ويكيبيديا

    "لديك الكثير" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çok şey var
        
    • bir sürü
        
    • çok şeyin var
        
    • bir çok
        
    • çok var
        
    • sürü var
        
    • sürü şey var
        
    • çok şeyiniz var
        
    • çok fazla
        
    • birçok şey var
        
    Harika yazıyorsun, ama kendini dinletmede öğreneceğin çok şey var. Open Subtitles كتابتك جيدة و لكن لازال لديك الكثير لتتعلم كيف تتعامل مع الناس
    Konuşmak kolay, O'FIynn, ama daha öğreneceğin çok şey var. Open Subtitles من السهل قول ذلك.. أوفلين.. لديك الكثير لتتعلمه
    Binbaşı, burada işleri nasıl yürüttüğümüze dair öğrenmen gereken çok şey var. Open Subtitles ميجور لا يزال لديك الكثير لتتعلمه عن كيفيه اداره الامور هنا
    Yani, ben sadece bir tablo alacaktım,sizde bir sürü var. Open Subtitles أترى , لقد اخذت لوحة واحدة فقط وانت لديك الكثير
    Konuşacak çok şeyin var, değil mi? Open Subtitles وأنت لديك الكثير لتتحدث بشأنه, أليس كذلك؟
    Seveceğin, olacağın ve yapacağın pek çok şey var. Open Subtitles لديك الكثير لكي تتمتع به و الكثير لتكونه و تفعله
    Öyle mi? Hazır olmadığın bir bağlanmadan önce tecrübe etmen gereken çok şey var. Open Subtitles لديك الكثير لتمر به قبل ان تتعهد لشيء لست مستعد من أجله
    Endişeleneceğin çok şey var. Ben iyiyim. Open Subtitles لديك الكثير من المشغوليات التى تقلق نحوها انا بخير
    Öğrenmen gereken çok şey var, dostum. Open Subtitles لديك الكثير من الاشيـاء لـ تتعلمها ياصديقي
    Dünya için yapacağın çok şey var daha, o yüzden konuşmayı kısa keselim. Open Subtitles لا زال لديك الكثير لتقدميه للعالم لننهي هذا
    Öğreneceğin çok şey var, Savan. Bu kabilenin en iyi avcısı olarak kendimi kanıtladım. Open Subtitles ـ لديك الكثير من الوقت لتتعلم, سافان ـ لقد أثبت جدارتي أفضل صياد في هذه القبيلة
    Çünkü öğrenmen gereken çok şey var ve bugün kendini öldürtmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لازال لديك الكثير للتعلمه ولن أدعك تُقتل الليله
    Dostum, açıklaman gereken çok şey var. Open Subtitles . أنت يا صديقي لديك الكثير من الشرح لتفعله
    Bu sıralar, onlardan sizde bir sürü var gibi, Bay Ancelet. Open Subtitles يبدو أن لديك الكثير من هؤلاء في الآونة الأخيرة سيد أنسيلوت
    Yapacak çok işin ve kendine sorman gereken bir sürü soru var. Open Subtitles لديك الكثير من العمل لتنجزه و لديك الكثير من الأسئلة لتسأل نفسك
    Hâlâ öğrenecek çok şeyin var, genç çırağım. Open Subtitles لازال لديك الكثير لتتعلمه، يا متدربي الشاب.
    Öğrenecek çok şeyin var, İrlandalı. Open Subtitles لديك الكثير لتتعلمه , أيها الرجل الإيرلندى الصغير
    Bu konuda... açıklama yapman gereken bir çok insan olduğunu da biliyorum. Open Subtitles واعرف انه لديك الكثير من الناس لتعطيهم الاجابة وهذا ليس منصفاً لك
    Ama bu fikirlerden sende daha çok var değil mi? Open Subtitles ولكن لديك الكثير من الأفكار العبقرية.أليس كذالك
    Biliyorum şu an başından bir sürü şey var ... bilirsin, bir şeye ihtiyacın olursa her ne olursa, Open Subtitles أنا أعلم أن لديك الكثير مما يجري الآن. إذا احتجتِ لأي شيء على الإطلاق.
    Eğer Koç takımı düzgün yönetemezse kaybedecek çok şeyiniz var. Open Subtitles لديك الكثير لتخسره لو لم يسير المدرب فريقه جيدا
    çok fazla paran varmış. Sence bunu düşünmek gerekmiyor mu? Open Subtitles أظن أنك كان لديك الكثير من المال من سيفكر بشأنه؟
    Yapman gereken birçok şey var. Gayet iyi dans ediyorsun. Open Subtitles لديك الكثير من الأشياء الرائعة هنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد