ويكيبيديا

    "لتقلق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Endişelenecek
        
    • endişelenmen
        
    • Endişe
        
    • gerektirecek
        
    • endişelenesin
        
    • Endişelenmene
        
    • sıkmana
        
    Ve konumları konusunda Endişelenecek kadar büyük olmayan yavrular hâlâ anneleri tarafından korunuyorlar. Open Subtitles وليست الصغار كبيرة بما يكفي لتقلق على المكانة بينما لا تزال تحميها أمهاتها
    Doğruyu söylediğin sürece, Endişelenecek hiçbir şey yok! Open Subtitles طالما أنك قلت الحقيقه فليس هناك شيء لتقلق بشأنه.
    İçeride kalırsan Endişelenecek bir şeyin olmaz. Open Subtitles اضغط على زر التوقف. فقط ابقى فى الغرفة. ليس لديك شىء لتقلق عليه.
    Her neyse, endişelenmen gereken çok daha büyük şeyler var. Open Subtitles على أي حال أمامك أمور أكبر من هذا لتقلق عليها
    Dedikoduya ortak olmaktan hoşlanmıyorum ama sizin Endişe edecek bir şeyiniz yok. Open Subtitles انا لا احب الاشتراك بالنميمة ولكن اطمئن,لا شيء لتقلق بشانه
    Endişelenmeni gerektirecek birşey yok, bebeğim. Hiç kimse senin emekliliğini elinden alamaz. Open Subtitles عزيزي، ليس لديك أي شئ لتقلق حياله لن يمس أي شخص راتبك التقاعدي
    Seni bunun için, benim yerime endişelenesin diye tuttum. Open Subtitles لهذا انا اوظفك لدي لتقلق بدلا مني
    Aradığın için teşekkür ederim. Endişelenmene gerek yok. İlerlemek üzereyiz. Open Subtitles شكراً على اتصالك ولا حاجة لتقلق نحن على وشك البدء
    Endişelenecek bir şey yok. Sadece not almak durumundayım. Open Subtitles لا شيء لتقلق حياله، إلاّ أنّ عليّ أن أضع ملاحظةً حولها
    Endişelenecek bir şeyin yok yani. Open Subtitles من لديه مال أكثر يفوز, اليس كذالك؟ وانت ليس لديك اي شي لتقلق حولة
    Eğer bu onuru sana verirsem Endişelenecek bir şeyin kalmaz diye düşündüm. Open Subtitles لقد فكرت أنه إذا كان يوجد لديك رصيد عنده, فلن يوجد شيء لتقلق منه
    O zaman Endişelenecek bir şeyin yok değil mi? Open Subtitles إذاً ليس لديك شيء لتقلق من أجله أليس كذلك؟
    Böyle şeyler olur. Endişelenecek bir şey yok. Open Subtitles هذه الأشياء تحدث ليس لديك أى شىء لتقلق حياله
    Endişelenecek bir şey yok. Sadece arkada oturup gözlemleyeceğim. Open Subtitles لا شئ لتقلق حياله سوف أجلس فى الخلف فقط و ألاحظ
    Evet, hepimiz imâ ediyoruz. Endişelenecek bir şeyin yok. Open Subtitles أجل، جميعنا ندّعي ذلك لا شيء لديكَ لتقلق حياله
    Şuan bundan daha büyük şeylerle ilgili Endişelenecek olman çok kötü. Open Subtitles للأسف، لديك المزيد لتقلق بشأنه أكثر من قطعة الخشب هذه
    Daha sonra ortada Endişelenecek bir ilişki kalmayabilir. Open Subtitles ,ربما لن تكون هناك علاقة لتقلق بشأنها لاحقاً
    Eğer bunu gerçekten düşünürsen, Endişelenecek bir şey yok. Open Subtitles لا شيء لتقلق بشأنه إن كنت تفكر بشأن هذا.
    Hayır, senin endişelenmen gereken bir şey yok, Başmüfettiş. Open Subtitles كلاّ، لا شيء لتقلق نفسك به رئيس المفتشين
    Yazmaya değecek bir şey yoksa endişelenmen yersiz. Open Subtitles اذا لم يكن هناك ما يستحق الكتابة عنة فلا داعي لك لتقلق
    Sevindim, o zaman canını sıkmana gerek yok, değil mi, Cyclops? Open Subtitles اممم ... اذن ليس هناك اي شيء لتقلق بشانه أأنت عندك شيء , سيكلوب؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد