| Sanırm Cora'nın yeni bir Erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | أظن أن كورا لديها صديق جديد إنها تخفي الأمر سرا. |
| Üstelik, çok ciddi bir Erkek arkadaşı var yani buluşmak istemesinde ters bir şey yok. | Open Subtitles | وعلاوة، لديها صديق حميم، وعلاقتهما جدية إذن لا يوجد أيّ عيب في رغبتها بأن نتقابل |
| Kızım lise öğrencisi, onun bebeği olan bir arkadaşı var. | Open Subtitles | , ابنتي الطالبه في المدرسة الثانوية لديها صديق لديه طفل |
| Annemin yeni bir sevgilisi var ve adamın, çocuğu olduğunu öğrenmesini istemiyor. | Open Subtitles | أمي لديها صديق جديد، ولا تريده أن يعرف بأن لديها أولاد، |
| sevgilisi vardı. | Open Subtitles | أقصد,كان لديها صديق عاطفي |
| Görünüşe bakılırsa Leann Pembers'ın bir arkadaşı varmış. | Open Subtitles | يبدو أن ليان ببمرز كان لديها صديق |
| Yönetmen! Lütfen, Misa'nın bir Erkek arkadaşı var; bu yüzden aşk sahneleri olmaz! | Open Subtitles | أوقف التصوير ميسا لديها صديق لذا أرجوك لا قبلات في المشاهد |
| Bir, kızın Erkek arkadaşı var. İki, aramızda hiç bir şey yok. | Open Subtitles | أولاً، هيّ لديها صديق ثانياً، لا يوجد هناك شيئ بيننا |
| Uzak dur. Zaten işsiz bir Erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | ابتعد عنها فإِنَّها لديها صديق بلا عمل بالفعل |
| Yirmi dört yaşında, kendine ait bir işi, hayatı ve bir Erkek arkadaşı var. | Open Subtitles | إنها في الرابعة والعشرين من عمرها لديها حياة، لديها وظيفة، لديها صديق |
| Sadece onun evli mi değil mi ya da Erkek arkadaşı var mı yok mu, bilmek istiyorum. | Open Subtitles | انا فقط اريد ان اعرف اذا هي متزوجة او اذا كان لديها صديق |
| Orada yazar bir arkadaşı var, çok akıllı. | Open Subtitles | لديها صديق هناك كاتب ألماني، وذكي جدا. |
| Ayrıca, Hanna'nın da telefonun şifresini kırabilecek bir arkadaşı var. | Open Subtitles | وهانا لديها صديق يستطيع أن يفك الشفره أنا لن أسرق هاتفها |
| - Sırlarını paylaşabileceği bir arkadaşı var mıydı? | Open Subtitles | حسناً ، هل لديها صديق يُمكن أن تكون قد أفضت إليه بشئ ما ؟ |
| Bildiğiniz bir sevgilisi var mıydı? | Open Subtitles | هل تعرفين إذا كان لديها صديق ؟ |
| Yani, biliyorum sevgilisi var, ama sanki... | Open Subtitles | أعني، أعرف أن لديها صديق ... و لكن |
| Demek, April'i seviyorsun ve kızın yeni bir sevgilisi var, öyle mi? | Open Subtitles | إذاً أنت تحب (ابريل) وهي لديها صديق جديد، صحيح؟ |
| Annemin bir sevgilisi vardı. | Open Subtitles | والدتي كان لديها صديق.. |
| Sam isminde bir arkadaşı varmış. Sorun ne? | Open Subtitles | لديها صديق اسمه " سام " ، ما المشكلة ؟ |
| Sen uyumana devam et. Senin sarışın bir arkadaş bekliyor. | Open Subtitles | عد للنوم فتاتك الشقراء لديها صديق بانتظارها |
| Hayali arkadaşı olan 11 yaşında bir kız. | Open Subtitles | ليس كأن لديها صديق وهمي انها تعتقد انه حقيقي |
| Yalnızdı. Tennessee'de bir erkek arkadaşı vardı, ama ayrılmışlardı. | Open Subtitles | لقد كانت عزباء، كان لديها صديق فى تينيسى |
| O nasıl? Uh... Bir erkek kardeşi var. | Open Subtitles | كيف حالها ؟ لديها صديق. |
| Erkek arkadaşı varmış meğer. | Open Subtitles | اتضح لي أن لديها صديق |
| Senin gibi güzel bir kızın bir erkek arkadaşı yok mu? Uh, hayır, yok. | Open Subtitles | فتاة جميلة مثلكِ ليس لديها صديق حميم؟ لا, ليس لدي |
| Belki yeni bir erkek arkadaşı vardır. | Open Subtitles | ربما لديها صديق جديد |