Yağlayıcıyı önerirdim ama onun üzerine de düşmüşsündür gibi bir his var içimde. | Open Subtitles | سأقترح زيت تشحيم لكن لديّ شعور انك سقطت على بعض من ذلك أيضاً |
Onun tek sonuç olmadığına dair içimde kötü bir his var. | Open Subtitles | لديّ شعور سيء بأنّ هذه ليست العاقبة الوحيدة |
İçimden bir ses bu konuyu akşam yemeği yerken tartışmamızın hepimiz için daha iyi olacağını söylüyor. | Open Subtitles | لديّ شعور باطنيّ، أننا سنكون في أوْج سعادتنا ونحن نناقش هذا على العشاء. |
İçimden bir ses bunu özgür iradeleriyle yaptıklarını söylüyor. | Open Subtitles | أنا لديّ شعور بأنهم قاموا بتلك الخطوة بإرادتهم الحرة |
İçimden bir his, bana bu konuda yardım edeceğini söylüyor. | Open Subtitles | لديّ شعور لربما تكون مهتماً في مساعدتي لكي نفعل ذلك |
Adamım, bununla ilgili kötü hislerim var. | Open Subtitles | يا رجل. كان لديّ شعور سيء أنّ هناكَ شيء خاطئ |
Evet, ne ile karşılaşacakları konusunda içimde kötü bir his var. | Open Subtitles | نعم ، حسنا ً ، لديّ شعور سئ بأنهمسيكتشفواذلك. |
Neden az önce berbat bir hata yaptığımız gibi batan bir his var içimde? | Open Subtitles | لمَ لديّ شعور قابض بأننا ارتكبنا خطأ فظيعاً للتو؟ |
Ama kendini zorlama. İçimde güzel haberler geleceğine dair bir his var. | Open Subtitles | ولكن لا تضغط على نفسك، لديّ شعور بأنك حصلت على درجات رائعة والأخبار الجيدة آتية. |
Raphael oncesi Donem'in fırlayacagına dair bir his var icimde. | Open Subtitles | "لديّ شعور بأن أعمال "ما قبل رافائيل ستنتفض من جديد |
İçimden bir ses tüm bu ilahi güç mevzusuna inanmak için 5 yüzyıl geç kaldım diyor. | Open Subtitles | لديّ شعور بأنّي متأخّرة 5 قرون عن الإيمان بالقوى العليا. |
İçimden bir ses, bundan sonra otelde kalacaklar diyor. | Open Subtitles | لديّ شعور أنّ سيبقون في الفنادق من الآن وصاعداً. |
İçimden bir ses sen ve 3 arkadaşının bunu kimin yaptığını bildiğinizi söylüyor. | Open Subtitles | أجل، أنا أيضًا لديّ شعور أنك تعلم من وراء تلك الأفعال أنت والأصدقاء الثلاثة |
Henüz dinleme fırsatım olmadı ama içimden bir his en büyük hayranınız olacağımı söylüyor. | Open Subtitles | لكن لديّ شعور بأنّني سأكون من أشد معجبينكَ |
İçimden bir his, Jane'in yalnız başına daha iyi olacağını söylüyor. | Open Subtitles | لديّ شعور بأنّ من الأفضل أن يُترك (جاين) لوحده بالوقت الراهن. |
İçimden bir his daha uzun süreceğini söylüyor. | Open Subtitles | لديّ شعور أنّ هذا ربما سيستغرق وقتاً. |
İşlerin çok daha karmaşık olacağına dair hislerim var. | Open Subtitles | لديّ شعور أنّ الأوضاع على وشك أن تغدو أكثر تعقيداً. |
Bu yüzden üçüncü adayımız konusunda iyi hislerim var. | Open Subtitles | ولهذا لديّ شعور جيد بشأن مرشحتنا الثالثة. |
Bu kaya gezegenin, uzayın karanlığındaki bir yıldızın yörüngesi etrafında dönmesi çok etkileyici bir histi. | Open Subtitles | كان لديّ شعور قويّ جدًّا أننيّ كنت على هذا. الكوكب الصّخريّ، يدور في سواد الفضاء حول نجم. |
Ama bu sabah ki olaylar hakkında kendimi kötü hissettim. | Open Subtitles | لكن لديّ شعور سيء حول ما ألت إلي الأمور هذا الصباح. |
Seni tekrar göreceğime dair içimde bir his vardı. | Open Subtitles | كان لديّ شعور أنني سأراك مجدداً |