Ve ardından kanserin vücudumuz boyunca yayılım sürecini taklit etmek için kanser hücrelerini enjekte ettik. | TED | وبعد ذلك حقنا الخلايا السرطانية لتقليد العملية التي تنتشر من خلالها الخلايا السرطانية في أجسامنا |
Ayrıca, botlar onun yürüyüşünü taklit etmen için ayarlandı. | Open Subtitles | بالإضافة لذلك، تمّ معايرة الحذاء لتقليد التوزيع الخاص به |
Belki alt iletişimciyi, Espheni yaklaşma parıldağını taklit etmek için kullanıp gemiyi kendi başına aya uçması için kandırabilirim. | Open Subtitles | ربما يمكنني استخدام إتصالٍ بديل لتقليد منارة التوجيه التابعة للأشفيني وخداع السفينة لتطير الى القمر بمفردها |
Yıllık gelenek haline gelmesini umduğum gösteriyi düzenleyelim şimdi: - Balon patlatma. | Open Subtitles | و الأن فلنقم جميعاً بتفجير البالونات بما آمل أن يتحول لتقليد سنوي |
Bir buhran dönemi uygulaması olarak başladı sonra da her sene dört gözle beklediğim harika bir gelenek haline geldi. | Open Subtitles | بدأت في فترة الكساد،والتطبيق العملي، ثم. انتقلوا لتقليد رائع أتطلع إليه كل سنة. |
Aktif hale getirilene kadar insan gibi hareket etmek için programlanmış ajanlar olabilirler. | Open Subtitles | ..قد يكونوا عملاء خامدون برمجوا لتقليد البشر بشكل مثالي حتي ان يتم التنشيط |
İsa' yı taklit eden birinin geleceğini ve güçsüzlerinde bu sahte peygambere riayet edeceğini söylüyor. | Open Subtitles | أحدهم سيظهر لتقليد المسيح والمخدوعون سيعبدون هذا النبي المزيّف. |
Ahlaki kararlar verirken insanları taklit etmek üzere tasarlandı. | Open Subtitles | انها مصممة لتقليد تعقيد الإنسان عندما يتعلق الأمر باتخاذ قرارات أخلاقية |
Pike yapan bir kartalı taklit etmek için yapılan uçuş muhteşem görünüyor ama kask kameraları pek öyle göstermiyor. | Open Subtitles | محاولة لتقليد نسر الغوص التحليق يبدو مذهل، لكن كاميرا الخوذة لقطاتها ليست كثيرة |
Bir kartalın uçuşunu taklit etmemiz gerek bu da çok zor çünkü avcı kuşların en tepe noktasında bulunuyorlar. | Open Subtitles | في محاولة لتقليد كيف أن النسر يطير ، وهو صعب جدا ان ننظر مثل النسر للفريسة |
Corky'nin doğal ortamını taklit etmek için yapılır. | Open Subtitles | لقد صمّم لتقليد بيئة كوكي الطبيعية |
Birçok hastanede olduğu gibi, Sacred Heart stajyerleri de kıdemlileri taklit eden bir skeç gösterisi sunarlar. | Open Subtitles | كأغلب المستشفيات، "القلب المقدّس" تكلّف.. أطباءها المستجدّين بإقامة عرض هَزَلي لتقليد الموظّفين القدامى |
Yüksek dozlu eroini taklit eden afyonlu bir ilaç. | Open Subtitles | أفيوني مصنع لتقليد نشوة الهيروين |
Bu gecenin sevilen bir gidişat, bir gelenek haline gelmesi ya da yine acı bir hayal kırıklığı olması tamamen size bağlı. | Open Subtitles | سواء كانت هذه الليلة ستترك أثراً لبداية جميلة لتقليد جديد في المصحة أو إن كانت خيبة أمل مريرة |
Benim gelenek olarak... bir önerim daha var, Şükran Günü yatağa gitmeden önce söyleyeceğim. | Open Subtitles | لديّ،اه.. لديّ فكرة لتقليد آخر لعيد الشُكر قبل الذهاب للسرير، تعالوا |
Çok güzel bir gelenek, bayıldım. | Open Subtitles | انه لتقليد مميز .لقد احببته |
Yeni bir gelenek için uygun bir zaman diye düşündüm. Ben de. | Open Subtitles | -كنتُ أفكّر أنّ الوقت حان لتقليد جديد . |
Aktif hale getirilene kadar insan gibi hareket etmek için programlanmış ajanlar olabilirler. | Open Subtitles | برمجوا لتقليد البشر بشكل مثالي حتي لحظة التنشيط |