ويكيبيديا

    "لحلّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çözmek
        
    • çözmenin
        
    • çözmeye
        
    • çözüm
        
    • çözme
        
    • çözmem
        
    • çözecek
        
    • çözeriz
        
    • çözmeniz
        
    Soğuk Savaş döneminde "Rus Casus Şifreleri"ni çözmek için kullanılıyordu. Open Subtitles أُستعملت في الستينيات لحلّ رمز جاسوس روسي خلال الحرب الباردة.
    Bir sorunu çözmek için tutulduk ki çözdük, tıpkı profesyoneller gibi ki öyleyiz. Open Subtitles لقد تمّ التعاقد معنا لحلّ مُشكلة، وهو ما فعلناه، كالمُحترفين، ونحن كذلك بالفعل.
    Belli ki bunu çözmenin tek bir mantıklı yolu var. Open Subtitles من الواضح أنّ هناك طريقة عاقلة واحدة لحلّ هذا الأمر.
    Bu yüzden size Ella'yı anlattım, çünkü ben ilişkileri bu zorlu sorunların bazılarını çözmeye sahip kritik bir kaynak olduğunu düşünüyorum. TED اذن أنا أخبركم عن إيلّا لأنني أعتقد أن العلاقات هي مصدر حاسم لدينا لحلّ بعض هذه المشاكل المستعصية.
    Çünkü bazen bildiğim tek çözüm yolu bu oluyor. Open Subtitles لأنّه الوسيلة الوحيدة التي أعرفها لحلّ مشكلة ما أحيانًا
    30 yılda yurt çapında cinayetleri çözme oranı % 80'den % 60'a düştü. Open Subtitles خلال 30 سنة، إنخفض المعدل الوطني لحلّ الجرائم من 80 إلى 60 بالمئة.
    İhtiyacım olan şey bu. Bu sorunu çözmek için nasıl bir teknoloji mevcut? TED هذا ما أحتاجه، ما التكنولوجيا المتاحة لحلّ هذه المشكلة؟
    Güçlükleri çözmek için şiddete başvurmakta senin gibi sabırsızlanan çok insan yoktur. Open Subtitles ليس الجميع متحمّساً للجوء إلى العنف لحلّ صعوبات الحياة
    Fizyolojik dejenerasyonumuzu çözmek için yaptığımız son deneme bizi sürekli gelişen bir hastalığa maruz bıraktı. Open Subtitles المحاولة الأخيرة لحلّ تحللنا الجسدي تسببت لنا جميعاً في مرض سريع التطور
    Çağlar boyunca her türlü problemi çözmek için kullanılageldi. Open Subtitles تمّ استعماله على مرّ العصور لحلّ جميع أنواع المشاكل
    Robin, kuzeninin düğününe gitti bunu çözmek için yalnızca bir kaç günüm var. Open Subtitles -أجل و"روبن"ذهبتلزفافقريبتها.. لذا ، أمامي يومان فقط للتوصل لحلّ هل أنا شاذّة الآن؟
    Sizi tutuklama ve meseleyi çözmek için sorguya çekme emir aldık. Open Subtitles ولدينا تعليمات باعتقالك واستجوابك لحلّ هذه المسألة
    Ve eğer benim eğitmenimin bana öğrettiği bir şey varsa o da bazen bir vakayı çözmenin en iyi yolunun bir mola vermek olduğudur. Open Subtitles وإذا كان هناك شيء قام مدرّبي الضابط بتعليمي إيّاه أنّه في بعض الأحيان أفضل طريقة لحلّ قضيّة هو بأخذ إستراحة
    Hep sorunlarımızı çözmenin daha iyi yolları olduğuna inandım. Open Subtitles لطالما آمنت بوجود طرق أفضل بكثير لحلّ مشاكلنا.
    Bir problemi çözmenin ilk adımı bir problem olduğunu kabul etmektir. TED الخطوة الأولى لحلّ أي مشكلة هي إدراكه أولا .
    Bu sorunu çözmeye çalışmak için bir şeyler yapılması gerektiğine örnek teşkil ediyor. Open Subtitles هذا سببٌ آخر على ضرورة فعل شيء لحلّ هذه المشكلة
    Cantor'un açığa çıkardığı paradoksu çözmeye çalışmak için katılmıştı. Open Subtitles في محاولة لحلّ التناقضات التي لم يكشفها "كانتور".
    Uzun uzun düşündükten sonra bu vakanın çözüm anahtarının Dvd'deki hikayeyi çözmekte yattığını fark ettim. Open Subtitles بعد الكثير من التفكير، أدركتُ أنّ المُفتاح لحلّ هذا هُو معرفة القصّة على القرص الرقمي.
    Eğer müsaade edersen eve gidip suç çözme kariyerimin en hayal kırıklığı yaşatan günün içinde yuvarlanmak istiyorum. Open Subtitles لو عذرتِني الآن، سأعود إلى المنزل للإنغماس فيما قد يكون أكثر يومٍ مُخيّب للآمال في مسيرتي لحلّ الجرائم.
    Tek bildiğim bu davayı çözmem gerek. Open Subtitles أنا فقط أعرف بأنّني أحتاج لحلّ هذا. وأنا أقدّر مساعدتك.
    Benim taytlı ve maskeli bir adamın yerine sorununu çözecek yüze tane adamım var. Open Subtitles لدي مئات الرّجال لحلّ أي مشكلة، وليس هذا المهرّج.
    Ajanların açısından bakabilsek, belki de bu işi çözeriz. Open Subtitles حسناً، لو عرفنا معزى تحقيق الفيدراليين، فسيكون لدينا مجال لحلّ هذه القضيّة.
    İşin yüzünden, amcanın işi yüzünden silahlarla birlikte yaşamanız, anlaşmazlıkları şiddet kullanarak çözmeniz. Open Subtitles الوصول السهل للأسلحة إستخدام العنف لحلّ النزاعات بسبب طبيعة عملك طبيعة عمل عمّك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد