوتر التي باعها وأعدناها للمحل، وجئنا بخطه ماليه لتسديد أجهزة الكمبيوتر التي لم نستطيع إعادتها.
    Ona borcunu ödemesi için tüm yolları bulmaya razıyım. Open Subtitles أستطيع دائما العثور على طرق أخرى له لتسديد دينيه
    Bu ayki faturalar için paramız ancak yetecek. Open Subtitles معنا أموال بالكاد تكفينا لتسديد فواتيرنا هذا الشهر
    Ama varsa bedelini ödemek için hazır olsan iyi edersin. Open Subtitles ولكن إن وُجد، فخير لكَ أن تكون مستعدًّا لتسديد دينكَ
    Bakiyemiz sıfırın altında ve bankaya borcumuzu ödemek için hiçbir şey yapamıyoruz. Open Subtitles لدينا اموال أقل من الصفر و لا توجد طريقة لتسديد قرضنا البنكي
    Borçları ödemek için tutumlu olmalıydık, ama bu bizim geleceğimizdi ve evi yapmalıydım. Open Subtitles نحن كان لا بُدَّ أنْ نَشْدَّ أحزمتَنا لتسديد دُفْعاتِ القرضْ ,لَكنَّه كَانَ مستقبلَنا وأنا وَصلتُ إلى تَشْييدُ بيتِي
    Borçları ödemek için tutumlu olmalıydık, ama bu bizim geleceğimizdi ve evi yapmalıydım. Open Subtitles نحن كان لا بُدَّ أنْ نَشْدَّ أحزمتَنا لتسديد دُفْعاتِ القرضْ ,لَكنَّه كَانَ مستقبلَنا وأنا وَصلتُ إلى تَشْييدُ بيتِي
    D'artagnan, sana borçluyum. Gösterdiğin cesaretinin karşılığını ödemek için ne yapabilirim? Open Subtitles دارتانيان , انا مدين لك ماذا يمكن أن أفعل لتسديد الشجاعة التي أظهرتها لي ؟
    Ben 20 yıl, kredi kartı borcunu ödemek için çalışmadım. Open Subtitles أنا لم تنجح 20 عاما لتسديد مشروع قانون فيزا.
    On dokuz yaşındayken bazı belalı adamlara ödemek için, altı bin dolar lazım oldu. Open Subtitles ‫كنت أحتاج إلى ستة آلاف دولار ‫لتسديد ديوني
    Unut bunu. Elektrik faturasını ödemek için kemik iliğimi satmak zorunda kaldım. Open Subtitles انسي الأمر ، اضطررت لبيع كل نخاعي لتسديد فاتورة الكهرباء
    Evet, maçlarda tezahürat ederiz ama bu sadece kirayı ödemek için. Open Subtitles أجل ، نحن نقوم بالتشجيع أثناء المباريات و لكن تلك مجرد وسيلة لتسديد الأقساط
    Alex, şimdiki maaşını düşünürsek bütün borcunu ödemen 20 yıldan fazla sürecek! Open Subtitles (أليكس)، بناءً على راتبك الحالي، ستستغرق 20 عام لتسديد كامل المبلغ!
    Borcunu ödemen için Bay Shioma sana bir aydan fazla verdi. Open Subtitles منحك السيد (شيوما) مهلة أكثر من شهر لتسديد ديونك
    Bu borcu ödemenin vakti gelmedi mi? Open Subtitles ألمْ يحن الوقت لتسديد هذا الدين؟
    Borcunu ödemenin en hızlı yolu burada çalışmak. Open Subtitles أسرع طريقة لتسديد ديونك هي العمل.
    Farkındayım, liste kabarık. Bana ödeme yapman gerekebilir. Open Subtitles أعرف أنها كثيرة، لعلك مضطراً لتسديد دينك
    Ona para ödemesi için onu bu tabloları almaya zorlamıştır. Open Subtitles لابد أنها تريد بيعها لتسديد الديون
    Bazen yemeğini beğenmez bazen işte kötü bir gün geçirmiştir bazen faturalar çok gelmiştir, bazen hava kötüdür. Open Subtitles في بعض الأحيان لا يعجبه طبخكِ في بعض الأحيان يكون يومه سيء بالعمل في بعض الآحيان يدفع الكثير من المال لتسديد الفواتير في بعض الآحيان يكون مزاجه سيء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد