ويكيبيديا

    "لحمايتهم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • korumak için
        
    • Onları korumak
        
    • korumaya
        
    • koruyacak
        
    • Onları korumanın
        
    • korumam
        
    • korumamız
        
    • kurtarmanın
        
    • korunmaları için
        
    • korumanın bir
        
    Veya Kongo'da şunu sorduk: Bir eğitim merkezi, tehlikede olan doğal hayatı korumak için kullanılabilir mi? TED أو في كونغو، حيث سألنا إن كان وجود مركزاً تعليمياً يمكن أيضاً استخدامه لحمايتهم من الحياة الوحشية معرّضتهم للمخاطر
    Her akşam çobanlar sürülerini vahşi hayvanlara karşı korumak için ağıla koyarlar. Open Subtitles كل مساء، يحبس الرعاة قطعانهم لحمايتهم من الحيوانات البرّيّة.
    Ailem, onları korumak için orada olamadığımdan öldü. Open Subtitles لا يهم ما أعرفه، فقد ماتت عائلتي لأنني لم أكن هناك لحمايتهم
    Kadın kanunları bir zamanlar bizi buraya getiren iblislerden Onları korumak ve saklamak için yapıldı. Open Subtitles القوانين للنساء وضعت لحمايتهم وإخفائهم من الشياطين التي أتت بنا الى هنا؟
    Ben onları korumaya gelmemiştim. Open Subtitles الذين اتو بهم الى هنا , ولم اكن موجود لحمايتهم
    Burada, bir mantar ilacıyla günlük tedavi görüyorlar ama onları koruyacak bir aşı yok ve ormanda hala mantar yaygınken asıl yuvalarına geri dönemezler. Open Subtitles هنا تعالج الضفـادع يومياً بمبيد للفطريات لكن بدون لقاح وذلك لحمايتهم ولأن الـفـطر مازال على نطاق واسع فى الغابه
    Kesinlikle. Belkide henüz Onları korumanın bir yolunu bulamamıştır. Open Subtitles بالضبط,ربما لم يجد بعد طريقة لحمايتهم
    Kendini öldü gibi gösterip onları korumak için oğlunla kocandan ayrılmak daha çok cesaret ister. Open Subtitles تطلب الأمر شجاعه أكثر لتزييف موتها و الإبتعاد عن زوجها و أبنها لحمايتهم
    Aslanlar saldırıya hazırlanırken filler de yavrularını bir araya getirip etraflarına onları avcılardan korumak için vücutlarıyla bir çember oluşturuyorlar. Open Subtitles و بينما يحتشد الأسود يجمع الأفيال الصغار معاً يشكلون دائرة لحمايتهم من هذه الكائنات المفترسة
    Zamanı geldiğinde, her dişi yumuşak kabuklu yumurtalarını zemine bırakır ve onları korumak için beklerler. Open Subtitles فى الوقت المناسب تضع كل الإنـاث بيـضها ذو الطبقه الناعمه على الأرض وتنتظر بجانبهم لحمايتهم
    Onları korumak için yapabileceğim şeyleri aklın hayalin almaz. Open Subtitles ليس لديك اية فكرة عن المدى الذي اصله لحمايتهم
    Bu filmde geçen isimlerin bir çoğu onları korumak için değiştirilmiştir. Open Subtitles أسماء العديد من الشخصيات في هذا الفلم تم تغييرها لحمايتهم
    Bu çocukların, korumak için güneye taşıdığınız diğer çocuklardan farkı yok. Open Subtitles إنهم ليسوا مختلفين عن الأطفال الذين تأخذونهم للجنوب لحمايتهم
    Tüm bu tatlı yaratıkları hayvanat bahçelerine koyuyoruz sonra da onları korumak için inanılmaz miktarda para harcıyoruz. Open Subtitles نضع هذه الحيوانات الجميلة في الحديقة ثم ننفق الأموال الكثيرة لحمايتهم
    David korumaya ihtiyacın var diyorsam, bana güven lütfen. Open Subtitles ديفيد ثق بي عندما أقول لك بأنك بحاجة لحمايتهم
    Onları patlamadan koruyacak bir mekanizma olmalı. Open Subtitles لا بدّ أن يكون هناك بعض الآلية لحمايتهم من الشعلة الضوئية.
    Onları korumanın en basit yolu buydu. Open Subtitles بدت كاسهل وسيلة لحمايتهم
    Çünkü Gölgeler Dünyası'yla ilgili söylediklerin doğruysa onlar zaten tehlikede ve eve gidip onları korumam gerekiyor. Open Subtitles - نعم لأنه إذا كان كل شيء قلته صحيحا حول عالم الظل هم بالفعل في خطر، وأنا أحتاج إلى أن أكون في المنزل لحمايتهم
    Onları sağlıkta ve hastalıkta, korumamız gerektiği gibi. Open Subtitles كيفية تصرفنا بخشونة معهم لحمايتهم في الصحة والإصابة
    Kendini yanmaktan kurtarmanın. Open Subtitles لحمايتهم من الاحتراق ،،،،،، يـــــتـــــبـــــع
    Mesela, yaşayanlardan kan alabilir, kanı işleyip, bu plazmaları insanlara korunmaları için geri verebilirdik. TED وكمثال على ذلك، كان بإمكاننا أخذ الدم من الناجين، معالجته، ووضع هذه البلازما مرة أخرى في الناس لحمايتهم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد