Kaçamıyor; kaderini öğrenmek için savaşmak zorunda. | Open Subtitles | لم تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
Kaçamıyor; kaderini öğrenmek için, savaşmak zorunda. | Open Subtitles | لم تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
Beni şarapla etkisiz hale getirip benden davayla ilgili bildiklerimi öğrenmeye çalışmıyorsun değil mi? | Open Subtitles | انت لا تحاول إغرائي بالخمر لتكتشف ما أعرفه عن هذه القضية، أليس كذلك؟ |
İlk çalışmanın açıklaması için izlemeye devam edin sonra kusur bulmak için başlıkta durdurun. | TED | واصل المشاهدة لتحصل على تفسير للدراسة الأولى؛ وبعدها توقّف عند العنوان لتكتشف الخلل. |
Verme ve paylaşma kapasitenizi keşfetmek için veren ve paylaşan kişi olmalısınız. | TED | لتكتشف القابلية للعطاء والمشاركة, يجب عليك أن تكون معطاء ومشارك. |
Clark Kent hakkında bütün bildiklerini öğrenmen için. Öyle değil mi? | Open Subtitles | لتكتشف كل شئ تعرفه هي عن (كلارك كنت) ألم يكن كذلك |
Bazen birine karşı hislerin olduğunu anlaman için onu başkasıyla görmen lazım. | Open Subtitles | بعض الأحيان تحتاج لأن ترى شخص ما مع شخص ما آخر لتكتشف أنك تُكِنّ مشاعرٍ له. |
Ama belki de birisi o gazeteyi bulması için odasına koymuş olabilir. | Open Subtitles | من المحتمل أن شخص ما وضع هذه الصحيفه هناك لتكتشف الحقيقه |
Bunu anlamak için IQ'nun 2400 olması gerekmez değil mi? | Open Subtitles | حسنا, لايحتاج الأمر إلى درجة ذكاء 2,400 لتكتشف ذلك, صحيح؟ |
Tamam evlat, hayatının... buna bağlı olduğu gerçek... bebeklerin nereden geldiklerini... mümkün olan en iğrenç yolla... öğrenmenin zamanı geldiyse... bu tam zamanı. | Open Subtitles | حسنٌ يا بنيّ، إذا كان هناك وقت مناسب لك لتكتشف من أين يأتي الأطفال بأوسع طريقة ممكنة، وحياتك على المحكّ فهذه هي |
Kaçamıyor; kaderini öğrenmek için savaşmak zorunda. | Open Subtitles | لا تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
Kaçamıyor; kaderini öğrenmek için savaşmak zorunda. | Open Subtitles | لا يمكنها الهرب يجب عليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
Kaçamıyor; kaderini öğrenmek için, savaşmak zorunda. | Open Subtitles | لا يمكنها الهرب يجب عليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
Öyle olmadığını bildiğin hâlde neden bunun endüstriyel casusluk olduğunu söylediğimi öğrenmeye geldin. | Open Subtitles | انت هنا لتكتشف لماذا قلت انه كان تجسسا صناعيا وانت تعرف انه لم يكن كذلك |
Bu esnada şüphelimiz oralarda oyalanıp adamın hangi hastaneye götürüldüğünü öğrenmeye çalışmış ve onu takip etmiş. | Open Subtitles | ،في هذه الأثناء، انتظرت المشتبه بها لتكتشف المشفى التي احضر إليها و تبعته إلى هناك |
Ve hatta belki de onu neyin öldürdüğünü bulmak için bir ufaklığın çene kemiğini bir kutuya koymaktan dolayı deliye dönmüş durumdasın. | Open Subtitles | ربما حتى أنك غاضبٌ لأنه يجب عليك أن تركب عظام الفك داخل صندوق لتكتشف ما الذي قتله |
O da beni buradan çıkarmak için bir yol bulmak adına son NZT hapını almış. | Open Subtitles | لذلك هي اخذت اخر حبوب ن ذ ت لتكتشف لي مخرج من هنا |
yazgısını keşfetmek için savaşmalı. | Open Subtitles | لا تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
Kaçamaz, yazgısını keşfetmek için savaşmalı. | Open Subtitles | لا تستطع الهرب .. وعليها أن تقاتل لتكتشف مصيرها |
O halde, olayların gerçekte nasıl olduğunu öğrenmen için bir fırsat. | Open Subtitles | إذن فهذه فرصة لتكتشف طبيعة الأمور. |
öğrenmen için bir şans vereceğim. | Open Subtitles | سأعطيك فرصة لتكتشف ذلك |
Ve bunu anlaman için yedi yıl geçmesi mi gerekti? | Open Subtitles | واستغرقك ذلك سبع سنين لتكتشف ذلك؟ |