Sen de kendini yalnız hissediyorsan, neden popüler olmak için bu kadar çabalıyorsun? | Open Subtitles | إنكنتِتشعرينبالوحدة.. إذاً ، لماذا تفعلين كلّ هذا لتصبحي شعبية ؟ |
Evet, bir cadı olmak için büyüdü iblisler ve aptal-görünüşlü ejderha mücadele olduğunu. | Open Subtitles | أجل ، لقد كبرت لتصبحي ساحرة التي تحارب المشعوذين و التنانين السخيفة |
Dinle beni, LSAT sınavlarına girdiğini biliyorum avukat olmaya da hazır olabilirsin. | Open Subtitles | انظري أنا أعلم بأنك أنهيتي إختباراتكِ و أنك على استعداد لتصبحي محامية |
Pekala, Grandüşes Anastasya olmaya hazır mısın? | Open Subtitles | لذا ، هل أنت على استعداد لتصبحي عظمة الدوقة أناستاشيا؟ ـ ماذا؟ |
Biz birlikteyken, sen avukat olma konusunda çok tutkuluydun. | Open Subtitles | عندما كُنّا سويةً, كنتِ توّاقة لتصبحي محامية |
Cenova tahtının tek varisisin ve biz senin gerçek bir prenses olman için sana yardım edeceğiz. | Open Subtitles | والوريث الوحيد لمملكة جنوفيا وسنقبل التحدي لنساعدك لتصبحي الأميرة ، كما ينبغيلك |
Baban, oradan çıkıp babasının kızı olmanı istiyor... | Open Subtitles | و والدكِ يريد منك الخروج لتصبحي فتاته الصغيرة المدللة |
Bir çiftçi eşi olmak için çok şeyi feda ettiğini biliyorum ama senin gibi zeki ve yetenekli birinin kendi amaçlarına öncelik tanımasının zamanı gelmedi mi? | Open Subtitles | أعلم أنك ضحيتي بالكثير لتصبحي زوجة مزارع لكن مع ذكائك وموهبتك ألا تستحقي منح الأولوية لطموحك الخاص على سبيل التغيير |
Ohio'dan New York'a aktris olmak için mi taşındın? | Open Subtitles | تنتقلي إلى نيويورك من أوهايو لتصبحي ممثلة ؟ |
Şuanda insan olmak için Cha Dae Woong'a ihtiyacın var. | Open Subtitles | أنتٍ بحاجة لتشا داي وونغ الآن لتصبحي انسانة |
Artık doktor değilsin ama eski alışkanlıklar kolay bırakılmaz, peki ama neden bağımlılık uzmanı olmak için tıp kariyerinden vazgeçtin tabii ki eğer sana yakın birini bağımlılık yüzünden kaybetmediysen. | Open Subtitles | انتِ لاتزاولين تلك المهنة الان ولكنها عادة قديمة لديكِ حتى وان استقلتِ من مهنتك الطبية لتصبحي مرافقة |
İyi bir doktor olmak için o kadar çalışmışsın bir plan yapmışsın beni ameliyat etmişsin, düzgün de etmişsin üstelik kusursuz olmuş beni tekrar yürüyebilecek duruma getirmişsin ama ben yürümemişim. | Open Subtitles | إن خضت كل ذلك التدريب لتصبحي طبيبة مهمة تستنتجين خطة |
Toplumun üretken bir üyesi olmak için bunlar gerekir. | Open Subtitles | هذا ما يتطلبه الأمر لتصبحي عضوة منتجة في المجتمع, مفهوم؟ |
Senin anne olmaya hazırlanmana daha sonra yardım edeceğim. | Open Subtitles | يجب علي أن أؤجّل مساعدتك لتصبحي أمّاً لوقت لاحق |
Seni kulübümüze katılmaya ve temiz bir genç olmaya davet ediyorum. | Open Subtitles | انا ادعوك لتنضمي الى نادينا لتصبحي مراهقة نظيفة |
Olmadığın bir kişi gibi olmaya çalıştığın sürece dayanıksız biri olacaksın. | Open Subtitles | طالما تتدربين لتصبحي شخصاً غيرك، فستكونين ضعيفة. |
Şimdi sadece alışılmadık olmaya hazırlıklı ol. | Open Subtitles | الآن، أنتِ فقط كُني مستعدة لتصبحي فظيعة. |
Gerçek bir matematikçi olma potansiyelini de buna borçlusun. | Open Subtitles | لهذا السبب أحتمال أن لتصبحي متخصصه بالرياضيات. |
Kuluçka döneminde olman, Kraliçe olma dürtülerini tetikliyor. | Open Subtitles | إنّه جلدُ التكاثرِ لديكِ الذي يُثيرُ بداخلكِ العنفَ اللازمَ لتصبحي ملكة. |
Cenova tahtının tek varisisin ve biz senin gerçek bir prenses olman için sana yardım edeceğiz. | Open Subtitles | والوريث الوحيد لمملكة جنوفيا وسنقبل التحدي لنساعدك لتصبحي الأميرة ، كما ينبغيلك |
Baban, oradan çıkıp babasının kızı olmanı istiyor... | Open Subtitles | و والدكِ يريد منك الخروج لتصبحي فتاته الصغيرة المدللة |
Bunlar çok ilginç, eminim, ama hiçbiri nasıl oldu da bilgisayar sistemimizde bedensiz bir ses oldun, onu açıklamıyor. | Open Subtitles | هذا كله مثيراً للإِهْتِمام، أَنا متأكّد لكن لا شيئ مِنْ هذا يُوضّحُ كَيف جِئتِ لتصبحي صوتاً مفَصولاً في نظام حاسوبنا |
...olarak yetişmiş birine, Izzie Stevens. | Open Subtitles | (لتصبحي طبيبة ممتازة يا (إيزي ستيفنز |