Olan bu! Başka seçeneğim var mıydı? Adam bizi kazıklayacaktı. | Open Subtitles | لم يكن لدى خيار آخر السافل كان ذاهب الى ويلش |
Başka seçeneğim yoktu. Sen bütün hafta sonumuzu sabote etmeye çalıştıysan da. | Open Subtitles | ليس لدى خيار , بالرغم من أنك حاولت تخريب العطله الاسبوعيه بالكامل |
Başka seçeneğim yok. Bu durumda sen benim tek çaremsin. | Open Subtitles | ليس لدى خيار, انا فى مأزق وانت خيارى الوحيد |
O eve dönmekten Başka şansım yok. Ben de seninle geleceğim. | Open Subtitles | ليس لدى خيار إلا أن أعود إلى المنزل سأذهب معك |
Başka çarem yok. Olumlu tarafından bakayım. | Open Subtitles | انا ليس لدى خيار يمكننى ان انظر للجانب المشرق |
Başka bir seçeneğim yok galiba, öyle değil mi, Sir? | Open Subtitles | اظن انه لا يوجد لدى خيار اليس كذلك , سيدى ؟ |
Bugün ABD topraklarında bir bomba patlarsa hükümetinize karşı anında ve güçlü bir misilleme yapmaktan Başka seçeneğim olmaz. | Open Subtitles | القنبلة ستنفجر على الاراضى الامريكية اليوم لن يكون لدى خيار سوى الانتقام بالقوات الامريكية بالحال ضد حكومتك |
Bunu sizden saklamak zorunda kaldığım için üzgünüm Başka seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | أنا آسفه جدا,كان يجب أن أبقى هذا سرا لم يكن لدى خيار |
Büyük ihtimalle, ama Başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | . من المرجح جداً , لكنني ليس لدى خيار أخر |
- Hey! Yüzlerce kez zamanda yolculuk kurallarını çiğnedim, bu evreni yok edebilir ama Başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | أنت لقد سافرت مائة مرة , و هذا ربما يدمر الكون , ولكن ليس لدى خيار |
Hata sizde. Beni düşürdüğünüz durumlarda yalandan Başka seçeneğim kalmıyor. | Open Subtitles | لأنكم تضعونى فى مواقف حيث لا يكون لدى خيار اخر سوى الكذب |
Başka seçeneğim yoktu. Başarmalıydım. | Open Subtitles | ولا يوجد لدى خيار يجب ان انتهزها |
Eğer Casey Ryback 18 dakika içinde bir mucize yaratamazsa, Başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | مالم يقوم "ريباك" بمعجزة في خلال 18 دقيقة، ليس لدى خيار |
Eğer Bay Reede'in başka tanığı yoksa, Başka seçeneğim olmadığından, davayı-- | Open Subtitles | أذا لم يكن السيد ريد لديه شهود أخرون - - أذا ليس لدى خيار |
Başka seçeneğim yok, Buzz. Bu benim tek şansım. | Open Subtitles | ليس لدى خيار يا باز لكنها فرصتى الوحيدة |
Başka seçeneğim yokmuş gibi konuşuyorsun. | Open Subtitles | تتكلمين كما لو لا يوجد لدى خيار |
O eve dönmekten Başka şansım yok. Ben de seninle geleceğim. | Open Subtitles | ليس لدى خيار إلا أن أعود إلى المنزل سأذهب معك |
Başka şansım olmadığını biliyorsun. Onlar cephaneliği yok ettiler. | Open Subtitles | انت تعلم انه لم يكن لدى خيار لقد دمروا مخزن الاسلحة |
Başka şansım yoktu. Olasılıkları düşünmen gerekiyordu. | Open Subtitles | لم ليكن لدى خيار يجب ان تعرف ما هى الاحتمالات |
Başka çarem yok. Çalıştığım kişiler gayet açık konuştu. | Open Subtitles | ليس لدى خيار هذا ما وضحه لي الناس الذى اعمل لهم |
Bana biraz daha istekli olduğunu göster evlat. Bunu yaparsan seni oynatmaktan Başka çarem kalmaz. | Open Subtitles | ارنى بعض المهارات فى المبارة القادمة , وان فعلت ذلك لن يكون لدى خيار أخر سوى جعلك فى التشكيلة الاساسية |
Başka bir seçeneğim olsa sizinle konuşuyor olmazdım. | Open Subtitles | لو كان لدى خيار ما تحدثت اليكم |
Ben hep çalıştım. Başka bir seçeneğim yoktu. | Open Subtitles | لطالما عملت لم يكن لدى خيار |